courage

Meanings of "courage" in Turkish English Dictionary : 14 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	courage n.	cesaret
I thank those who have had the courage to speak in favour of our amendment. Değişikliğimiz lehinde konuşma cesareti gösterenlere teşekkür ediyorum. More Sentences
General
2	General	courage n.	cesaret
We must now call on our national leaders to show the courage and the vision which the moment demands. Şimdi ulusal liderlerimizi bu anın gerektirdiği cesareti ve vizyonu göstermeye çağırmalıyız. More Sentences
Common Usage
3	Common Usage	courage n.	cesurluk
4	Common Usage	courage n.	yüreklilik
General
5	General	courage n.	mürüvvet
6	General	courage n.	erlik
7	General	courage n.	cüret
8	General	courage n.	yürek
9	General	courage n.	şecaat
10	General	courage n.	mertlik
11	General	courage n.	yiğitlik
12	General	courage n.	babayiğitlik
13	General	courage n.	medeni cesaret
Slang
14	Slang	courage n.	büzük

Meanings of "courage" with other terms in English Turkish Dictionary : 147 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	lack of courage n.	cesaretsizlik
I was very angry with myself for my lack of courage. Cesaretsizliğim için kendime çok kızmıştım. More Sentences
2	General	show courage v.	cesaret göstermek
The European Parliament has shown courage. Avrupa Parlamentosu cesaret göstermiştir. More Sentences
3	General	lose courage v.	cesaretini kaybetmek
We shouldn't lose courage. Cesaretimizi kaybetmemeliyiz. More Sentences
4	General	lose courage v.	cesaretini yitirmek
We should not lose courage. Cesaretimizi yitirmemeliyiz. More Sentences
5	General	pluck up courage v.	cesaret toplamak
Parliament needs to pluck up courage and stand firm if it is serious about protecting fish stocks. Parlamento balık rezervlerini koruma konusunda ciddiyse cesaretini toplamalı ve sağlam durmalıdır. More Sentences
6	General	have courage v.	cesareti olmak
Have courage. Cesaretin olsun. More Sentences
7	General	moral courage n.	medeni cesaret
8	General	dutch courage n.	içkiden ileri gelen çılgınca cesaret
9	General	courage award n.	cesaret ödülü
10	General	award for courage n.	cesaret ödülü
11	General	insane courage n.	deli cesareti
12	General	courage of ignorance n.	cahil cesareti
13	General	courage [obsolete] n.	eğilim
14	General	courage [obsolete] n.	niyet
15	General	take courage v.	yüreklenmek
16	General	not have the courage v.	cesareti olmamak
17	General	pluck up one's courage v.	cesaretini toplamak
18	General	take courage v.	cesaretlenmek
19	General	not to have the courage v.	gözü yememek
20	General	take courage v.	cesaret almak
21	General	give courage v.	cesaret vermek
22	General	take courage from v.	cesaret almak
23	General	screw up one's courage v.	cesaretini toplamak
24	General	have the courage of one's convictions v.	inandığı gibi hareket etmek
25	General	have the courage of one's convictions v.	doğru bildiği gibi hareket etmek
26	General	require courage v.	cesaret gerektirmek
27	General	build up one's courage v.	cesaretini toplamak
28	General	find enough courage (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) kendinde yeterli cesareti bulmak
29	General	work up the courage v.	cesaret toplamak
30	General	courage [obsolete] v.	cesaretlendirmek
31	General	courage [obsolete] v.	teşvik etmek
32	General	have the courage to v.	cesaret etmek
33	General	requiring courage adj.	cesaret gerektiren
Colloquial
34	Colloquial	dutch courage n.	alkolden alınan cesaret
35	Colloquial	dutch courage n.	içkiden gelen cesaret
36	Colloquial	dutch courage n.	sarhoş cesareti
37	Colloquial	geneva courage n.	alkol cesareti
38	Colloquial	geneva courage n.	sarhoş cesareti
39	Colloquial	geneva courage n.	içki kaynaklı cesaret
40	Colloquial	geneva courage n.	sarhoş böbürlenmesi
41	Colloquial	geneva courage n.	alkol kaynaklı atıp tutma
42	Colloquial	dutch courage n.	içki
43	Colloquial	dutch courage n.	uyuşturucu
44	Colloquial	screw up one's courage v.	bütün cesaretini toplamak
45	Colloquial	pluck up courage v.	cesaretini toplamak
46	Colloquial	summon up courage v.	cesaretini toplamak
47	Colloquial	gain courage v.	cesaret kazanmak
48	Colloquial	pluck up courage v.	korktuğunu belli etmemek
49	Colloquial	summon up courage v.	korktuğunu belli etmemek
50	Colloquial	screw up one's courage v.	tüm cesaretini toplamak
51	Colloquial	get enough courage up v.	yeterli cesareti olmak
52	Colloquial	get enough courage up v.	kendinde yeterli cesareti bulmak
53	Colloquial	get enough courage up v.	cesaretini toplamak
54	Colloquial	have some courage expr.	biraz cesaretiniz olsun
55	Colloquial	have some courage expr.	biraz cesaretin olsun
56	Colloquial	where's your courage? expr.	cesaretiniz nerede sizin?
Idioms
57	Idioms	the courage of one's convictions n.	doğru olduğuna inanılan şeyi yapma cesareti
58	Idioms	dutch courage n.	alkolün verdiği cesaret
59	Idioms	liquid courage n.	alkolün verdiği cesaret
60	Idioms	liquid courage n.	içkinin verdiği cesaret
61	Idioms	dutch courage n.	içkinin verdiği cesaret
62	Idioms	courage of (one's) convictions n.	doğru bildiğini yapma cesareti
63	Idioms	courage of (one's) convictions n.	inançlarına göre hareket etme cesareti
64	Idioms	courage of (one's) convictions n.	ilkelerine göre hareket etme cesareti
65	Idioms	courage of (one's) convictions n.	düşündüklerini savunacak cesaret
66	Idioms	courage of (one's) convictions n.	inandıklarının arkasında duracak cesaret
67	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	düşündüklerini savunacak cesareti olmamak
68	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	inandıklarının arkasında duracak cesareti olmamak
69	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	inandığı gibi hareket edememek
70	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	doğru bildiği gibi hareket edememek
71	Idioms	have the courage of your convictions v.	düşündüklerini savunacak cesareti olmak
72	Idioms	have the courage of your convictions v.	inandıklarının arkasında duracak cesareti olmak
73	Idioms	have the courage of your convictions v.	inandığı gibi hareket etmek
74	Idioms	have the courage of your convictions v.	doğru bildiği gibi hareket etmek
75	Idioms	screw up one's courage v.	cesaretini toplamak
76	Idioms	pluck up (your) courage v.	cesaretini toplamak
77	Idioms	pluck up courage v.	cesaretlenmek
78	Idioms	screw up one's courage v.	cesur olmak
79	Idioms	screw up (your) courage v.	cesaretini toplamak
80	Idioms	pluck up one's courage v.	cesaretini toplamak
81	Idioms	muster up courage v.	cesaret toplamak
82	Idioms	pluck up courage v.	cesaretini toplamak
83	Idioms	have the courage of one's convictions v.	doğru bildiklerine göre hareket etmek
84	Idioms	have the courage of one's convictions v.	düşüncelerinin arkasında durmak
85	Idioms	take one's courage in both hands v.	cesaretini toplamak
86	Idioms	screw up one's courage v.	cesaretli olmak
87	Idioms	pluck up someone's courage v.	cesaretini toplamak
88	Idioms	muster up enough courage to do the job v.	işi yapmak için gerekli cesareti toplamak
89	Idioms	muster enough courage up to do the job v.	işi yapmak için gerekli cesareti toplamak
90	Idioms	have the courage of one's convictions v.	ilkelerine göre hareket etme cesaretine sahip olmak
91	Idioms	have the courage of one's convictions v.	inançlarına göre hareket etme cesaretine sahip olmak
92	Idioms	pluck up courage v.	korkusunu yenmek
93	Idioms	to take one's courage in both hands v.	kelleyi koltuğa almak
94	Idioms	take one's courage in both hands v.	kelle koltukta
95	Idioms	screw one's courage to the sticking-place v.	kafa tutmak
96	Idioms	take one's courage in both hands v.	tüm cesaretini toplamak
97	Idioms	get the courage up (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) kendinde yeterli cesareti bulmak
98	Idioms	get enough courage up (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) kendinde yeterli cesareti bulmak
99	Idioms	get the courage up (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
100	Idioms	get the courage up (to do something) v.	(birşeyi yapmak için) yeterli cesareti olmak
101	Idioms	pluck up courage v.	yüreklenmek
102	Idioms	get enough courage up (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
103	Idioms	get enough courage up (to do something) v.	(birşeyi yapmak için) yeterli cesareti olmak
104	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	inandığı gibi hareket edememek
105	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	doğru bildiği şekilde davranamamak
106	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	inançları doğrultusunda hareket edecek cesareti olmamak
107	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	düşüncelerinin arkasında duramamak
108	Idioms	lack the courage of (one's) convictions v.	ilkelerine göre hareket edecek cesaretten yoksun olmak
109	Idioms	pluck/screw/summon up (your/the) courage (to do something) v.	(bir şeyi yapmak için) yeterli cesareti toplamak
110	Idioms	pluck/screw/summon up (your/the) courage (to do something) v.	kendine yeterli cesareti bulmak
111	Idioms	pluck/screw/summon up (your/the) courage (to do something) v.	cesaretini toplamak
112	Idioms	pluck/screw/summon up (your/the) courage (to do something) v.	gözünü karartmak
113	Idioms	pluck/screw/summon up (your/the) courage (to do something) v.	(bir şeyi yapacak) yürekliliği göstermek
114	Idioms	summon up (one's) courage v.	cesaretini toplamak
115	Idioms	summon up (one's) courage v.	cesaret bulmak
116	Idioms	summon up the courage to (do something) v.	(bir şey yapmak) için cesaretini toplamak
117	Idioms	summon up the courage to (do something) v.	(bir şeyi yapacak) cesareti bulmak
118	Idioms	get the courage up v.	cesaretini toplamak
119	Idioms	get the courage up v.	kendinde yeterli cesareti bulmak
120	Idioms	get the courage up v.	yeterli cesareti olmak
121	Idioms	have the courage of convictions v.	doğru bildiği gibi hareket etmek
122	Idioms	have the courage of convictions v.	düşündüklerini savunacak cesareti olmak
123	Idioms	have the courage of convictions v.	inandıklarının arkasında duracak cesareti olmak
124	Idioms	have the courage of convictions v.	inandığı gibi hareket etmek
125	Idioms	have the courage of convictions v.	düşüncelerinin arkasında durmak
126	Idioms	have/lack the courage of your convictions v.	ilkelerine göre hareket etme cesaretine sahip olmak/olmamak
127	Idioms	have/lack the courage of your convictions v.	düşüncelerinin arkasında durmak/durmamak
128	Idioms	have/lack the courage of your convictions v.	inançlarına göre hareket etme cesaretine sahip olmak/olmamak
129	Idioms	have/lack the courage of your convictions v.	inançları doğrultusunda sorumluluk alma/elini taşın altına koyma cesareti göstermek/gösterememek
130	Idioms	screw (one's) courage to the sticking place v.	(zorluk, tehlike karşısında) cesaretini korumak
131	Idioms	screw (one's) courage to the sticking place v.	(zorluk, tehlike karşısında) cesur kalmak
132	Idioms	screw (one's) courage to the sticking place v.	(zorluk, tehlike karşısında) kararlılığını bozmamak
133	Idioms	screw up (one's) courage to the sticking place v.	(zorluk, tehlike karşısında) cesaretini korumak
134	Idioms	screw up (one's) courage to the sticking place v.	(zorluk, tehlike karşısında) cesur kalmak
135	Idioms	screw up courage v.	cesaretini toplamak
136	Idioms	screw up courage v.	cesur olmak
137	Idioms	screw up courage v.	cesaretli olmak
138	Idioms	take your courage in both hands v.	cesaretini toplamak
139	Idioms	take your courage in both hands v.	tüm cesaretini toplamak
Speaking
140	Speaking	I admire your courage expr.	cesaretini takdir ediyorum
141	Speaking	I admire your courage expr.	cesaretine hayranım
142	Speaking	it'll give you some courage expr.	sana biraz cesaret verir
143	Speaking	take up all your courage expr.	tüm cesaretini topla
Military
144	Military	taf courage and self-sacrifice medal n.	tsk üstün cesaret ve feragat madalyası
145	Military	medal of distinguished courage and self-sacrifice n.	üstün cesaret ve feragat madalyası
146	Military	courage and self-sacrifice medal n.	üstün cesaret ve feragat madalyası
147	Military	star of courage n.	kanada cesaret madalyası