|
Category |
Turkish |
English |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
yöntem |
method n.
|
|
To me, the ideas about the adoption of the Community method for the CFSP appear to be at odds with these principles.
Bana göre, ODGP için Topluluk yönteminin benimsenmesine ilişkin fikirler bu ilkelerle çelişiyor gibi görünmektedir.
More Sentences
|
2 |
Common Usage |
yöntem |
procedure n.
|
|
You will save time if you adopt this new procedure.
Bu yeni yöntemi benimserseniz zaman kazanırsınız.
More Sentences
|
3 |
Common Usage |
yöntem |
way n.
|
|
There are lessons to be learnt regarding the second British and Dutch way.
İkinci İngiliz ve Hollanda yöntemiyle ilgili çıkarılması gereken dersler var.
More Sentences
|
General |
|
4 |
General |
yöntem |
order n.
|
|
I do not know if that was a point of order, but it was music to my ears.
Bunun bir yöntem sorunu olup olmadığını bilmiyorum ama kulağıma çok hoş geldi.
More Sentences
|
5 |
General |
yöntem |
modality n.
|
|
Some other modalities of cooperation may also be discussed, and I am open to any suggestions from Parliament.
Diğer bazı iş birliği yöntemleri de tartışılabilir ve Parlamentodan gelecek her türlü öneriye açığım.
More Sentences
|
6 |
General |
yöntem |
way n.
|
|
There are lessons to be learnt regarding the second British and Dutch way.
İkinci İngiliz ve Hollanda yöntemiyle ilgili çıkarılması gereken dersler var.
More Sentences
|
7 |
General |
yöntem |
tack n.
|
|
I may have to change tack.
Farklı bir yöntem uygulamak zorunda olabilirim.
More Sentences
|
8 |
General |
yöntem |
practice n.
|
|
We talked about the most effective parenting practices.
En etkili ebeveynlik yöntemleri hakkında konuştuk.
More Sentences
|
9 |
General |
yöntem |
mode n.
|
|
In the future more freight is to be shifted from road to other more environmentally friendly modes of transport.
Gelecekte daha fazla yük, karayolundan daha çevre dostu diğer ulaşım yöntemlerine kaydırılacaktır.
More Sentences
|
10 |
General |
yöntem |
process n.
|
|
We are using a new process to make butter.
Tereyağı yapmak için yeni bir yöntem kullanıyoruz.
More Sentences
|
11 |
General |
yöntem |
method n.
|
|
To me, the ideas about the adoption of the Community method for the CFSP appear to be at odds with these principles.
Bana göre, ODGP için Topluluk yönteminin benimsenmesine ilişkin fikirler bu ilkelerle çelişiyor gibi görünmektedir.
More Sentences
|
12 |
General |
yöntem |
procedure n.
|
|
You will save time if you adopt this new procedure.
Bu yeni yöntemi benimserseniz zaman kazanırsınız.
More Sentences
|
13 |
General |
yöntem |
means n.
|
|
As a priority, ladders should be secured firmly using all possible means.
Öncelikli olarak, merdivenler mümkün olan tüm yöntemler kullanılarak sağlam bir şekilde sabitlenmelidir.
More Sentences
|
14 |
General |
yöntem |
technique n.
|
|
Evil comes not from technique, but from those who abuse it.
Kötülük yöntemden gelmez ama onu kötüye kullanandan gelir.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
15 |
Trade/Economic |
yöntem |
method n.
|
|
To me, the ideas about the adoption of the Community method for the CFSP appear to be at odds with these principles.
Bana göre, ODGP için Topluluk yönteminin benimsenmesine ilişkin fikirler bu ilkelerle çelişiyor gibi görünmektedir.
More Sentences
|
16 |
Trade/Economic |
yöntem |
technique n.
|
|
Evil comes not from technique, but from those who abuse it.
Kötülük yöntemden gelmez ama onu kötüye kullanandan gelir.
More Sentences
|
Politics |
|
17 |
Politics |
yöntem |
method n.
|
|
To me, the ideas about the adoption of the Community method for the CFSP appear to be at odds with these principles.
Bana göre, ODGP için Topluluk yönteminin benimsenmesine ilişkin fikirler bu ilkelerle çelişiyor gibi görünmektedir.
More Sentences
|
Technical |
|
18 |
Technical |
yöntem |
means n.
|
|
As a priority, ladders should be secured firmly using all possible means.
Öncelikli olarak, merdivenler mümkün olan tüm yöntemler kullanılarak sağlam bir şekilde sabitlenmelidir.
More Sentences
|
19 |
Technical |
yöntem |
practice n.
|
|
We talked about the most effective parenting practices.
En etkili ebeveynlik yöntemleri hakkında konuştuk.
More Sentences
|
20 |
Technical |
yöntem |
process n.
|
|
We are using a new process to make butter.
Tereyağı yapmak için yeni bir yöntem kullanıyoruz.
More Sentences
|
|
Computer |
|
21 |
Computer |
yöntem |
methodology n.
|
|
In the analysis below, the Commission has followed the methodology applied in the previous Regular Reports.
Aşağıdaki analizde, Komisyon, daha önceki Düzenli Raporlarda uygulanan yöntemi izlemiştir.
More Sentences
|
22 |
Computer |
yöntem |
how n.
|
|
Commercial bank loans are how many small- to medium-sized businesses attract finance.
Ticari banka kredileri, birçok küçük ve orta ölçekli işletmenin finansman bulma yöntemidir.
More Sentences
|
Automotive |
|
23 |
Automotive |
yöntem |
procedure n.
|
|
You will save time if you adopt this new procedure.
Bu yeni yöntemi benimserseniz zaman kazanırsınız.
More Sentences
|
Linguistics |
|
24 |
Linguistics |
yöntem |
method n.
|
|
To me, the ideas about the adoption of the Community method for the CFSP appear to be at odds with these principles.
Bana göre, ODGP için Topluluk yönteminin benimsenmesine ilişkin fikirler bu ilkelerle çelişiyor gibi görünmektedir.
More Sentences
|
Latin |
|
25 |
Latin |
yöntem |
modus operandi n.
|
|
I want to say something general about the modus operandi itself.
Yöntemin kendisi hakkında genel bir şey söylemek istiyorum.
More Sentences
|
General |
|
26 |
General |
yöntem |
recipe n.
|
|
27 |
General |
yöntem |
manner n.
|
|
28 |
General |
yöntem |
line n.
|
|
29 |
General |
yöntem |
rite n.
|
|
30 |
General |
yöntem |
modus n.
|
|
31 |
General |
yöntem |
mechanism n.
|
|
32 |
General |
yöntem |
device n.
|
|
33 |
General |
yöntem |
cast n.
|
|
34 |
General |
yöntem |
form n.
|
|
35 |
General |
yöntem |
wise n.
|
|
36 |
General |
yöntem |
deal n.
|
|
37 |
General |
yöntem |
technic n.
|
|
38 |
General |
yöntem |
gateway n.
|
|
39 |
General |
yöntem |
system n.
|
|
40 |
General |
yöntem |
the way n.
|
|
|
41 |
General |
yöntem |
proceeding n.
|
|
42 |
General |
yöntem |
rule n.
|
|
43 |
General |
yöntem |
tactic n.
|
|
44 |
General |
yöntem |
take n.
|
|
45 |
General |
yöntem |
agency n.
|
|
46 |
General |
yöntem |
regence [obsolete] n.
|
|
47 |
General |
yöntem |
track n.
|
|
48 |
General |
yöntem |
quomodo [obsolete] n.
|
|
49 |
General |
yöntem |
game n.
|
|
50 |
General |
yöntem |
route n.
|
|
51 |
General |
yöntem |
discipline n.
|
|
52 |
General |
yöntem |
gate [dialect] n.
|
|
53 |
General |
yöntem |
organization n.
|
|
54 |
General |
yöntem |
organisation n.
|
|
Trade/Economic |
|
55 |
Trade/Economic |
yöntem |
approach n.
|
|
56 |
Trade/Economic |
yöntem |
proceeding n.
|
|
57 |
Trade/Economic |
yöntem |
law n.
|
|
Medical |
|
58 |
Medical |
yöntem |
methode n.
|
|
Archaic |
|
59 |
Archaic |
yöntem |
gait n.
|
|
|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
etkili yöntem |
effective method n.
|
|
This may be the most simple and effective method.
Bu en basit ve etkili yöntem olabilir.
More Sentences
|
2 |
General |
bilimsel yöntem |
scientific method n.
|
|
The scientific method accounts for measurable uncertainties.
Bilimsel yöntem, ölçülebilir belirsizlikleri açıklar.
More Sentences
|
Technical |
|
3 |
Technical |
analitik yöntem |
analytical method n.
|
|
I cannot accept that legal requirements are not enforceable if compliance cannot be checked through analytical methods.
Uygunluk analitik yöntemlerle kontrol edilemiyorsa yasal gerekliliklerin uygulanabilir olmadığını kabul edemem.
More Sentences
|
4 |
Technical |
bilimsel yöntem |
scientific method n.
|
|
The scientific method accounts for measurable uncertainties.
Bilimsel yöntem, ölçülebilir belirsizlikleri açıklar.
More Sentences
|
5 |
Technical |
geleneksel yöntem |
conventional method n.
|
|
This problem can't be solved with conventional methods.
Bu problem geleneksel yöntemlerle çözülemez.
More Sentences
|
Informatics |
|
6 |
Informatics |
analitik yöntem |
analytical method n.
|
|
I cannot accept that legal requirements are not enforceable if compliance cannot be checked through analytical methods.
Uygunluk analitik yöntemlerle kontrol edilemiyorsa yasal gerekliliklerin uygulanabilir olmadığını kabul edemem.
More Sentences
|
Psychology |
|
7 |
Psychology |
bilimsel yöntem |
scientific method n.
|
|
The scientific method accounts for measurable uncertainties.
Bilimsel yöntem, ölçülebilir belirsizlikleri açıklar.
More Sentences
|
General |
|
8 |
General |
manuel yöntem |
manual method n.
|
|
9 |
General |
denetim yöntem bilimi |
audit methodology n.
|
|
10 |
General |
deterministik yöntem |
deterministic method n.
|
|
11 |
General |
diyalektik yöntem |
dialectical method n.
|
|
12 |
General |
ses dönüşümü amacıyla kullanılan yöntem |
markovian model n.
|
|
13 |
General |
gen yöntem |
procedure n.
|
|
14 |
General |
yöntem değiştirme |
changeover n.
|
|
15 |
General |
bir amaca ulaşmak için başvurulması gereken yöntem |
road n.
|
|
16 |
General |
tarihsel yöntem |
historical method n.
|
|
17 |
General |
başvurulan yol ve yöntem |
tactic n.
|
|
18 |
General |
yol yöntem |
the right way do (something) n.
|
|
19 |
General |
etkili yöntem |
efficient method n.
|
|
20 |
General |
uygulamalı yöntem |
applied method n.
|
|
21 |
General |
geleneksel yöntem |
conventional technique n.
|
|
|
22 |
General |
kesintisiz yöntem |
continuous process n.
|
|
23 |
General |
göreneksel yöntem |
conventional technique n.
|
|
24 |
General |
biçimsel yöntem |
formal method n.
|
|
25 |
General |
modası geçmiş yöntem |
old school n.
|
|
26 |
General |
yöntem şekli |
economy n.
|
|
27 |
General |
fiziksel yöntem |
physical method n.
|
|
28 |
General |
yöntem bilim |
methodology n.
|
|
29 |
General |
izlenen yöntem |
method of procedure n.
|
|
30 |
General |
izlenen yöntem |
modus operandi n.
|
|
31 |
General |
izlenen yöntem |
the method applied n.
|
|
32 |
General |
izlenen yöntem |
the method followed n.
|
|
33 |
General |
yöntem geliştirme |
method development n.
|
|
34 |
General |
kendine özgü yöntem |
distinctive method n.
|
|
35 |
General |
kendine özgü yöntem |
unique method n.
|
|
36 |
General |
negatif yöntem |
negative method n.
|
|
37 |
General |
varsayılan yöntem |
default method n.
|
|
38 |
General |
çağdışı yöntem/yol |
outdated way n.
|
|
39 |
General |
uygulanacak yöntem |
the method to be applied n.
|
|
40 |
General |
istatistiksel yöntem |
statistical method n.
|
|
41 |
General |
yol (yöntem) |
tack n.
|
|
42 |
General |
hedefe ulaşma veya yükselme aracı olarak kullanılan yol ya da yöntem |
ladder n.
|
|
43 |
General |
izlenecek yöntem |
channel n.
|
|
44 |
General |
vasıta (izlenecek yol/yöntem) |
channel n.
|
|
45 |
General |
araç (izlenecek yol/yöntem) |
channel n.
|
|
46 |
General |
kızılderili kabilelerinde uygulanan iyileştirici yöntem ve ritüeller |
native american healing n.
|
|
47 |
General |
rubik küp çözmek için kullanılan bir yöntem |
cfop method n.
|
|
48 |
General |
rubik küp çözmek için kullanılan bir yöntem |
fridrich method n.
|
|
49 |
General |
bilimsel yöntem karşıtlığı |
antiscience n.
|
|
50 |
General |
eklektik yöntem |
electicism n.
|
|
51 |
General |
derlemeci yöntem |
electicism n.
|
|
52 |
General |
en iyi yöntem |
best way possible n.
|
|
53 |
General |
bir ucu birine/bir şeye, diğer ucu da yükselebilen ve alçak uçan bir hava aracının yakalayıp havalandırdığı büyük bir balona bağlı kablo (askeri veya gizli servislerin kişileri tehlikeli durumlardan kurtarmak için kullandığı bir yöntem) |
skyhook n.
|
|
54 |
General |
birini yenmek için kullanılan hileli yöntem |
joker n.
|
|
55 |
General |
becerikli operasyon ve uzman fiziki idare içeren yöntem |
manoeuver n.
|
|
56 |
General |
teknik yöntem |
mechanics n.
|
|
57 |
General |
(sanat gibi alanlarda) yaratıcı yöntem |
mechanism n.
|
|
58 |
General |
(fikir, yöntem) köklü değişiklik |
revolution n.
|
|
59 |
General |
alışılagelmiş yöntem |
guise n.
|
|
60 |
General |
insanlara kendilerinden tamamen farklı durum veya bakış açılarını deneyimlemeyi öğreterek kişilerarası farkındalığı artırmayı amaçlayan bir yöntem |
consciousness-raising n.
|
|
61 |
General |
alana özgü yöntem |
métier n.
|
|
62 |
General |
olumlu sonuç veren yöntem |
dodge n.
|
|
63 |
General |
saçma yöntem |
follies n.
|
|
64 |
General |
olağan yöntem |
practice n.
|
|
65 |
General |
olağan yöntem |
practise n.
|
|
66 |
General |
bilimsel yöntem ve prensiplerin uygulanması |
scientificity n.
|
|
67 |
General |
alternatif yöntem |
second string n.
|
|
68 |
General |
tasarlanmış yöntem |
standard n.
|
|
69 |
General |
uygulanan yöntem |
standard n.
|
|
70 |
General |
sentetik yöntem ilkeleri |
syntheticism n.
|
|
71 |
General |
yöntem uygulamak |
adopt a method v.
|
|
72 |
General |
yöntem geliştirmek |
develop a method v.
|
|
73 |
General |
yöntem uygulamak |
employ a method v.
|
|
74 |
General |
yöntem izlemek |
follow a method v.
|
|
75 |
General |
yöntem oluşturmak |
form a method v.
|
|
76 |
General |
farklı bir yöntem izlemek |
follow a different method v.
|
|
77 |
General |
farklı bir yöntem uygulamak |
apply a different method v.
|
|
78 |
General |
kodlanmış mesajı anlaşılabilir metne dönüştüren bir yöntem bulmak |
break a code v.
|
|
79 |
General |
(bir şeyi) sistematik bir yöntem veya prosedüre sokmak |
mechanize v.
|
|
80 |
General |
(bir şeyi) sistematik bir yöntem veya prosedüre sokmak |
mechanise v.
|
|
81 |
General |
üzerinde bilimsel yöntem uygulamak |
scientize v.
|
|
82 |
General |
üzerinde bilimsel yöntem uygulamak |
scientise v.
|
|
83 |
General |
çapraşık (yöntem) |
tortuous adj.
|
|
84 |
General |
yeni yöntem veya düşüncelere açık olan |
go-ahead adj.
|
|
85 |
General |
bilimsel yöntem karşıtı |
antiscience adj.
|
|
86 |
General |
bilimsel yöntem karşıtı |
antiscientific adj.
|
|
87 |
General |
araç veya yöntem olarak işlev gören |
ministerial adj.
|
|
88 |
General |
ikna edici (yöntem) |
come-hither [ireland] adj.
|
|
89 |
General |
bilimsel yöntem hakkında bilgisi olmadan |
unscientifically adv.
|
|
90 |
General |
cerrahi yöntem ile |
surgically adv.
|
|
91 |
General |
yöntem anlamına gelen son ek |
-ode suf.
|
|
Phrasals |
|
92 |
Phrasals |
bir işe metot/yöntem/çare/çözüm aramak |
cast about for (something) v.
|
|
93 |
Phrasals |
yöntem aramak |
cast about for (something) v.
|
|
94 |
Phrasals |
yöntem bulmaya çalışmak |
cast about for (something) v.
|
|
95 |
Phrasals |
yöntem aramak |
cast about v.
|
|
96 |
Phrasals |
yöntem bulmaya çalışmak |
cast about v.
|
|
97 |
Phrasals |
yöntem aramak |
cast around v.
|
|
98 |
Phrasals |
yöntem bulmaya çalışmak |
cast around v.
|
|
99 |
Phrasals |
yöntem aramak |
cast about for v.
|
|
100 |
Phrasals |
yöntem bulmaya çalışmak |
cast about for v.
|
|
101 |
Phrasals |
yöntem bulmak/tasarlamak |
cast about for (something) v.
|
|
102 |
Phrasals |
yöntem bulmak/tasarlamak |
cast about v.
|
|
103 |
Phrasals |
yöntem bulmak/tasarlamak |
cast around v.
|
|
104 |
Phrasals |
yöntem bulmak/tasarlamak |
cast about for v.
|
|
105 |
Phrasals |
(bir plan, yöntem) dahilinde çalışmak |
work to (something) v.
|
|
Colloquial |
|
106 |
Colloquial |
en uygun yöntem olmak |
be the way to go v.
|
|
Idioms |
|
107 |
Idioms |
eskiden sanıkların masum olup olmadığını anlamak için yakılarak yargılandığı (masumsa tanrı'nın onu kurtaracağı düşünülürdü) bir yöntem |
ordeal by fire n.
|
|
108 |
Idioms |
ahlaki/etik/doğru olmayan yol/yöntem |
the low road n.
|
|
109 |
Idioms |
bir işi yapmak için gerekli aletler/yöntem |
the tools of your trade n.
|
|
110 |
Idioms |
bir işi yapmak için gerekli aletler/yöntem |
the tools of the trade n.
|
|
111 |
Idioms |
geleneksel yöntem |
time-honored practice n.
|
|
112 |
Idioms |
geleneksel yöntem |
time-honoured practice n.
|
|
113 |
Idioms |
klasik yöntem |
time-honoured practice n.
|
|
114 |
Idioms |
klasik yöntem |
time-honored practice n.
|
|
115 |
Idioms |
yaygın yöntem |
time-honored practice n.
|
|
116 |
Idioms |
yaygın yöntem |
time-honoured practice n.
|
|
117 |
Idioms |
sahte görüntü üretmek için kullanılan sistem ya da yöntem |
deepfake n.
|
|
118 |
Idioms |
bir şirketin devralmak için cazip olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesi için başvurulan yöntem |
poison pill n.
|
|
119 |
Idioms |
alışılmış yöntem |
the beaten track n.
|
|
120 |
Idioms |
en etkili yöntem |
big gun n.
|
|
121 |
Idioms |
her yöntem |
every trick in the book n.
|
|
122 |
Idioms |
bir işi yapmak için gerekli aletler/yöntem |
the tools of the trade n.
|
|
123 |
Idioms |
bir işi yapmak için gerekli aletler/yöntem |
the tools of one's trade n.
|
|
124 |
Idioms |
farklı bir yöntem uygulamak |
change tack v.
|
|
125 |
Idioms |
farklı bir yöntem uygulamak |
try a different tack v.
|
|
Trade/Economic |
|
126 |
Trade/Economic |
başaran yöntem |
best practice n.
|
|
127 |
Trade/Economic |
birincil yöntem |
primary method n.
|
|
128 |
Trade/Economic |
brüt yöntem |
direct method of reporting cash flows from operating activities n.
|
|
129 |
Trade/Economic |
cari dönemde uygulanan yöntem |
method used in current period n.
|
|
130 |
Trade/Economic |
deneysel yöntem |
experimental method n.
|
|
131 |
Trade/Economic |
dolaylı yöntem |
indirect method n.
|
|
132 |
Trade/Economic |
doğru yöntem |
direct method n.
|
|
133 |
Trade/Economic |
doğrusal yöntem |
straight-line method n.
|
|
134 |
Trade/Economic |
eşit tutarlı yöntem |
straight-line method n.
|
|
135 |
Trade/Economic |
eşit taksitli yöntem |
straight-line depreciation n.
|
|
136 |
Trade/Economic |
ek yöntem |
supplementary method n.
|
|
137 |
Trade/Economic |
fiyat düzeyinin iki katına çıkması için gerekli yıl sayısının hesaplanmasında bir yöntem |
rule of 70 n.
|
|
138 |
Trade/Economic |
izin verilen alternatif yöntem |
allowed alternative treatment n.
|
|
139 |
Trade/Economic |
işletme faaliyetlerine ilişkin nakit akışlarının raporlanmasında endirekt yöntem |
indirect method of reporting cash flows from operating activities n.
|
|
140 |
Trade/Economic |
işletme faaliyetlerine ilişkin nakit akışlarının raporlanmasında doğrudan yöntem |
direct method of reporting cash flows from operating activities n.
|
|
141 |
Trade/Economic |
işlemlerin kaydedilmesinde esas alınan yöntem |
basis of accounting n.
|
|
142 |
Trade/Economic |
işletme faaliyetlerine ilişkin nakit akışlarının raporlanmasında direkt yöntem |
direct method of reporting cash flows from operating activities n.
|
|
143 |
Trade/Economic |
işletme faaliyetlerine ilişkin nakit akışlarının raporlanmasında dolaylı yöntem |
indirect method of reporting cash flows from operating activities n.
|
|
144 |
Trade/Economic |
kabul edilebilir alternatif yöntem |
allowed alternative treatment n.
|
|
145 |
Trade/Economic |
maliyete dayalı yöntem |
cost oriented method n.
|
|
146 |
Trade/Economic |
orta çağlardaki akılcılık akımının dayandığı genel yöntem |
deduction n.
|
|
147 |
Trade/Economic |
önceki dönemde uygulanan yöntem |
method used in previous period n.
|
|
148 |
Trade/Economic |
parasal yöntem |
monetary method n.
|
|
149 |
Trade/Economic |
sabit yüzdeli yöntem |
straight line method n.
|
|
150 |
Trade/Economic |
sabit yüzdeli yöntem |
fixed proportion method n.
|
|
151 |
Trade/Economic |
standart olmayan yöntem |
nonstandard method n.
|
|
152 |
Trade/Economic |
standart yöntem |
standard method n.
|
|
153 |
Trade/Economic |
tahmin etmede kullanılan yöntem |
estimator n.
|
|
154 |
Trade/Economic |
tek ölçekli yöntem |
single scale method n.
|
|
155 |
Trade/Economic |
temel yöntem |
benchmark treatment n.
|
|
156 |
Trade/Economic |
üstün yöntem |
best practice n.
|
|
157 |
Trade/Economic |
yeni yöntem icadı |
process innovation n.
|
|
158 |
Trade/Economic |
yöntem bilimi |
methodology n.
|
|
159 |
Trade/Economic |
yükümlülerden gelirin tahakkuku anında vergi kesmeye dayanan yöntem |
pay-as-you-go plan n.
|
|
160 |
Trade/Economic |
yöntem bilgisi |
know-how n.
|
|
161 |
Trade/Economic |
ithal malların düşük fiyata satılmasını caydıran, iç ticareti korumaya yönelik bir yöntem |
antidumping n.
|
|
162 |
Trade/Economic |
başka şirketçe satın alınan bir şirketin finansmanında kullanılan bir yöntem |
vendor placing n.
|
|
163 |
Trade/Economic |
satış fiyatı oluşturmada kullanılan bir yöntem |
cost-plus n.
|
|
164 |
Trade/Economic |
(yöntem) ilk alınan ürün ilk önce satılan |
first in first out adj.
|
|
165 |
Trade/Economic |
(yöntem) fifo değerlemesine tabi olan |
first in first out adj.
|
|
Law |
|
166 |
Law |
aşırı ve mantıksız yöntem |
rank modus n.
|
|
167 |
Law |
bankaların soyguna karşı tedbir amaçlı kullandığı bir yöntem |
dye pack n.
|
|
Politics |
|
168 |
Politics |
yöntem sorunu |
point of order n.
|
|
169 |
Politics |
hızlı yöntem yetkisine ait veya ilgili |
fast-track adj.
|
|
Technical |
|
170 |
Technical |
alçı yapımında kullanılan yöntem |
thicknessing n.
|
|
171 |
Technical |
mafsala basınçla gres enjekte etmekte kullanılan bir yöntem |
alemite n.
|
|
172 |
Technical |
akışın kütle debisini ölçmek için kullanılan bir yöntem |
pail and scale method n.
|
|
173 |
Technical |
akma işleminin kullanıldığı alışılmış yöntem |
routine method using combustion n.
|
|
174 |
Technical |
aletli yöntem |
instrumental method n.
|
|
175 |
Technical |
alev atomik absorpsiyon spektrometrik yöntem |
flame atomic absorption spectrometric method n.
|
|
176 |
Technical |
alev atomik emisyon spektrofotometrik yöntem |
flame atomic emission spectrophotometric method n.
|
|
177 |
Technical |
alevsiz atomik absorpsiyon spektrofotometrik yöntem |
flameless atomic absorption spectrophotometric method n.
|
|
178 |
Technical |
alışılmış yöntem |
routine n.
|
|
179 |
Technical |
bilgi tabanlı yöntem |
knowledge based method n.
|
|
180 |
Technical |
bipiridil fotometrik yöntem |
bipyridyl photometric method n.
|
|
181 |
Technical |
diantipirilmetan spektrofotometrik yöntem |
diantipyrlmethan spectrophotometric method n.
|
|
182 |
Technical |
çözümlemeli yöntem |
analytical method n.
|
|
183 |
Technical |
damıtma sonrası titrimetrik yöntem |
titrimetric method after distillation n.
|
|
184 |
Technical |
devingen yöntem |
dynamic method n.
|
|
185 |
Technical |
deneysel yöntem |
experimental procedure n.
|
|
186 |
Technical |
çözümsel yöntem |
analytical method n.
|
|
187 |
Technical |
döner hareketli parçaların dengelenmesi için kullanılan elektronik yöntem |
dynetric balancing n.
|
|
188 |
Technical |
dolaylı yöntem |
indirect method n.
|
|
189 |
Technical |
dik düzenlenmiş yöntem |
cross array method n.
|
|
190 |
Technical |
dimetilglioksim gravimetrik yöntem |
dimethylglyoxime gravimetric method n.
|
|
191 |
Technical |
elektrotermal atomik absorpsiyon spektrometrik yöntem |
electrothermal atomic absorption spectrometric method n.
|
|
192 |
Technical |
fenantrolin fotometrik yöntem |
phenanthroline photometric method n.
|
|
193 |
Technical |
hacimsel yöntem |
volumetric method n.
|
|
194 |
Technical |
hibrit yöntem |
hybrid method n.
|
|
195 |
Technical |
hiyerarşik yöntem uygulayan bir birim test biçimi |
heute n.
|
|
196 |
Technical |
havalı yöntem |
pneumatic process n.
|
|
197 |
Technical |
ıslak yöntem |
wet process n.
|
|
198 |
Technical |
ıslak yöntem döner fırın |
wet process rotary kiln n.
|
|
199 |
Technical |
inert gaz altında ergitmeden sonra kızıl ötesi yöntem |
infrared method after fusion under inert gas n.
|
|
200 |
Technical |
ilerlemeli yöntem |
progressive method n.
|
|
201 |
Technical |
kademeli yöntem |
step-by-step method n.
|
|
202 |
Technical |
kesintisiz yöntem |
continuous process n.
|
|
203 |
Technical |
kompleksometrik yöntem |
complexometric method n.
|
|
204 |
Technical |
kuru yöntem |
dry system n.
|
|
205 |
Technical |
kurutmayla gravimetrik yöntem |
gravimetric method by drying n.
|
|
206 |
Technical |
kulometrik yöntem |
coulometric method n.
|
|
207 |
Technical |
kuru yöntem döner fırın |
dry process rotary kiln n.
|
|
208 |
Technical |
manyetik yöntem |
magnetic method n.
|
|
209 |
Technical |
molibden mavisi moleküler absorbsiyon spektrometrik yöntem |
molybdenum blue molecular absorption spectrometric method n.
|
|
210 |
Technical |
melez yöntem |
hybrid method n.
|
|
211 |
Technical |
oksijen bombalı kalorimetre yöntem |
oxygen bomb calorimeter method n.
|
|
212 |
Technical |
özyineli yöntem |
iterative method n.
|
|
213 |
Technical |
piknometrik yöntem |
pyknometric method n.
|
|
214 |
Technical |
ph referans yöntem |
ph-reference method n.
|
|
215 |
Technical |
pnömatik yöntem |
pneumatic process n.
|
|
216 |
Technical |
potasyum dikromat ile titrimetrik yöntem |
titrimetric method with potassium dichromate n.
|
|
217 |
Technical |
rutin yöntem |
routine method n.
|
|
218 |
Technical |
sıvı kromatografik yöntem |
liquid chromatographic method n.
|
|
219 |
Technical |
tek banyolu yöntem |
one-bath process n.
|
|
220 |
Technical |
tek kristal yonga üretiminde izlenen yöntem |
czochralski method n.
|
|
221 |
Technical |
ters mesafe ağırlıklı yöntem |
inverse distance weighting method n.
|
|
222 |
Technical |
tek kristal yonga üretiminde izlenen yöntem |
czochralski process n.
|
|
223 |
Technical |
taraflı yöntem |
biased method n.
|
|
224 |
Technical |
uygun yöntem |
appropriate method n.
|
|
225 |
Technical |
vakumlu etüv yöntem |
vacuum oven method n.
|
|
226 |
Technical |
yaş yöntem |
wet method n.
|
|
227 |
Technical |
yöntem-süre-ölçüm |
method-time-measurement n.
|
|
228 |
Technical |
yöntem etüdü |
method study n.
|
|
229 |
Technical |
yöntem seçimi |
choice of method n.
|
|
230 |
Technical |
yüzdürme bölgeli yöntem |
floating zone method n.
|
|
231 |
Technical |
yöntem mühendisliği |
methods engineering n.
|
|
232 |
Technical |
yöntem ve teknikler |
method and techniques n.
|
|
233 |
Technical |
yüksek performanslı sıvı kromotografik yöntem |
high performance liquid chromatographic method n.
|
|
234 |
Technical |
yöntem karşılaştırılması |
method comparison n.
|
|
235 |
Technical |
yöntem bilgisi |
bead n.
|
|
236 |
Technical |
metallere uç uca kaynak yapmaya yarayan bir yöntem |
flash butt welding n.
|
|
237 |
Technical |
metallere uç uca kaynak yapmaya yarayan bir yöntem |
flash welding n.
|
|
Computer |
|
238 |
Computer |
biçimsel yöntem |
formal method n.
|
|
239 |
Computer |
bilgi tabanlı yöntem |
knowledge based method n.
|
|
240 |
Computer |
çizgesel yöntem |
graphical method n.
|
|
241 |
Computer |
çözümleyici yöntem |
analytical method n.
|
|
242 |
Computer |
çözümlemeli yöntem |
analytical method n.
|
|
243 |
Computer |
dürümsel yöntem |
iterative method n.
|
|
244 |
Computer |
dizin sıralı yöntem |
indexed sequential method n.
|
|
245 |
Computer |
geçersiz yöntem |
invalid method n.
|
|
246 |
Computer |
özyineli yöntem |
iterative method n.
|
|
247 |
Computer |
tümevarımlı yöntem |
inductive method n.
|
|
248 |
Computer |
yöntem düzenleyici |
method editor n.
|
|
249 |
Computer |
yöntem etüdü |
method study n.
|
|
250 |
Computer |
yerleşik yöntem |
built-in method n.
|
|
251 |
Computer |
yöntem adı |
method name n.
|
|
252 |
Computer |
yöntem düzenleyicisi |
method editor n.
|
|
253 |
Computer |
donanım veya yazılımda paralel yöntem kullanımı |
parallelism n.
|
|
254 |
Computer |
yöntem seç |
choose method expr.
|
|
255 |
Computer |
yöntem seç |
select method expr.
|
|
256 |
Computer |
yöntem düzenle |
edit method expr.
|
|
257 |
Computer |
yöntem ekle |
add method expr.
|
|
258 |
Computer |
yöntem sil |
delete method expr.
|
|
Informatics |
|
259 |
Informatics |
biçimsel yöntem |
formal method n.
|
|
260 |
Informatics |
buluşsal yöntem |
heuristic method n.
|
|
261 |
Informatics |
çözümleyici yöntem |
analytical method n.
|
|
262 |
Informatics |
döngülü yöntem |
iterative method n.
|
|
Telecom |
|
263 |
Telecom |
el yazısı ve çizimlerin kalem hareketleri kopyalanarak karşı tarafa iletimini sağlayan bir yöntem |
telautography n.
|
|
264 |
Telecom |
iki işaretli yöntem |
two-signal method n.
|
|
265 |
Telecom |
kablosuz iletişim sistemlerinin kullandığı yöntem |
over the air n.
|
|
266 |
Telecom |
tek işaretli yöntem |
single-signal method n.
|
|
Textile |
|
267 |
Textile |
tek yırtmalı yöntem |
single rip method n.
|
|
268 |
Textile |
desenli kumaş dokumada kullanılan özel bir yöntem |
jacquard n.
|
|
269 |
Textile |
desenli kumaş dokumada kullanılan özel bir yöntem |
jacquard loom n.
|
|
Construction |
|
270 |
Construction |
spektrometrik yöntem |
spectrometric method n.
|
|
271 |
Construction |
maden kuyusu kaplamasında kullanılan bir yöntem |
underpinning n.
|
|
Transportation |
|
272 |
Transportation |
çeşitli ürünleri farklı tedarikçilerden toplayıp yüksek kapasite ve düşük maliyetle ulaştıran bir yöntem |
milk run n.
|
|
Marine |
|
273 |
Marine |
açık yöntem |
explicit method n.
|
|
274 |
Marine |
basınç bağlantılı denklemler için yarı-kapalı yöntem |
semi-implicit method for pressure linked equations n.
|
|
275 |
Marine |
dev kutuların içine su veya ağırlık yüklenerek batan veya ters dönen nesneleri düzeltmeye yönelik çalışma veya teknik yöntem |
parbuckling n.
|
|
276 |
Marine |
harmonik olmayan yöntem |
non-harmonic method n.
|
|
277 |
Marine |
sayısal yöntem |
numerical method n.
|
|
278 |
Marine |
spektral yöntem |
spectral method n.
|
|
279 |
Marine |
sonlu elemanlar çözümünde kullanılan bir yöntem |
leap frog method n.
|
|
280 |
Marine |
zemin sınıflaması için kullanılan bir yöntem |
phi grade scale n.
|
|
Petrol |
|
281 |
Petrol |
dalgaboyu ayırmalı x-ışını floresans spektrometrik yöntem |
wavelength-dispersive x-ray fluorescence spectrometry method n.
|
|
282 |
Petrol |
oksitlemeli mikrokulometrik yöntem |
oxidative microcoulometric method n.
|
|
283 |
Petrol |
kuyudan ekstra petrol çıkarmaya yarayan bir yöntem |
fireflood n.
|
|
Mining |
|
284 |
Mining |
indüktif olarak eşleşmiş plazma atomik emisyon spektrometrik yöntem |
inductively coupled plasma atomic emission spectrometric method n.
|
|
285 |
Mining |
molibden mavisi spektrofotometrik yöntem |
molybdenum blue spectrophotometric method n.
|
|
286 |
Mining |
yaş yöntem |
wet system n.
|
|
287 |
Mining |
kömür madenciliğinde kullanılan bir yöntem |
long wall n.
|
|
Medical |
|
288 |
Medical |
doğum sancısını psikolojik tekniklerle geçirmeyi esas alan doğal yöntem |
read method n.
|
|
289 |
Medical |
doğum sancısını psikolojik tekniklerle geçirmeyi esas alan doğal yöntem |
read method of childbirth n.
|
|
290 |
Medical |
geçmişte zührevi hastalıkların tedavisinde kullanılan bir yöntem |
tub fast n.
|
|
291 |
Medical |
açık kapiler yöntem |
open capillary method n.
|
|
292 |
Medical |
altın standart yöntem |
gold standard method n.
|
|
293 |
Medical |
analitik yöntem geçerliliği |
analytical method validation n.
|
|
294 |
Medical |
artroskopik yardımlı mini-açık yöntem ile rotator manşet tamiri |
arthroscopic-assisted mini-open rotator cuff repair n.
|
|
295 |
Medical |
bireyselleştirilen yöntem |
individualized approach n.
|
|
296 |
Medical |
bireyselleştirilmiş yöntem |
individualised approach n.
|
|
297 |
Medical |
bireyselleştirilmiş yöntem |
individualized approach n.
|
|
298 |
Medical |
bireyselleştirilen yöntem |
individualised approach n.
|
|
299 |
Medical |
doğumun suni sancı veya farklı bir yöntem ile başlatılması işlemi |
inducing labor n.
|
|
300 |
Medical |
doğumun suni sancı veya farklı bir yöntem ile başlatılması işlemi |
labor induction n.
|
|
301 |
Medical |
en doğru tanı koydurucu yöntem |
the most diagnostically accurate method n.
|
|
302 |
Medical |
elektrokonvülsivan yöntem |
electroconvulsivant method n.
|
|
303 |
Medical |
elektrofizyolojik yöntem |
electrophysiological method n.
|
|
304 |
Medical |
enzimatik spektrofotometrik yöntem |
enzymatic spectrophotometric method n.
|
|
305 |
Medical |
florimetrik yöntem |
fluorometric method n.
|
|
306 |
Medical |
gereç ve yöntem |
material and method n.
|
|
307 |
Medical |
immunoserolojik yöntem |
immunoassay n.
|
|
308 |
Medical |
immunoradyometrik yöntem |
immunoradiometric assay n.
|
|
309 |
Medical |
immunoenzimatik yöntem |
enzymeiinked immunosorbent assay n.
|
|
310 |
Medical |
molekülergenetik yöntem |
molecular genetic method n.
|
|
311 |
Medical |
otomatik yöntem analizi |
automated method analysis n.
|
|
312 |
Medical |
parametrik olmayan yöntem |
non-parametric method n.
|
|
313 |
Medical |
randomize çift kör yöntem |
randomized double-blind method n.
|
|
314 |
Medical |
radyoimmunolojik yöntem |
radioimmunoassay n.
|
|
315 |
Medical |
yöntem geçerli kılma |
method validation n.
|
|
316 |
Medical |
endermik yöntem |
endermic method n.
|
|
317 |
Medical |
çocuk felci tedavisinde sıcak nemli sargıların kullanıldığı bir yöntem |
kenny method n.
|
|
318 |
Medical |
birini yaşama döndürmek için ağzına nefes vererek ciğerlerini hava ile doldurma prensibine dayalı bir yöntem |
mouth-to-mouth n.
|
|
319 |
Medical |
üriner sistemi muayene etmek için kullanılan bir yöntem |
intravenous pyelography n.
|
|
320 |
Medical |
vücut ısısını artırarak hastalığın tedavi edildiği eski bir yöntem |
fever therapy n.
|
|
321 |
Medical |
burun ameliyatlarında kullanılan bir yöntem |
tagliacotain adj.
|
|
322 |
Medical |
birini yaşama döndürmek için ağzına nefes vererek ciğerlerini hava ile doldurma prensibine dayalı (yöntem) |
mouth-to-mouth adj.
|
|
Psychology |
|
323 |
Psychology |
akupedik yöntem |
acoupedic method n.
|
|
324 |
Psychology |
algoritmik yöntem |
algorithmic method n.
|
|
325 |
Psychology |
edimsel yöntem |
contingency management n.
|
|
326 |
Psychology |
genetik yöntem |
genetic method n.
|
|
327 |
Psychology |
gözlemsel yöntem |
observational method n.
|
|
328 |
Psychology |
karşılaştırmalı yöntem |
comparative method n.
|
|
329 |
Psychology |
klinik yöntem |
clinical method n.
|
|
330 |
Psychology |
kültürlerarası yöntem |
cross-cultural method n.
|
|
331 |
Psychology |
yetenek-yöntem etkileşimi |
aptitude treatment interaction n.
|
|
332 |
Psychology |
yöntem hataları |
methodological errors n.
|
|
333 |
Psychology |
kişinin eksik yanları ve bunların olası sonuçları ile karşı karşıya getirildiği bir yöntem |
confrontation n.
|
|
Dentistry |
|
334 |
Dentistry |
diş kökünün ucundaki apsenin tedavisinde kullanılan bir yöntem |
root treatment n.
|
|
Food Engineering |
|
335 |
Food Engineering |
alevli atomik absorpsiyon spektrometrik yöntem |
flame atomic absorption spectrometric method n.
|
|
336 |
Food Engineering |
alternatif dolaylı yöntem |
alternative indirect method n.
|
|
337 |
Food Engineering |
ditizon spektrometrik yöntem |
dithizone spectrometric method n.
|
|
338 |
Food Engineering |
elektronik tanecik sayıcı yöntem |
electronic particle counter method n.
|
|
339 |
Food Engineering |
florimetrik yöntem |
fluorimetric method n.
|
|
340 |
Food Engineering |
koagülaz pozitif stafilokok sayımı için yatay yöntem |
horizontal method for the enumeration of coagulase positive staphylococci n.
|
|
341 |
Food Engineering |
kolorimetrik yöntem |
colorimetric method n.
|
|
342 |
Food Engineering |
makro yöntem |
macro method n.
|
|
343 |
Food Engineering |
laktozun galaktoz kısmının kullanıldığı enzimatik yöntem |
enzymatic method utilizing the galactose moiety of the lactose n.
|
|
344 |
Food Engineering |
laktozun glukoz kısmının kullanıldığı enzimatik yöntem |
enzymatic method utilizing the glucose moiety of the lactose n.
|
|
345 |
Food Engineering |
nadp spektrometrik yöntem |
nadp spectrometric method n.
|
|
346 |
Food Engineering |
meyvelerin özünü çıkarmada kullanılan bir yöntem |
cold expression n.
|
|
347 |
Food Engineering |
nikotinamid adenin dinükleotit fosfat spektrometrik yöntem |
nicotinamide adenine dinucleotide phosphate spectrometric method n.
|
|
348 |
Food Engineering |
peynir için florimetrik yöntem |
fluorometric method for cheese n.
|
|
349 |
Food Engineering |
salmonella belirlenmesi için yatay yöntem |
horizontal method for the detection of salmonella n.
|
|
Math |
|
350 |
Math |
analiz yapan yöntem |
analytic n.
|
|
351 |
Math |
tümdengelimli yöntem |
deductive theory n.
|
|
352 |
Math |
tümdengelimli yöntem |
deductive method n.
|
|
353 |
Math |
tümevarımlı yöntem |
inductive method n.
|
|
354 |
Math |
buluşsal yöntem |
heuristics n.
|
|
355 |
Math |
onluk birimlere dayanan yöntem |
decimalism n.
|
|
356 |
Math |
onun katlarına dayanan yöntem |
decimalism n.
|
|
357 |
Math |
matematiksel işlemde kesin sonuç elde etmek için gerekli olan yöntem |
rule n.
|
|
358 |
Math |
ticaret ve iş hayatında karşılaşılan sorulara aritmetik kurallarını uygulamayı sağlayan basit bir yöntem |
practice n.
|
|
359 |
Math |
keşfe dayalı yöntem ile elde edilmiş |
heuristic adj.
|
|
360 |
Math |
(yöntem) sabit nokta iterasyonlu |
fixed-point adj.
|
|
Logic |
|
361 |
Logic |
tümdengelimli yöntem |
deductive method n.
|
|
362 |
Logic |
yöntem bilimi |
methodology n.
|
|
363 |
Logic |
yöntem çalışması |
methodology n.
|
|
364 |
Logic |
diyagonal yöntem |
diagonal process n.
|
|
Statistics |
|
365 |
Statistics |
kesin istatistiksel yöntem |
exact statistical method n.
|
|
366 |
Statistics |
merkezi yöntem |
centroid method n.
|
|
367 |
Statistics |
ortak yöntem yanlılığı |
common method bias n.
|
|
368 |
Statistics |
ortak yöntem varyansı |
common method bias n.
|
|
369 |
Statistics |
yüzdelik yöntem |
percentile method n.
|
|
Physics |
|
370 |
Physics |
radyometrik yöntem kullanarak |
radiometrically adv.
|
|
Chemistry |
|
371 |
Chemistry |
asitte çözme ve alevli atomik absorpsiyon spektrometrik yöntem |
acid dissolution and flame atomic absorption spectrometric method n.
|
|
372 |
Chemistry |
basit sentetik yöntem |
simple synthetic procedure n.
|
|
373 |
Chemistry |
kimyasal yöntem |
chemical method n.
|
|
374 |
Chemistry |
polarografik yöntem (kurşun içeriği terminolojisi) |
polarographic method n.
|
|
375 |
Chemistry |
tütsü veya gazdaki parçacıkları çöktürürken kullanılan elektrikli bir yöntem |
precipitation n.
|
|
Biology |
|
376 |
Biology |
bir protein solüsyonunda aranan bir proteinin olup olmadığını ve varsa ne kadar olduğunu anlamak için uygulanan nicel bir yöntem |
immunoblotting n.
|
|
377 |
Biology |
bir protein solüsyonunda aranan bir proteinin olup olmadığını ve varsa ne kadar olduğunu anlamak için uygulanan nicel bir yöntem |
westernblot n.
|
|
378 |
Biology |
bir protein solüsyonunda aranan bir proteinin olup olmadığını ve varsa ne kadar olduğunu anlamak için uygulanan nicel bir yöntem |
immunoblot n.
|
|
379 |
Biology |
yaşayan organizmaların mikroskop incelemesi için ışıktan faydalanılan bir yöntem |
dark ground illumination n.
|
|
380 |
Biology |
yaşayan organizmaların mikroskop incelemesi için ışıktan faydalanılan bir yöntem |
dark-field illumination n.
|
|
381 |
Biology |
yeni protein oluşturulması ve seçili proteinlerin kopyalanması için genetiği ile oynanmış bakteriyofajların kullanıldığı bir yöntem |
phage display n.
|
|
Biochemistry |
|
382 |
Biochemistry |
kararlı bileşik oluşturmak için birbirine bağlanan bir molekülün diğerine olan yönelimini tahmin eden bir yöntem |
docking n.
|
|
Astronomy |
|
383 |
Astronomy |
gemi boylamını bulan bir yöntem |
lunar method n.
|
|
Botanic |
|
384 |
Botanic |
belirli bir yöntem ile ayrılan bitki anlamına gelen son ek |
-chore suf.
|
|
Agriculture |
|
385 |
Agriculture |
hastalıklı patates yumrularını ayıklamak için bir yöntem |
tuber indexing n.
|
|
386 |
Agriculture |
hastalıklı patates yumrularını ayıklamak için bir yöntem |
eye indexing n.
|
|
387 |
Agriculture |
tarımsal yöntem |
agricultural method n.
|
|
388 |
Agriculture |
zirai yöntem |
agricultural method n.
|
|
389 |
Agriculture |
ağaçlara ve çalılara koni şekli vermek için uygulanan bir yöntem |
quenouille training n.
|
|
Forestry |
|
390 |
Forestry |
keresteleri istiflemeye yarayan bir yöntem |
tightlining n.
|
|
Social Sciences |
|
391 |
Social Sciences |
kültürel yöntem |
cultural/culture method n.
|
|
392 |
Social Sciences |
skolastik yöntem |
scholastic n.
|
|
Education |
|
393 |
Education |
tarihsel yöntem ve düşünce |
historical method and thought n.
|
|
394 |
Education |
yöntem ve uygulamaları diğer okulların kullanımına açılan başarılı okul |
beacon school n.
|
|
395 |
Education |
buluşsal yöntem |
heuristic n.
|
|
396 |
Education |
bulgusal yöntem |
heuristic n.
|
|
397 |
Education |
kestirme yöntem |
heuristic n.
|
|
Linguistics |
|
398 |
Linguistics |
algoritmik yapıya sahip tasarım dillerini çözümlemeye ve aynı dilde yeni tasarımların üretilmesine olanak sağlayan bir yöntem |
shape grammar n.
|
|
399 |
Linguistics |
bilişsel yöntem |
cognitive method n.
|
|
400 |
Linguistics |
çıkartmalı yöntem |
clozentropy n.
|
|
401 |
Linguistics |
çok kesitli yöntem |
multiple register n.
|
|
402 |
Linguistics |
çapraz kesişimli yöntem |
cross sectional method n.
|
|
403 |
Linguistics |
deneyimsel yöntem |
experimental method n.
|
|
404 |
Linguistics |
düzeltili yöntem |
monitor model n.
|
|
405 |
Linguistics |
duyumsal-sözel yöntem |
aural-oral method n.
|
|
406 |
Linguistics |
esinlemeli yöntem |
suggestopedia n.
|
|
407 |
Linguistics |
görsel, işitsel yöntem |
audiovisual method n.
|
|
408 |
Linguistics |
seçmeli yöntem |
eclectic method n.
|
|
409 |
Linguistics |
sessiz yöntem |
silent way n.
|
|
Archaeology |
|
410 |
Archaeology |
tarihi eserlerin yüzeylerini ve kenarlarını yakından inceleyerek işlevlerini tanımlamak amacıyla kullanılan bir arkeolojik bir yöntem |
use-wear analysis n.
|
|
Philosophy |
|
411 |
Philosophy |
francis bacon tarafından geliştirilmiş, olguların doğal olayları inceleme ve yorumlama amacıyla sistemli olarak gözlemine dayanan yöntem |
baconian n.
|
|
412 |
Philosophy |
francis bacon tarafından geliştirilmiş, olguların doğal olayları inceleme ve yorumlama amacıyla sistemli olarak gözlemine dayanan yöntem |
baconian method n.
|
|
413 |
Philosophy |
negatif yol/yöntem |
negative way n.
|
|
414 |
Philosophy |
negatif yöntem |
via negativa n.
|
|
415 |
Philosophy |
yaşamın her alanında yöntem ve prosedürlerin detaylarına büyük bir itina gösterilmesi gerektiği vurgusu |
martinetism n.
|
|
416 |
Philosophy |
(marksizm) doğadaki ve tarihteki değişimlerin kendini geliştirdiğini öne süren bir yöntem |
dialectic n.
|
|
417 |
Philosophy |
skeptisizmi esas alan yöntem |
skepticism n.
|
|
418 |
Philosophy |
sokratik yöntem |
socratism n.
|
|
419 |
Philosophy |
soruların diyalektik veya mantıklı sıralanması ile örtülü kavramları formülize eden cevaplar üretmeye dayalı sokratesçi bir yöntem ile ilişkili |
maieutic adj.
|
|
420 |
Philosophy |
soruların diyalektik veya mantıklı sıralanması ile örtülü kavramları formülize eden cevaplar üretmeye dayalı sokratesçi bir yöntem ile ilişkili |
maieutical adj.
|
|
421 |
Philosophy |
yapısalcı bir teori, yöntem veya uygulamaya bağlı kimse |
constructivist adj.
|
|
422 |
Philosophy |
sokratik yöntem ile ilgili |
socratic adj.
|
|
423 |
Philosophy |
sokratik yöntem ile |
socratically adv.
|
|
424 |
Philosophy |
sokratik yöntem kullanılarak |
socratically adv.
|
|
Environment |
|
425 |
Environment |
fotovoltaik yöntem |
photovoltaics n.
|
|
426 |
Environment |
gaz-sıvı kromatografik yöntem |
gas-liquid chromatographic method n.
|
|
427 |
Environment |
kısaltılmış yöntem |
miniaturized method n.
|
|
428 |
Environment |
non-dispersif infrared spektrometrik yöntem |
nondispersive infrared spectrometric method n.
|
|
429 |
Environment |
stokastik yöntem |
stochastic method n.
|
|
430 |
Environment |
yarı statik yöntem |
semi-static method n.
|
|
Geography |
|
431 |
Geography |
yersel yöntem |
ground surveying method n.
|
|
Geology |
|
432 |
Geology |
geleneksel yöntem |
conventional theory n.
|
|
433 |
Geology |
kontrollü kaynak elektromanyetik yöntem |
controlled source electromagnetic method n.
|
|
434 |
Geology |
manyetotelürik yöntem |
magnetotellurics n.
|
|
Military |
|
435 |
Military |
kızılötesi ışınlar yardımıyla kamufle edilmiş hedefleri belirleyen özel yöntem |
camouflage detection photography n.
|
|
436 |
Military |
hassas bilgilere dair gizliliği sağlamak ve sürdürmek için kullanılan yöntem ve araçlar |
operations security measures n.
|
|
437 |
Military |
savaşın yöntem ve geleneklerine göre olan |
military adj.
|
|
438 |
Military |
örgütlü savaşçıların yöntem ve geleneklerine göre olan |
military adj.
|
|
Sport |
|
439 |
Sport |
amerikan futbolunda topu tekrar oyuna sokmak için kullanılan bir yöntem |
play-the-ball n.
|
|
Chess |
|
440 |
Chess |
satranç tahtasındaki kareleri a'dan başlayıp h'ye kadar tarif etmekte kullanılan standart yöntem |
algebraic notation n.
|
|
Music |
|
441 |
Music |
caz müziğinde bir yöntem |
hot n.
|
|
442 |
Music |
tiz sesli erkek sanatçıların kullandığı yöntem |
falsetto n.
|
|
443 |
Music |
temelde aynı yöntem ile ses üreten müzik aletleri |
family n.
|
|
Photography |
|
444 |
Photography |
sensitometrik yöntem |
sensitometric method n.
|
|
445 |
Photography |
ışığa duyarlı jelatinimsi bir emülsiyonla kaplı cam levhanın kullanıldığı eski bir fotografik yöntem |
dry plate n.
|
|
446 |
Photography |
ışığa duyarlı jelatinimsi bir emülsiyonla kaplı cam levhanın kullanıldığı eski bir fotografik yöntem |
dry plate process n.
|
|
Abbreviation |
|
447 |
Abbreviation |
(ticarette) organizasyon ve yöntem |
o & m n.
|
|
Engineering |
|
448 |
Engineering |
bir dizi deneme yardımıyla mekanik cihazın doğru olarak ayarlanmasına olanak sağlayan yöntem |
tentation n.
|
|
449 |
Engineering |
demir içeren metalleri kesmede kullanılan bir yöntem |
flame cutting n.
|
|
Slang |
|
450 |
Slang |
tişörtlüler ve tişörtsüzler (formasız oynanan bir maçta iki takımı ayırmak için kullanılan bir yöntem) |
shirts and skins n.
|
|
451 |
Slang |
üstü giyinik olanlar ve üstünü çıkarmış olanlar (formasız oynanan bir maçta iki takımı ayırmak için kullanılan bir yöntem) |
shirts and skins n.
|
|
452 |
Slang |
modası geçmiş yöntem |
old skool adj.
|
|