backbone - Turkish English Dictionary

backbone

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "backbone" in Turkish English Dictionary : 29 result(s)

English Turkish
Common Usage
backbone n. belkemiği
That was the task of the UN founders and of the UN Charter, which now forms the backbone of any international order.
Bu, BM kurucularının ve artık her türlü uluslararası düzenin belkemiğini oluşturan BM Şartı'nın göreviydi.

More Sentences
backbone n. omurga
There is no backbone, and no teeth.
Omurga ve diş yok.

More Sentences
Computer
backbone n. omurga
Tom has no backbone.
Tom'un omurgası yok.

More Sentences
Medical
backbone n. bel kemiği
It proves that they have little affinity with European small- and medium-sized enterprises, the backbone of our economy.
Ekonomimizin bel kemiği olan Avrupalı küçük ve orta ölçekli işletmelerle çok az yakınlıkları olduğunu kanıtlıyor.

More Sentences
Anatomy
backbone n. belkemiği
Small and very small family companies are the backbone of the Turkish private sector.
Küçük ve çok küçük aile şirketleri, Türk özel sektörünün belkemiğidir.

More Sentences
Gastronomy
backbone n. bel kemiği
In spite of everything, industry is the backbone of the European economy.
Her şeye rağmen sanayi Avrupa ekonomisinin bel kemiğidir.

More Sentences
General
backbone n. temel
backbone n. karakter gücü
backbone n. şey
backbone n. karakter kuvveti
backbone n. metanet
backbone n. en önemli destek
backbone n. maneviyat
backbone n. direk
backbone n. dayanak
backbone n. destek
backbone n. destekleyen şey
backbone n. azim
backbone n. dayanıklılık
backbone n. dayanma gücü
backbone n. (kitaplıkta görünür şekilde) kitabın arka kısmı
backbone n. dağın ana eksenini oluşturan sırt
backbone n. yürek (cesaret)
Computer
backbone n. küçük yerel ağları birbirine bağlayan yüksek hızlı iletişim hattı
Telecom
backbone n. omurga
Marine
backbone n. gemi omurgası temel kirişi
Anatomy
backbone n. omurga
Chemistry
backbone n. bir polimerdeki ana atom zinciri
Ottoman Turkish
backbone n. sulp

Meanings of "backbone" with other terms in English Turkish Dictionary : 52 result(s)

English Turkish
Computer
backbone network n. omurga ağ
Unless a government invests in or maintains backbone networks the market will not function.
Bir hükümet omurga ağlarına yatırım yapmadıkça ya da bu ağların bakımını yapmadıkça piyasa işlemeyecektir.

More Sentences
General
backbone of a fish n. çopra
form the backbone of v. belkemiğini oluşturmak
constitute the backbone of v. belkemiğini oluşturmak
Phrases
to the backbone expr. sapına kadar
to the backbone expr. tam anlamıyla
success depends on your backbone, not your wishbone expr. başarı kararlılık ve çabayla elde edilir şans ya da umutla değil
Proverb
success depends on your backbone, not your wishbone lafla/düşle peynir gemisi yürümez
success depends on your backbone, not your wishbone çalışan kazanır
Idioms
grow a backbone v. cesur olmak
grow a backbone v. güçlu karakter sahibi olmak
put (one's) backbone into (something) v. (bir işe) tüm gücünü vermek
put (one's) backbone into (something) v. (bir işi) var gücüyle yapmak
put (one's) backbone into (something) v. (bir işe) olanca kuvvetini vermek
put (one's) backbone into (something) v. (bir işe) çok emek vermek
put (one's) backbone into (something) v. (bir işi) çok çaba harcayarak yapmak
put backbone into (one) v. (birini) cesaretlendirmek
put backbone into (one) v. (birini) teşvik etmek
put backbone into (one) v. (birine) cesaret vermek
put backbone into (one) v. (birinin) kararını kesinleştirmek
put backbone into (one) v. (birinin) kesin bir karar vermesini sağlamak
put backbone into someone v. birini cesaretlendirmek
put backbone into someone v. birini teşvik etmek
put backbone into someone v. birine cesaret vermek
put backbone into someone v. birinin kesin bir karar vermesini sağlamak
to the backbone expr. adamakıllı
to the backbone expr. bütünüyle
to the backbone expr. her yoldan
to the backbone expr. sapına kadar
to the backbone expr. tamamen
Technical
backbone structure n. destek yapı
backbone switch n. omurga anahtar
backbone switch n. omurga anahtarı
Computer
backbone sites n. omurga bilgisayar sistemleri
virtual backbone network n. sanal omurga ağı
Informatics
network backbone n. ağ omurgası
internet backbone n. internet omurgası
Telecom
network backbone n. ağ omurgası
very high speed backbone network service n. çok yüksek hızlı omurga şebeke hizmeti
backbone wiring n. omurga kablolaması
backbone network n. omurga ağı
backbone network n. omurga şebekesi
backbone routing service n. omurga yönlendirme hizmeti
collapsed backbone n. omurga çökmesi
trans-national broadband backbone n. uluslararası genişbant omurgası
Electric
backbone cables n. omurga kabloları
Construction
building backbone cables n. bina ana omurga kabloları
building backbone cables n. bina kabloları
Automotive
backbone frame n. merkezi boru şasi
Football
the backbone of the defense n. defansın bel kemiği
Bookbindery
tight backbone n. kitabın kapağa sağlam bir şekilde yapıştırılmış arka kısmı
Ottoman Turkish
to the backbone expr. haza (arapça)