ray - Türkisch Englisch Wörterbuch

ray

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "ray" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 36 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
ray n. ışın
The ray of wisdom must enlighten new horizons.
Bilgelik ışını yeni ufukları aydınlatmalı.

More Sentences
General
ray n. ışın
The ray of wisdom must enlighten new horizons.
Bilgeliğin ışığı yeni ufukları aydınlatmalıdır.

More Sentences
ray n. denizmaymunu
ray n. ışık huzmesi
ray n. kanat kılçığı
ray n. iz
ray n. vatoz
ray n. tırpana
ray n. şua
ray n. rina
ray n. zerre
ray n. kedibalığı
ray v. ışımak
ray v. ışık saçmak
ray v. ışın tedavisi yapmak
ray v. ışıklandırmak
ray v. ışına maruz bırakmak
Trade/Economic
ray n. doğru
Technical
ray n. ışın çizgisi
ray v. ışın yaymak
Gastronomy
ray n. tirpana balığı
Math
ray n. kapalı yarı doğru
Geometry
ray n. ışın
ray n. yarıdoğru
Physics
ray n. ışık demeti
Marine Biology
ray n. deniz yıldızı veya benzeri canlıların kolu
ray n. balık kanadı kılçığı
ray n. yüzgeç zarlarını tutan sert ince kemikler
Astronomy
ray n. genç ay kraterlerinden yayılan parlak çizgilerin her biri
Botanic
ray n. damarlı bitkilerin vasküler dokusundan radyal olarak geçen doku teli
ray n. şemsiye biçiminde olan çiçek dalı
ray n. papatya gibi kompozit bitkilerin çiçek başlarındaki küçük şerit biçimli çiçekler
Geography
ray n. kuzey dakota eyaletinde şehir
Art
ray v. ışınsal çizgilerle süslemek
Music
ray n. majör gamın ikinci derecesi
ray n. eksenüstü

Bedeutungen von dem Begriff "ray" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
ray rail n.
We are attempting to move more goods on to rails and boats.
Daha fazla malı raylara ve gemilere taşımaya çalışıyoruz.

More Sentences
General
ray track n.
That should enable us to get everything back on track again, as it were.
Bu, her şeyi eskiden olduğu gibi tekrar rayına oturtmamızı sağlayacaktır.

More Sentences
Technical
ray track n.
It will take more than a MEDA programme to get it back on track.
Bunu tekrar rayına oturtmak için bir MEDA programından daha fazlası gerekecektir.

More Sentences
General
ray railroad track n.
ray guide n.
ray runner n.
ray line n.
Technical
ray rail/bar n.
ray rail n.
Transportation
ray road [uk] n.
Railway
ray trainway n.

Bedeutungen, die der Begriff "ray" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
x-ray n. röntgen
The doctor ordered an X-ray to examine the patient's injured bone.
Doktor, hastanın yaralı kemiğini incelemek için bir röntgen istedi.

More Sentences
General
ray of hope n. umut ışığı
It is their only ray of hope.
Bu onların tek umut ışığı.

More Sentences
x-ray n. röntgen filmi
The dentist reviewed the X-ray of the patient's teeth.
Diş hekimi, hastanın dişlerini gösteren röntgen filmini inceledi.

More Sentences
x-ray v. röntgenini çekmek
The doctor decided to x-ray the patient's chest.
Doktor, hastanın göğüs röntgenini çekmeye karar verdi.

More Sentences
x-ray v. röntgen çekmek
We x-ray his chest to see if he has a heart of stone.
Kalbinin taştan olup olmadığını anlamak için göğsünün röntgenini çekiyoruz.

More Sentences
Technical
gamma ray n. gama ışını
Stars emanate gamma rays when they explode.
Yıldızlar patladıklarında gama ışınları yayarlar.

More Sentences
cathode ray n. katot ışını
Cathode rays are beams of electrons.
Katot ışınları elektron demetleridir.

More Sentences
cosmic ray n. kozmik ışın
Cosmic rays come from beyond our own solar system.
Kozmik ışınlar kendi güneş sistemimizin ötesinden gelir.

More Sentences
x-ray n. röntgen filmi
The x-ray showed two broken fingers.
Röntgen filminde iki kırık parmak görünüyordu.

More Sentences
x-ray n. x-ışını
The machine uses X-rays to create the images.
Makine, görüntüleri oluşturmak için X-ışınları kullanıyor.

More Sentences
x ray n. x ışını
X rays are used to locate breaks in bones.
X ışınları kemiklerdeki kırıkları bulmak için kullanılır.

More Sentences
x-ray v. röntgenini çekmek
I'll take some X-rays of your teeth.
Senin dişlerinin bir röntgenini çekeceğim.

More Sentences
Medical
chest x-ray n. göğüs röntgeni
I'd like you to have a chest X-ray.
Göğüs röntgeni çektirmeni istiyorum.

More Sentences
Common Usage
x-ray n. x ışını
General
ordinary ray n. adi ışın
electric ray n. torpilbalığı
eagle ray n. fulyabalığı
delta ray n. delta ışını
lenard ray n. lenard ışını
cosmic ray n. evren ışını
sun ray n. güneş ışını
ray of light n. ışık ışını
a ray of hope n. umut ışığı
light ray n. ışık ışını
half ray n. yarı ışın
x-ray n. röntgen muayenesi
x-ray specialist n. röntgenci
ray gun n. ışın tabancası
blu-ray movies n. blu-ray filmler
blue ray n. mavi ışın
blu-ray movie n. blu-ray film
blu-ray movie n. yüksek görüntü ve ses kalitesi olan film
moon ray n. ay ışığı huzmesi
moon-ray n. ay ışığı huzmesi
sun-ray lamp n. cıva buharlı lamba
ray out v. ışın yaymak
take an x-ray v. x-ray çekmek
x-ray v. filmini almak
have a dental x-ray v. diş filmi çektirmek
have an intraoral X-ray/dental radiography v. diş filmi çektirmek
Idioms
a ray of sunshine n. moral/nese/mutluluk kaynağı
ray of hope n. umut kıvılcımı
ray of hope n. ümit kıvılcımı
a ray of sunshine n. umutlandıran/moral veren
a ray of sunshine n. hep mutlu kimse
a ray of sunshine n. mutluluk saçan kimse
a ray of sunshine n. etrafına mutluluk dağıtan kimse
a ray of sunshine n. keyfi hep yerinde kimse
a ray of sunshine n. birinin hayatına mutluluk katan kimse
a ray of sunshine n. birinin hayatına güneş gibi doğan kimse
one ray of hope n. umut ışığı
Technical
actinic ray n. aktinik radyasyon
actinic ray n. aktinik ışınım
positive ray analysis n. artı ışın çözümlemesi
ultraluminous X-ray source n. aşırı/çok parlak x-ışını kaynağı
alpha ray spectrometer n. alfa ışınları spektrometresi
alpha-ray spectrometer n. alfa ışınları spektrometresi
areal x-ray analysis n. alansal x-ışınları çözümlemesi
actinic ray n. aktinik ışın
alpha-ray spectrum n. alfa ışın tayfı
alpha ray n. alfa ışını
chief ray n. ana ışın
positive ray n. artı ışın
beta-ray absorption method n. beta ışını absorpsiyon yöntemi
beta ray spectrometer n. beta ışını spektrometresi
ordinary ray n. bayağı ışın
becquerel ray n. bekerel ışını
beta ray spectrum n. beta ışın spektrumu
beta ray n. beta ışını
characteristic x ray n. belirtken x ışını
incident ray n. bir yüzeye çarpan ışın
absent x-ray reflection n. bulunmayan x-ışınları yansıması
ray casting n. bilgisayar grafiklerindeki çeşitli problemleri çözmek için ışın yüzeyi kesişim testlerinin kullanılması
double-beam cathode ray tube n. çift huzmeli katot ışınlı tüp
on-dispersive x-ray n. dağılmayan x-ışını
debye-scherrer x-ray diffraction n. debye-scherrer x-ışınları kırınımı
wavelength-dispersive x-ray spectrometry n. dalga boyu dağınımlı x-ışınları görünge ölçümü
wavelength-dispersive x-ray spectrum n. dalga boyu dağınımlı x-ışınları görüngesi
wavelength-dispersive x-ray spectroscopy n. dalga boyu dağınımlı x-ışınları görünge gözlemi
wavelength-dispersive x-ray spectrometer n. dalga boyu dağınımlı x-ışınları görüngeölçeri
small angle x-ray scattering n. dar açılı x-ışınları saçılımı
wavelength-dispersive x-ray fluorescence n. dalga boyu dağınımlı x-ışınları florışınımı
wavelength dispersive x-ray spectrometry method n. dalga boyu taramalı x-ışını spektrometrik yöntemi
wavelength-dispersive x-ray fluorescence spectrometry method n. dalga boyu dağılımlı x-ışını floresans spektrometri yöntemi
direct ray n. doğrudan ışın
indirect ray n. dolaylı ışın
rotating anode x-ray tube n. dönen anot x-ışınlı tüp
rotating anode x-ray tube n. döner anodlu x-ray tüpü
dental panoramic x-ray equipment n. diş hekimliğinde kullanılan panoramik x-ışını cihazı
electro-optical x-ray image intensifier n. elektrikli -x ışın görüntü şiddetlendirici
x-ray inspection of electronic components n. elektronik parçaların x- ışını ile muayenesi
energy dispersive x-ray spectrometer n. enerji dağınımlı x- ışınları görüngeölçeri
electro-optical x-ray image intensifier n. elektro-optik x-ışını görüntü netleştiricisi
energy dispersive x-ray analyser n. enerji dağınımlı x-ışınları çözümleci
energy dispersive x-ray analysis n. enerji ayrımlı x-ışını analizi
energy dispersive x-ray analysis n. enerji dağınımlı x-ışınları çözümlemesi
electromagnetic cathode ray n. elektromanyetik katot ışın tüpü
energy-dispersive x-ray spectroscopy n. enerji dağınımlı x-ışınları görünge gözlemi
industrial x-ray system n. endüstriyel x-ışını sistemi
electrostatic cathode ray tube n. elektrostatik katot ışın tüpü
energy-dispersive x-ray spectrum n. enerji dağınımlı x-ışınları görüngesi
cathode ray oscilloscope n. elektron ışınlı osiloskop
energy dispersive x-ray fluorescence method n. enerji ayırmalı x-ışını flüoresans metodu
gamma-ray spectrometry n. gama ışını spektrometrisi
gamma ray spectrometer n. gama ışınları spektrometresi
gamma-ray spectroscopy n. gama ışını spektroskopisi
wide-angle x-ray scattering n. geniş açılı x-ışınları saçılımı
germanium gamma-ray detector n. germanyum gama ışını algılayıcısı
heat ray n. ısı ışını
ray control electrode n. ışın kontrol elektrodu
ionospheric ray n. iyonosfer ışını
ray tracing n. ışın izleme
cathode ray camera n. katot ışınlı kamera
cathode ray tube n. katot ışınlı lamba
extraordinary ray n. kırılım yasasına uymayan ışık
cathode ray oscilloscope n. katot osiloskopu
cathode-ray tube n. katot ışın tüpü
cathode ray oscilloscope n. katot ışınlı osiloskop
cathode ray tube n. katot lambası
cathode ray direction finder n. katot ışınlı yön bulucu
cathode ray tube projector n. katot lambalı projektör
cathod ray tube n. katot ışın tüpü
cathode ray furnace n. katot ışınlı ocak
cathode ray oscillograph n. katot ışınlı osilograf
crt -cathode ray tube n. katot ışınlı tüp
cathode-ray tubes n. katot ışını tüpleri
cathode ray tube n. katot ışını tüpü
cathode ray tube n. katod ışıtacı
cathode ray tube n. katod ışın tüpü
cathode ray scanning tube n. katot ışınlı tarama tüpü
cathode ray oscillator n. katot ışınlı osilograf
equipment using cathode ray tubes n. katot ışınlı tüpleri kullanan ekipman
cathode-ray tube n. katot ışınlı tüp
cathode ray voltmeter n. katot ışınlı voltmetre
cathode ray tube n. katot ışın tüpü
ordinary ray n. kırılmanın bilinen yasalarına uyan bir ışın
cathode ray oscilloscope n. katot ışın osiloskopu
mechanical safety of cathode ray tube n. katot ışınlı tüpün mekanik güvenliği
collimated x-ray beam n. koşutlanmış x-ışınları demeti
cosmic ray telescope n. kozmik ışın teleskopu
capacitor discharge x-ray generator n. kondansatör boşalmalı x-ışını jeneratörü
cosmic ray shower n. kozmik ışın yağmuru
cosmic ray shower n. kozmik ışın sağanağı
parallel-beam x-ray spectrometer n. koşut demetli x-ışınları görüngeölçeri
laue x-ray diffraction photograph n. laue x-ışınları kırınım fotoğrafı
mini and micro focus x-ray tubes n. mini ve mikro odaklı x-ışını tüpleri
actual focal spot size of mini and micro focus x-ray tubes n. mini ve mikro odaklı x-ışını tüplerinin gerçek odak noktası büyüklüğü
extraordinary ray n. olağanüstü ışın
ordinary ray n. olağan ışın
extraordinary ray n. olağandışı ışık
elemental x-ray mapping n. ögesel x-ışınları haritalaması
positive ray n. pozitif ışın
x-ray apparatus n. röntgen aygıtı
x-ray examination n. röntgen muayenesi
x-ray spectrometer n. röntgen spektrometresi
x ray n. röntgen film
x-ray examination n. röntgen ışınları ile inceleme
x-ray photograph n. röntgen resmi
x-ray film hanger n. röntgen filmi askısı
x-ray inspection n. röntgen incelemesi
x-ray radiography n. röntgenini çekme
x-ray photograph n. röntgen fotoğrafı
x-ray n. röntgen ışını
x-ray plate glass n. röntgen güvenceli cam
x-ray test n. röntgen kontrolü
x-ray film processing tank n. röntgen filmi banyo tankı
digital x-ray imaging device n. sayısal x-ışını görüntüleme cihazı
continuous-x-ray spectrum n. sürekli tayf
single photon-ray scintillation n. tek gama ışını foton parıldaması
principal ray n. temel ışın
scanning transmission x-ray microscope n. taramalı geçirimli x-ışınları mikroskobu
scanning transmission x-ray microscopy n. taramalı geçirimli x-ışınları mikroskopisi
diagnostic x-ray generator n. teşhis amaçlı x-ray jeneratörü
ground ray n. toprak ışını
extended x-ray absorption fine structure n. uzamış x-ışınları soğurumlu ince yapı
x-ray tube voltage n. x-ışını tüp gerilimini
semiconductor x-ray energy spectrometer n. yarı iletken x-ışını enerji spektrometresi
half ray n. yarı ışın
x-ray examination n. x ışınları ile inceleme
x-ray filter n. x-ışınları süzgeci
x-ray w.d. analysis n. x-ışınları dalga dağılım çözümlemesi
x-ray photoelectron analysis technique n. x-ışınları fotoelektron çözümleme yöntemi
x-ray photoemission electron microscopy n. x-ışınları ışıksalımlı elektron mikroskopisi
x-ray characteristic spectra n. x-ışınları belirgin görüngeleri
x-ray microanalysis n. x-ışınları ince çözümlemesi
x-ray emission n. x-ışınları salımı
x-ray spectroscopy n. x-ışınları görüngegözlemi
imaging performance of x-ray equipment n. x-ışını donanımının görüntüleme performansı
x-ray crystallography n. x-ışınları örütbilimi
x-ray television n. x ışını televizyonu
x-ray imaging device n. x-ışını görüntüleme cihazı
x-ray crystallographic techniques n. x-ışınları örütbilimsel yöntemleri
x-ray counter n. x-ışınları sayacı
x-ray inspection n. x-ışınlarıyla muayene
x-ray energy-dispersive spectrometer n. x-ışınları erke dağılımlı görüngeölçer
x-ray polarization n. x-ışınları ucaylanması
x ray examination n. x ışınları ile inceleme
x-ray microscope n. x-ışınları mikroskobu
x ray spectrometer n. x ışını spektrometresi
x-ray spectrometry n. x-ışını spektrometrisı
x-ray tube n. x ışını tüpü
x-ray interferometry n. x-ışınları girişimölçümü
x-ray density n. x-ışınları yoğunluğu
x-ray fluorescence solution method n. x ışını flüoresans çözelti metodu
x-ray collimator n. x-ışınları kolimatörü
x-ray count rate n. x-ışınları sayım oranı
x-ray spectrometry n. x-ışınları görüngeölçümü
constancy check of x-ray system n. x-ışını sisteminin sabitlik kontrolü
x-ray machine n. x-ışınları aygıtı
x-ray microscopy n. x-ışınları mikroskopisi
x-ray tube n. x-ışını tüpü
bore-hole apparatus for x-ray fluorescence analysis n. x-ışını flüoresans analizi için delik açma düzeneği
x-ray analysis n. x-ışınları çözümlenmesi
safety of associated equipment of x-ray equipment n. x-ışını donanımına ilişkin donanımın güvenliği
x-ray scattering factor n. x-ışınları saçılım çarpanı
x-ray pattern n. x-ışını deseni
x-ray recorder n. x-ışınları yazıcısı
x-ray absorption n. x-ışınları soğurumu
x-ray spectrograph n. x-ışını spektrografi
x-ray spectroscope n. x-ışınları görüngegözleri
x-ray fluorescence microscope n. x-ışınları florışıması mikroskobu
x ray tube n. x ışın tüpü
x-ray microradiography n. x-ışınları mikroradyografisi
x-ray diffraction data n. x-ışınları kırınım verileri
x-ray protective glass n. x-ışınlarına karşı koruyucu cam
x-ray computed tomography n. x-ışınları bilgisayarlı tomografisi
x-ray energy spectrometers n. x-ışını enerji spektrometreleri
x ray spectrum n. x ışın spektrası
x-ray diffraction intensities n. x-ışınları kırınım yeğinlikleri
x-ray spectrometer n. x-ışınları görüngeölçeri
x-ray diffractometer n. x-ışınları kırınımölçeri
x-ray scattering n. x-ışınları saçılımı
x-ray fluorescence spectrometry n. x-ışınları florışıl görüngeölçümü
x-ray diffraction determination n. x-ışınları kırınımı belirlemesi
x-ray powder diffraction n. x-ışını toz kırınımı
x-ray topography n. x-ışınları yüzey betimi
x-ray powder data n. x-ışınları toz verileri
x-ray spectrometer n. x-ışını izgeölçeri
x-ray tomography n. x-ışınları tomografisi
x-ray ultramicroscope n. x-ışınları ultramikroskobu
x-ray stress measurement n. x-ışınlarıyla gerilim ölçümü
determination of the permanent filtration of x-ray tube assemblies n. x-ışını tüp sistemlerindeki kalıcı filtrasyonun belirlenmesi
x-ray energy-dispersive spectroscopy n. x-ışınları erke dağılımlı görünge gösterimi
x-ray tube voltage n. x-ışını tüp gerilimi
x-ray topographic techniques n. x-ışınları yüzey betimi yöntemleri
x-ray spectrograph n. x- ışını izgeçizeri
x-ray source n. x-ışınları kaynağı
x-ray test n. x-ışınları deneyi
x-ray data n. x-ışınları verileri
x-ray fluorescence n. x-ışınları florışıması
x-ray spectroscope n. x-ışınları spektroskobu
x-ray microtomography n. x-ışınları mikrotomografisi
x-ray fluorescence tests n. x-ışınları florışıl deneyleri
x-ray take-off angle n. x-ışınları kaçış açısı
x-ray reflectivity n. x-ışınları yansıtırlığı
x-ray gauge n. x-ışınları ölçeri
x ray diffraction n. x ışını kırınımı
x-ray goniometer n. x ışını gonyometresi
x-ray imaging equipment n. x-ışını görüntüleme ekipmanı
x-ray rotating anode n. x-ışınları döner anodu
x-ray shielding n. x-ışınları kalkanlaması
x-ray sedimentation n. x-ışınları tortusu
x-ray diffraction topography n. x-ışınları kırınım yüzey betimi
x-ray generator n. x-ışını üreteci
x-ray powder diffractometry n. x-ışınları toz kırınım ölçümü
x-ray radiography n. x-ışınlarıyla resim çekimi
x-ray testing n. x-ışınları denemesi
x-ray reflections n. x-ışınları yansımaları
x-ray mapping n. x-ışınları haritalaması
x-ray intensity n. x-ışınları yeğinliği
x-ray spectrometry n. x-ışını izgeölçümü
x-ray studies n. x-ışınları çalışmaları
x-ray structural analysis n. x-ışınları yapı çözümlemesi
x-ray determination n. x-ışınları belirlemesi
x-ray diffraction n. x-ışını kırılması
x-ray diffraction n. x-ışınları kırınımı
x-ray e.d. analysis n. x-ışınları erke dağılım çözümlemesi
x-ray powder diffraction n. x-ışınları toz kırınımı
x-ray generator n. x-ışını jeneratörü
x-ray shielding glass n. x-ışınları koruyucu camı
x-ray sensitivity n. x-ışınları duyarlılığı
x-ray spectra n. x-ışınları görüngeleri
x-ray tube n. x-ışınları borusu
xps (x-ray photoemission spectroscopy) n. x-ışını fotoelektron spektrometresi
blu-ray® n. blu-ray disk
infraroentgen ray n. grenz ışını
crt (cathode-ray tube) n. katot ışını tüpü
ray-trace v. ışın izlemek
dxa (dual-energy x-ray absorptiometry) abrev. dual-enerji x-ray absorbsiyometri yöntemi
Computer
direct ray n. dolaysız ışın
indirect ray n. dolaylı ışın
direct ray n. doğrudan ışın
incident ray n. gelen ışın
ray tube n. ışın tüpü
ray tracing n. ışın izleme
cathode-ray-tube n. katot ışınlı tüp
cathode ray tube n. katot ışınlı tüp
cathode ray tube n. katod ışınlı tüp
Telecom
axial ray n. eksenel ışık ışını
refracted ray n. kırılmış ışın
cathode-ray oscilloscope n. katot ışınlı osiloskop
cathode ray tube n. katot ışınlı tüp
x ray inspection n. x ışınlı muayene
Electric
anode ray n. anot ışını
positive ray n. artı ışın
incident ray n. bir yüzeye çarpan ışın
electronic ray n. elektron ışını
electromagnetic cathode ray tube n. elektromanyetik katot ışın tüpü
electrostatic cathode ray tube n. elektrostatik katot ışın tüpü
incident ray n. gelen ışın
ray control electrode n. ışın kontrol elektrodu
ionospheric ray n. iyonosfer ışını
cathode ray oscillograph n. katot ışınlı osilograf
cathode ray n. katot ışını
cathodic ray n. katot demeti
cathode ray tube projector n. katot lambalı projektör
cathode ray furnace n. katot ışınlı ocak
cathode ray voltmeter n. katot ışınlı voltmetre
cathode ray tube n. katot ışınlı tüp
cathode ray oscilloscope n. katot osiloskopu
cathode ray scanning tube n. katot ışınlı tarama tüpü
positive ray n. pozitif ışın
ground ray n. toprak ışını
Television
cathode ray camera n. katot ışınlı kamera
Radio
direct ray n. yer dalgası
Construction
x ray diffraction n. x ışını ışını kırınımı
x ray computed tomography n. x ışını hesaplanmış tomografi
Automotive
cathode-ray tube n. katot ışınlı resim tüpü
Railway
dismantled ray n. sökülmüş hat
Aeronautic
cathode ray tube n. içindeki elektronların florasan ekranda görüntü oluşturduğu elektron tüp
cathode ray direction finder n. katot ışınlı yön bulucu
x ray n. röntgen ışını
Marine
wave ray orthogonal n. dalga ışını
ray wave n. dalga tepesine dik çizgi
wave ray method n. dalga ışını yöntemi
wave ray equation n. dalga ışını denklemi
ray diagram n. işın diyagramı
ultra red-ray thermometer n. kızıl ötesi ışın yayan termometre
Petrol
wavelength-dispersive x-ray fluorescence spectrometry method n. dalgaboyu ayırmalı x-ışını floresans spektrometrik yöntem
Medical
analytical x-ray equipment n. analitik x ışını cihazı
analytical x ray equipment n. analitik x ışını cihazı
analytical x-ray system n. analitik x ışını sistemi
analytical x ray system n. analitik x ışını sistemi
lung x-ray n. akciğer filmi
chest x-ray n. akciğer filmi
chest X-ray n. akciğer grafisi
x-ray equipment for computed tomography n. bilgisayarlı tomografi için x-ışını donanımı
dual energy x-ray absorptiometer n. çift enerjili x-ışını soğurma cihazı
vascular ray n. damar ışını
dual-energy x-ray absorptiometry n. dual-enerji x-ray absorbsiyometri yöntemi
rotating anode x-ray tube n. döner anotlu x-ışını tüpü
chest x-ray n. göğüs radyografisi
mammographic x-ray equipment n. mamografik x-ışını donanımı
posteroanterior chest X-ray n. pa akciğer grafi incelemesi
x-ray machine n. röntgen cihazı
x ray machine n. röntgen makinesi
x-ray technician n. röntgen teknisyeni
x ray photograph n. röntgen filmi
x-ray unit n. röntgen cihazı
x-ray film hanger n. röntgen film askısı
x ray pelvimetry n. radyopelvimetri
x-ray film n. röntgen filmi
diagnostic x-ray imaging equipment n. teşhis amaçlı x-ışını görüntüleme donanımı
medical diagnostic X-ray equipment n. tıbbi teşhis x-ray donanımı
diagnostic x-ray imaging equipment n. teşhis amaçlı x-ışını görüntüleme cihazı
radiation protection in diagnostic x-ray equipment n. teşhis amaçlı x-ışını cihazında radyasyon korunması
x-ray opacity n. x ışını geçirmezliği
x ray therapy n. x ışını tedavisi
x ray diffraction n. x ışını difraksiyonu
x ray microscope n. x ışını mikroskobu
x-ray computed tomography n. x-ışını bilgisayarlı tomografi
x ray n. x ray
x-ray absorptiometry n. x-ray absorpsiyometri
x-ray tomography n. x-ışını tomografi
x ray emission n. x ışını emisyonu
x-ray therapy n. x-ışınları ile yapılan radyoterapi
ray therapy n. x-ışınları ile yapılan radyoterapi
x-ray photography n. röntgen filmi oluşturmak için x ışınları kullanan radyografi
x-ray picture n. fotoğraf filminin x ışınlarına maruz bırakılmasıyla yapılan radyogram
x-ray photograph n. fotoğraf filminin x ışınlarına maruz bırakılmasıyla yapılan radyogram
x-ray scotography n. radyografi
x-ray detectable adj. röntgende görülebilir
dexa (dual-energy x-ray absorptiometry) abrev. dual-enerji x-ray absorbsiyometri yöntemi
Anatomy
medullary ray n. parankima hücrelerinin ışın halinde yayılan şeritlerinden oluşup öz ile kabuğu birbirine bağlayan primer doku
medullary ray n. damar ışını
medullary ray n. böbrek tübüllerinin kabuk maddeye doğru yaptığı uzama
Dentistry
panoramic x-ray n. panoramik röntgen
cephalometric x-ray n. sefalometrik röntgen
Optics
reflected ray n. yansımış ışın
visual ray n. bakış noktasından geçen bir ışın
principal ray n. gözün görme ekseniyle çakıştığı varsayılan hayali dikme
principal ray n. optik alette diyaframın tam merkezinden geçen ışın
principal visual ray n. gözün görme ekseniyle çakıştığı varsayılan hayali dikme
Math
ray closed half-line n. ışın
number ray n. pozitif yarı eksen
Geometry
ray point n. ışın noktası
ray point n. ışınların birleştiği nokta
Physics
canal ray n. kanal ışını
canal ray n. anot ışını
alpha ray n. iki proton ve iki nötrondan oluşan bir helyum atomunun çekirdeği ile özdeş pozitif yüklü nükleer partikül
positive ray analysis n. artı ışın çözümlemesi
ordinary ray n. adi ışın
beta-ray spectrum n. beta-ışın izgesi
beta-ray spectrum n. beta ışın tayfı
beta-ray spectrometer n. beta-ışını spektrometresi
beta-ray spectrum n. beta-ışın spektrumu
delta ray n. delta ışını
gamma ray spectrometer n. gama ışın spektrometresi
gamma ray spectrum n. gama ışın spektrumu
gamma ray energy n. gama ışını enerjisi
light ray n. ışık ışını
light ray n. ışın doğultusu
ray of light n. ışık demeti
cathode ray n. katot ışınları
monochromatic ray n. monokromatik ışın
ordinary ray n. olağan ışın
positive ray analysis n. pozitif ışın analizi
monochromatic ray n. tekrenkli ışın
x-ray absorption coefficient n. x-ışınları soğurma katsayısı
x-ray spectrum n. x-ışını spektrumu
x-ray density n. x-ışın yoğunluğu
x-ray refraction n. x-ışın kırılması
x-ray dispersion n. x-ışınların dağılımı
x-ray unit n. x-ışını birimi
x-ray analysis n. x-ışınları çözümlemesi
x-ray fluorescence analysis n. x-ışınları flüoresans analizi
x-ray absorption analysis n. x-ışınları soğurma analizi
x-ray analysis n. x-ışını analizi
x-ray reflection n. x-ışın yansıması
x-ray diffraction n. x-ışınların kırılması
x-ray spectrum n. x-ışını izgesi
x-ray absorption edge n. x-ışınları soğurma kenarı
roentgen ray n. (eski adıyla) x-ray
infrared ray n. kızılötesi ışını
rontgen ray n. röntgen ışını
rontgen ray n. x ışını
death ray n. ölüm ışını
sun-ray n. lambayla üretilen yapay ultraviyole ışık
Chemistry
actinic ray n. kimyasal radyasyon
small angle x-ray scattering method n. küçük açılı x-ışını saçılma yöntemi
molecular ray n. molekül demeti
molecular ray n. molekül ışını
x-ray crystallographic structure of sucrose n. sakkarozun x-ray kristalografik yapısı
x-ray difraction n. x-ışını kırınımı
x-ray n. x-ışını
x-ray photoemission spectroscopy n. maddenin yüzey atomlarının temel bileşimini ve bağlanma özelliklerini belirleyen spektroskopik bir teknik
Biology
molecular ray n. molekül ışını
x-ray cristallography n. x-ray kristalografisi
xylem ray n. ahşap veya ksilem içinde bulunan yumuşak ve canlı hücre tabakası
pith ray n. bitki gövdesi veya kökünün damar demetleri arasındaki parankimatöz doku
Biochemistry
x-ray n. x-ışınları
Marine Biology
thick-tailed ray n. sarcura alt takımından olan vatoz
brown ray n. aynalı vatoz
undulate ray n. boyalı vatoz
x ray fish n. cam tetra
x-ray tetra n. cam tetra
bull ray n. çuçuna
thornback ray n. deniztilkisi
common eagle ray n. çuçuna balığı
common eagle ray n. denizkartalı balığı
lusitanian cownose ray n. çuçuna
shagreen ray n. dikenlivatoz balığı
thornback ray n. dikenli vatoz
common eagle ray n. fulya balığı
bull ray n. folya balığı
bull ray n. fulya
lusitanian cownose ray n. folya
manta ray n. hayalet vatoz
ray-finned fish n. ışıklı yüzgeçli balık
starry ray n. iğnelivatoz
spiny butterfly ray n. iğnelivatoz
ray length n. ışın boyu
ray-finned fish n. ışınlı yüzgeçli balık
lusitanian cownose ray n. iğnelikeler balığı
manta ray n. manta vatozu
blonde ray n. kütkuyrukvatoz balığı
lusitanian cownose ray n. mandabaş
blonde ray n. sarı vatız
spotted ray n. vatoz
thornback ray n. vatoz
undulate ray n. vatoz balığı
rough ray n. vatoz
speckled ray n. vatoz
rough ray n. vatoz balığı
starry ray n. vatoz
thornback ray n. vatoz balığı
cuckoo ray n. vatoz
undulate ray n. vatoz
soft ray n. yumuşak ışın
starry ray n. yıldızlı vatoz
ray-finned fish n. yüzgecinde ışın olan balık
x-ray tetra n. x ışını tetra
x ray fish n. x ışını tetra
giant oceanic manta ray n. hayalet vatoz
giant oceanic manta ray n. meksika körfezi'nde ve abd'nin güney kıyılarında yaygın bulunan bir vatoz
giant manta ray n. hayalet vatoz
giant manta ray n. meksika körfezi'nde ve abd'nin güney kıyılarında yaygın bulunan bir vatoz
oceanic manta ray n. hayalet vatoz
oceanic manta ray n. meksika körfezi'nde ve abd'nin güney kıyılarında yaygın bulunan bir vatoz
bat ray (myliobatis californica) n. abd'de görülen bir vatoz balığı