|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
(öykü/film vb'de) kötü adam |
villain n.
|
|
With the help of the victims, what counts is getting at the big villains.
Kurbanların yardımıyla, önemli olan esas kötü adamlara ulaşmaktır.
More Sentences
|
2 |
Common Usage |
yine de |
even so adv.
|
|
But the whole purpose of the conciliation procedure is to bring about agreement even so.
Ancak uzlaştırma prosedürünün tüm amacı yine de bir anlaşmaya varılmasını sağlamaktır.
More Sentences
|
3 |
Common Usage |
yine de |
still adv.
|
|
First they water down the agreements, then they still do not sign up to them anyway.
Önce anlaşmaları sulandırıyorlar, sonra yine de imzalamıyorlar.
More Sentences
|
4 |
Common Usage |
yine de |
nevertheless adv.
|
|
I hope you will forgive me for sharing my concerns with you nevertheless.
Yine de endişelerimi sizinle paylaştığım için beni affedeceğinizi umuyorum.
More Sentences
|
5 |
Common Usage |
yine de |
however conj.
|
|
We must, however, keep a cool head.
Yine de soğukkanlılığımızı korumalıyız.
More Sentences
|
General |
|
6 |
General |
(arı vb'de) iğne |
sting n.
|
|
The sting is quite powerful and can be dangerous to humans.
İğnesi bir hayli güçlüdür ve insanlar için tehlikeli olabilir.
More Sentences
|
7 |
General |
(roman/oyun vb 'de) kahraman |
protagonist n.
|
|
And, in this historic present we are living through, the European Union is taking shape as one of its main protagonists.
Ve içinde yaşadığımız bu tarihi dönemde, Avrupa Birliği, ana kahramanlarından biri olarak şekilleniyor.
More Sentences
|
8 |
General |
celile (israil'de bir bölge) |
galilee n.
|
|
The next day Jesus decided to leave for Galilee.
Ertesi gün İsa, Celile'ye gitmeye karar verdi.
More Sentences
|
9 |
General |
portekiz'de lizbon civarındaki kıyılar |
costa de lisboa n.
|
|
10 |
General |
gümüş kıyı, kuzeyde oporto'dan güneyde costa de lisboa'ya kadar uzanan portekiz sahil şeridi |
costa de prata n.
|
|
|
11 |
General |
hem karada hem de denizde yaşayan canlı |
amphibian n.
|
|
12 |
General |
kuyruksuyu (baraj vb'de) |
tailwater n.
|
|
13 |
General |
iki elini de kullanabilen kimse |
ambidexter n.
|
|
14 |
General |
asociacion mayoristas agencias de viajes espanolas |
amave n.
|
|
15 |
General |
mekke'de kabe'yi ziyaret etmiş müslüman |
hajji n.
|
|
16 |
General |
çin'de yüksek memur |
mandarin n.
|
|
17 |
General |
mektup ve yazışmaları okuyan görevli (ordu, okul vb'de) |
censor n.
|
|
18 |
General |
ingilizce'de menfi anlamda almanları nitelemek için kullanılır |
hun n.
|
|
19 |
General |
daha çok filipinler'de görülen küçük otobüs |
jeepney n.
|
|
20 |
General |
abd'de gizli bir yasadışı grup |
cosa nostra n.
|
|
21 |
General |
portekiz'de lizbon civarındaki kıyılar |
costa del sol n.
|
|
22 |
General |
kenanlılar'ın incil'de bahsi geçen gaddar tanrısı |
moloch n.
|
|
23 |
General |
israil'de kolektif çiftlik |
kibbutz n.
|
|
24 |
General |
erkin bir hükümdarın elinde değil de halkın elinde bulunduğu yönetim biçimi |
republic n.
|
|
25 |
General |
ingilizce'de bar veya pub anlamında argo sözcük |
watering hole n.
|
|
26 |
General |
çin'de bulunan bir sıradağ |
kuenlun n.
|
|
27 |
General |
kuzey kore'de bir bölge |
kyongsong n.
|
|
28 |
General |
jainizm ve budizm'de toplantı |
sangh n.
|
|
29 |
General |
abd'de dışarda bulunan tuvalet |
privy n.
|
|
30 |
General |
özelikle abd'de toplumun alt seviyesindeki insanların üst seviyedeki insanların hayatlarına girmelerine engel olan sosyal bariyer |
marble ceiling n.
|
|
|
31 |
General |
suriye'de bulunan liman şehir |
latakia n.
|
|
32 |
General |
jainizm ve budizm'de toplantı |
sangha n.
|
|
33 |
General |
ibranice'de yedinci harf |
zayin n.
|
|
34 |
General |
abd'de missouri ırmağının iki yakasında kurulu minneapolis ve st paul şehirleri |
twin cities n.
|
|
35 |
General |
ebeveyn ya da onların ebeveyninin ingiltere'de doğmuşlukları nedeniyle orada yaşama hakkı |
patriality n.
|
|
36 |
General |
nisan 1 de kandırılan kişi |
april fool n.
|
|
37 |
General |
hem avrupalı hem de siyahi kökenden gelen kimse veya bu kimselerin konuştuğu dil |
creole n.
|
|
38 |
General |
abd'de eyalet |
delaware n.
|
|
39 |
General |
bilgisayar çıktısından alınan değil de elle yazılan dokümanlar için kullanılan ifade |
manual issue n.
|
|
40 |
General |
ingilizce'de turistler için kullanılan aşağılayıcı ifade |
rubberneck n.
|
|
41 |
General |
budizm'de öğrenci ve ustası arasında öğrencinin meditasyon gelişmesi üzerine günde iki kere yapılan günlük toplantı |
sanzen n.
|
|
42 |
General |
portekiz'de turistik kıyı şeridi |
costa verde n.
|
|
43 |
General |
rio de jenaryo |
janeiro n.
|
|
44 |
General |
ingiltere'de kontluk idare bölgesi |
shire n.
|
|
45 |
General |
birkaç küçük kabileyi de kapsayan malaya orman insanları |
sakai n.
|
|
46 |
General |
başmeleklerden mikail´in 29 eylül´de kutlanan yortusu |
michaelmas n.
|
|
47 |
General |
hinduizm ve budizm'de ölüm ve yeniden doğma devri |
samsara n.
|
|
48 |
General |
incil'de adı geçen hoş kokulu ağaç |
lignaloes n.
|
|
49 |
General |
kuyruksuyu batıklığı (baraj vb'de) |
tailwater submergence n.
|
|
50 |
General |
ingilizce'de özellikle kırsal kesimlerdeki dar sokak veya patikalara verilen isim |
lane n.
|
|
51 |
General |
hem karada hem de suda işleyebilen taşıtlar |
amphibian n.
|
|
52 |
General |
(abd'de) iş tulumu |
overall n.
|
|
53 |
General |
suyun 0*'de donup 80*'de kaynadığı eski bir ısı ölçeği |
réaumur n.
|
|
54 |
General |
ibranice'de altıncı harf |
waw n.
|
|
55 |
General |
iş ilanları (gazete'de vb) |
job ads n.
|
|
56 |
General |
güney ingiltere'de bir kıyı bölgesi |
bournemouth n.
|
|
57 |
General |
hem geçişli hem de geçişsiz olabilen eylemler |
ergative verbs n.
|
|
58 |
General |
abd'de kongre azası |
congressman n.
|
|
59 |
General |
ibranice'de onuncu harf |
yod n.
|
|
60 |
General |
ingiltere'yle fransa'yı birleştiren ve dover boğazı'nı geçen tünele ingiltere'de halk arasında veril |
chunnel n.
|
|
61 |
General |
devlet dairelerinin ve ticari işletmelerin de çoğunun kapalı olduğu gün |
public holiday n.
|
|
62 |
General |
abd'de ana yola katılan veya onu kesen bir başka yol |
crossroad n.
|
|
63 |
General |
abd'de hizmet veren bir telefon firması |
telco n.
|
|
64 |
General |
portekiz'de yerel üslupla inşa edilmiş ve devletin sahibi olduğu otel |
pousada n.
|
|
65 |
General |
ingiltere'de, katedrali olan büyük yerleşim yeri |
city n.
|
|
66 |
General |
keşmir'de yüksek bir dağ |
k2 n.
|
|
67 |
General |
(abd'de 1920-1933 arasında) alkollü içeceklerin üretiminin ve satışının yasak olduğu dönem |
prohibition era n.
|
|
68 |
General |
çin'de bir yarımada |
kowloon n.
|
|
69 |
General |
ms 950 yıllarında dnyeper havzasının kuzey kesimlerinde başlayıp bugün de süren medeniyet |
orthodox christian n.
|
|
70 |
General |
iki elini de kullanabilme |
ambidexterity n.
|
|
|
71 |
General |
fransız doğabilimci jean de lamarck'ın teorilerini destekleyen kişiler |
lamarckian n.
|
|
72 |
General |
iki elini de aynı beceriyle kullanabilme |
ambidexterity n.
|
|
73 |
General |
güneydoğu ingiltere'de bir kent |
epsom n.
|
|
74 |
General |
müziği varolan hareketleri bilinmeyen 13.yüzyılda napoli'de yaygın olan hareketli bir dans türü |
saltarello n.
|
|
75 |
General |
ingilizce'de meksika ve orta amerika için kullanılan ifade |
middle america n.
|
|
76 |
General |
türkiye'de ms 680 civarında doğup bugün de süren medeniyet |
orthodox christian n.
|
|
77 |
General |
yahudiler'de giyilen bir tür başlık |
yarmelke n.
|
|
78 |
General |
ingiltere'de alkollü içeceklerin satış ve tüketimine tahsis edilmiş bina |
public house n.
|
|
79 |
General |
israil'de komünal yerleşim |
kibbutz n.
|
|
80 |
General |
her iki kategoriye de girebilecek bir durum |
borderline case n.
|
|
81 |
General |
ingilizce'de vergi veya geçiş ücreti anlamında sözcük |
levy n.
|
|
82 |
General |
genellikle meyve de içeren kahveli kek |
kuchen n.
|
|
83 |
General |
incil'de jonah |
jon n.
|
|
84 |
General |
israil'de bir aşiret |
dan n.
|
|
85 |
General |
müslümanların belli mevsimlerde mekke'de kabe'yi ziyaretleri |
hajj n.
|
|
86 |
General |
eskiden ingiltere'de sopa ve topla oynanan bir tür takım oyunu |
shinty n.
|
|
87 |
General |
musevilik'de roşaşana ve yom kipur bayramlarında çalınan koç veya keçiboynuzundan yapılmış bir boru |
shofar n.
|
|
88 |
General |
nepal de himalayalar da yaşayan tibetli |
sherpa n.
|
|
89 |
General |
çin'de yıllarca yaşamış batılı gazeteciler ya da diplomatlar |
old china hands n.
|
|
90 |
General |
(çin'de) muhtar |
village headman n.
|
|
91 |
General |
ingiltere'de bir şehir |
chester n.
|
|
92 |
General |
israil'de nasıra şehri |
nazareth n.
|
|
93 |
General |
ne erkek ne de dişi olan hayvan |
neuter n.
|
|
94 |
General |
çin'de yaşayan müslüman kesim |
hui n.
|
|
95 |
General |
cezayir'de bir şehir |
constantine n.
|
|
96 |
General |
benin'de ticaretin merkezi olan şehir |
cotonou n.
|
|
97 |
General |
ingiltere'de bir şehir |
plymouth n.
|
|
98 |
General |
abd'de bir şehir |
plymouth n.
|
|
99 |
General |
modern ama yine de klişe olmuş yeni kelime |
buzzword n.
|
|
100 |
General |
etin yanı sıra süt ve süt ürünleri de yemeyen kimse |
vegan n.
|
|
101 |
General |
15. yüzyıla kadar ispanya ve portekiz'de yaşamış museviler |
sephardic jew n.
|
|
102 |
General |
emek-değer kuramı |
labour theory of value n.
|
|
103 |
General |
ismin -de hali |
the locative n.
|
|
104 |
General |
-de usta |
skilled in n.
|
|
105 |
General |
p-değeri |
p-value n.
|
|
106 |
General |
ingiltere'de tekerlekli, motorlu veya motorsuz kara taşıma aracı |
car n.
|
|
107 |
General |
abd'de bar veya gece kulübü |
café n.
|
|
108 |
General |
ingiltere'de hint alt kıtası veya çevresinden gelen kişi |
asian n.
|
|
109 |
General |
abd'de otomobilin kısaltması |
auto n.
|
|
110 |
General |
abd'de uzakdoğu dahil asya'nın herhangi bir yerinden gelen kişi |
asian n.
|
|
111 |
General |
abd'de arabaya servis yapan restoranlarda garsonlara halk arasında verilen isim |
carhop n.
|
|
112 |
General |
ingiltere'de milli eğitim programının dört basamağından her biri |
key stage n.
|
|
113 |
General |
(harita vb'de) açıklayıcı bilgiler |
legend n.
|
|
114 |
General |
(patates vb'de) kabuk |
peelings n.
|
|
115 |
General |
(tv'de) izlenme oranı |
rating n.
|
|
116 |
General |
her iki elini de kullanamayan |
ambisinister n.
|
|
117 |
General |
kentucky'de bir bölge |
bluegrass n.
|
|
118 |
General |
olumlu özellikleriyle birlikte olumsuz özellikleri de olan şey |
mixed blessing n.
|
|
119 |
General |
her iki elini de kullanma |
mixed-handedness n.
|
|
120 |
General |
her iki elini de kullanma |
cross-dominance n.
|
|
121 |
General |
filipinler'de bir etnik grup |
bicolano n.
|
|
122 |
General |
nepal'de bir halk |
gorkha n.
|
|
123 |
General |
türkiye’de yaşayan gürcüler'in gürcüce olarak kendilerini adlandırdıkları isim |
chveneburi n.
|
|
124 |
General |
güneydoğu ingiltere'de bölge |
chelsea n.
|
|
125 |
General |
güney afrika cumhuriyeti ve zimbabve’de yaşayan bantu halkı |
matebele n.
|
|
126 |
General |
çin'de sincan uygur özerk bölgesi'nde yaşayan bir halk |
dolan n.
|
|
127 |
General |
çin'de yaşayan bir türk halkı |
salar n.
|
|
128 |
General |
çin'de yaşayan müslüman kesim |
hwei n.
|
|
129 |
General |
çin'de sincan uygur özerk bölgesi'nde yaşayan bir halk |
dolang n.
|
|
130 |
General |
(davranış/giyim vb'de) ortak standartlar |
convention n.
|
|
131 |
General |
ingiltere'de bir şehir |
brighton n.
|
|
132 |
General |
(ingiltere'de) trafik polisi |
traffic warden n.
|
|
133 |
General |
heteroseksüel olup kendi cinsine de ilgi duyan kimse |
heteroflexible n.
|
|
134 |
General |
abd'de bir genç kızın 16. yaşgününde yapılan doğumgünü kutlaması |
sweet sixteen n.
|
|
135 |
General |
eskiden ingiltere'de zenginlerin ve soyluların kullandığı bir yaka türü |
piccadilly n.
|
|
136 |
General |
hem et hem de balıktan oluşan öğün |
surf 'n' turf n.
|
|
137 |
General |
hem et hem de balıktan oluşan öğün |
surf and turf n.
|
|
138 |
General |
faaliyeti bir arada özellikle de güçlükle sürdürmeye çalışma |
juggling n.
|
|
139 |
General |
abd'de yaşayan hispanik nüfusun konuştuğu ingilizce |
espanglish n.
|
|
140 |
General |
abd'de yaşayan hispanik nüfusun konuştuğu ingilizce |
espaninglish n.
|
|
141 |
General |
abd'de yaşayan hispanik nüfusun konuştuğu ingilizce |
spanglish n.
|
|
142 |
General |
iki kişinin de çok istediği halde yapamadığı bir şeyi belki karşıdaki kişi teklif eder diye birbirleriyle bakışması |
mamihlapinatapai n.
|
|
143 |
General |
iki kişinin de çok istediği halde yapamadığı bir şeyi belki karşıdaki kişi teklif eder diye birbirleriyle bakışması |
mamihlapinatapei n.
|
|
144 |
General |
galler'de bir yerleşim yeri |
pontypool n.
|
|
145 |
General |
kelimenin hem başına hem de sonuna getirilen ek |
circumfix n.
|
|
146 |
General |
hawai'de taze çiçeklerden yapılan taç |
haku n.
|
|
147 |
General |
yapmacık gülümseyen (tv.de vb.) |
eccedentesiast n.
|
|
148 |
General |
-de olmayan bir özellik |
a feature absent in n.
|
|
149 |
General |
hinduizm'de tanrı veya ilahi varlık |
deva n.
|
|
150 |
General |
aynı anda hem özne hem de nesne konumunda olma durumu |
assujetissement n.
|
|
151 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
carpooling n.
|
|
152 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
ride-sharing n.
|
|
153 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
covoiturage n.
|
|
154 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
lift-sharing n.
|
|
155 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
car-sharing n.
|
|
156 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
carpool n.
|
|
157 |
General |
aynı yere giden kişilerin her ay birinin aracını ortaklaşa kullanarak hem trafik sıkışıklığını hem de yakıt vb gibi masrafları azaltması |
rideshare n.
|
|
158 |
General |
korece nehrin güneyi anlamına gelen güney kore'de son derece varlıklı bir muhit |
kangnam n.
|
|
159 |
General |
korece nehrin güneyi anlamına gelen güney kore'de son derece varlıklı bir muhit |
gangnam n.
|
|
160 |
General |
sekiz his (hislerle ilgili budizm'de kullanılan sınıflandırma) |
eight consciousnesses n.
|
|
161 |
General |
hinduizm'de inziva yeri |
ashram n.
|
|
162 |
General |
hem içe kapanık hem de dışa dönük kişi |
ambivert n.
|
|
163 |
General |
abd'de italyan kökenli/asli mafya üyesi |
made man n.
|
|
164 |
General |
israil'de doğmuş yahudiler |
sabra n.
|
|
165 |
General |
bağımsızlık bildirgesini kutlamak amacıyla 1976 yılında abd'de düzenlenmiş bisiklet turu |
bikecentennial n.
|
|
166 |
General |
incil'de geçen büyük tufan |
biblical great flood n.
|
|
167 |
General |
insan ruhunun (doğmadan) daha önce de varolması |
pre-mortal existence n.
|
|
168 |
General |
insan ruhunun (doğmadan) daha önce de varolması |
beforelife n.
|
|
169 |
General |
insan ruhunun (doğmadan) daha önce de varolması |
pre-existence n.
|
|
170 |
General |
insan ruhunun (doğmadan) daha önce de varolması |
preexistence n.
|
|
171 |
General |
akdeniz'de korsanlık |
piracy in mediterranean n.
|
|
172 |
General |
1892'de üretilmiş ilk piknik tüpü markası |
primus stove n.
|
|
173 |
General |
iki dilde de yeterli olup gönüllü tercumanlık yapan alaylı kimse |
chance interpreter n.
|
|
174 |
General |
iki dilde de yeterli olup gönüllü tercumanlık yapan alaylı kimse |
ad hoc interpreter n.
|
|
175 |
General |
iki dilde de yeterli olup gönüllü tercumanlık yapan alaylı kimse |
lay interpreter n.
|
|
176 |
General |
(isveç'de) kahve molası |
fika n.
|
|
177 |
General |
sydney'de doğmuş kimse |
sydney-sider n.
|
|
178 |
General |
1862'de III. Napolyon komutasındaki Fransız ordularına karşı elde edilen zaferin kutlandığı meksika bayramı |
cinco de mayo n.
|
|
179 |
General |
güneybatı ingiltere'de konuşulan bir kelt dili |
cornish language n.
|
|
180 |
General |
(çin'de) muhtar |
village chief n.
|
|
181 |
General |
nba'de takımların bir sezonda oyuncularına ödeyebileceği maksimum miktar |
salary cap n.
|
|
182 |
General |
hem erkeklerin hem de kadınların kullandığı parfüm |
unisex fragrance n.
|
|
183 |
General |
(abd'de) resmi tatil |
federal holiday n.
|
|
184 |
General |
abd'de şükran günü'nden sonraki ilk cuma günü kutlanan gün boyunca tüketicilerin hemen hemen tüm ürünleri son derece indirimli fiyatlarla aldıkları gün |
black friday n.
|
|
185 |
General |
sscb'de komiser |
commissar n.
|
|
186 |
General |
sscb'de idari bir kurumun başındaki görevli |
commissar n.
|
|
187 |
General |
aberdeen'de yaşayan |
aberdonian n.
|
|
188 |
General |
1928'de doğan popüler şarkıların bestesini yapan amerikalı bestekar |
bacharach n.
|
|
189 |
General |
oxford, queen's college'de orijinal kıyafeti cübbe olan bilim insanı |
tabarder n.
|
|
190 |
General |
oxford, queen's college'de orijinal kıyafeti cübbe olan bilim insanı |
tabaarder n.
|
|
191 |
General |
fransa pireneler' de yer alan bir azınlık grup |
cagot n.
|
|
192 |
General |
1847'de ingiltere'de kurulan, gençleri hayat boyu alkolden uzak durmaya teşvik eden dernek |
band of hope n.
|
|
193 |
General |
1850-64 yılları arasında güney çin'de mançu yönetimine karşı düzenlenen ayaklanma |
tai ping rebellion n.
|
|
194 |
General |
güney çin ve güneydoğu asya dillerinin yanı sıra tai dillerini de içine alan dil ailesi |
tai-kadai n.
|
|
195 |
General |
kuzey batı ingiltere'de, manchester'da bulunan üniter bir bölge |
tameside n.
|
|
196 |
General |
çin'de bölge yöneticisi |
taotai n.
|
|
197 |
General |
14. yy'de italya'da doğan bir iskambil oyunu |
tarok n.
|
|
198 |
General |
15. yy'de italya'da doğan bir iskambil oyunu |
taroc n.
|
|
199 |
General |
1820 de napoli'de kurulmuş şantajcı ve gaspçı bir mafya örgütü |
camorra n.
|
|
200 |
General |
eski ingiltere'de hafif yolcu arabası |
spring cart n.
|
|
201 |
General |
aynı ismin hem cins hem de tür adı olarak kullanılması |
tautonym n.
|
|
202 |
General |
rugby'de iki takımın sekiz oyuncusunun birbirine kenetlenmesi sırasında arka bölümdeki uç oyuncuları |
back row n.
|
|
203 |
General |
kuran-ı kerim'de adı geçmeyen suç |
tazir crime n.
|
|
204 |
General |
dublin'de bilinen bir tiyatro |
abbey theatre n.
|
|
205 |
General |
(ingiltere'de) küçük lokanta |
teashop n.
|
|
206 |
General |
(ingiltere'de) küçük lokanta |
tearoom n.
|
|
207 |
General |
rio de janeiro'lu kimse |
carioca n.
|
|
208 |
General |
rio de janeiro'lu kimse |
cariocan n.
|
|
209 |
General |
sıcaklık bakımından ne çok sıcak ne de çok soğuk olan, havanın değişken olduğu iklim kuşağı |
temperate n.
|
|
210 |
General |
satılmak için üretilmiş olup sanatsal özellikler de taşıyan gündelik nesne |
ready-made n.
|
|
211 |
General |
ingiltere'de york yakınlarında, içerisinde tapınak ve müze barındıran görkemli eski konak |
castle Howard n.
|
|
212 |
General |
filipinler'de ispanyol kökenli güçlü toprak sahibi |
cazique n.
|
|
213 |
General |
filipinler’de vergi kayıt belgesi |
cedula n.
|
|
214 |
General |
ruhların gezegenler üzerinde, gezegenlerin de insanlar üzerinde etkisine sebep olduğuna inanılan doğaüstü güç |
celestial magic n.
|
|
215 |
General |
(ingiltere'de) yüz librelik ağırlık |
centenary [obsolete] n.
|
|
216 |
General |
filipinler'de kullanılan, uzun, ağır, tek kenarlı pala |
bolo n.
|
|
217 |
General |
(incil'de) metinden alıntı yaparken kullanılan belirli bir bölüm ve ayet |
chapter and verse n.
|
|
218 |
General |
çin'de kullanılan, 1 litrenin biraz üzerindeki sıvı ölçüm birimi |
cheng n.
|
|
219 |
General |
çin'de kullanılan, 1 litrenin biraz üzerindeki sıvı ölçüm birimi |
sheng n.
|
|
220 |
General |
israil'de bir askeri gençlik örgütü |
nahal n.
|
|
221 |
General |
nijer'de yaşayan kimse |
nigerien n.
|
|
222 |
General |
antik roma takviminde, her ayın ortasından önceki (kendisi de dahil olmak üzere) dokuzuncu gün (mart, mayıs, temmuz veya ekim ayının yedinci, diğer ayların ise beşinci gününe tekabül eder) |
nones n.
|
|
223 |
General |
daha sonra ülkesine geri dönmek şartıyla abd'de geçici bir süre ikamet eden kimse |
nonimmigrant [usa] n.
|
|
224 |
General |
daha önceden saat 15:00'de yapılan, şimdilerde roma katolik kilisesi'nde biraz daha erkene alınmış bir ayin |
noon [obsolete] n.
|
|
225 |
General |
vancouver adası ve cape flattery'de yaşayan amerikan yerlileri |
nootka n.
|
|
226 |
General |
malavi’de yaşayan orta afrika zenci halklarının üyesi olan kimse |
nyanja n.
|
|
227 |
General |
mozambik ve zimbabve'de yaşayan bantu etnik grubunun üyesi olan kimse |
ndau n.
|
|
228 |
General |
ne fiziksel ne de zihinsel olma |
neutralness n.
|
|
229 |
General |
kuzey abd'de maine, new hampshire, vermont, massachusetts, connecticut ve rhode island'dan oluşan bölgenin sakini olan kimse |
new englander n.
|
|
230 |
General |
new jersey'de oturan kimse |
new jerseyan n.
|
|
231 |
General |
(abd'de) asker çocuğu |
terror n.
|
|
232 |
General |
(özellikle ingiltere'de yaygın olan) siyah taksi |
hackney n.
|
|
233 |
General |
(özellikle ingiltere'de yaygın olan) siyah taksi |
hackney carriage n.
|
|
234 |
General |
(özellikle ingiltere'de yaygın olan) siyah taksi |
black cab n.
|
|
235 |
General |
(özellikle ingiltere'de yaygın olan) siyah taksi |
hack n.
|
|
236 |
General |
(özellikle ingiltere'de yaygın olan) siyah taksi |
london taxi n.
|
|
237 |
General |
hem komik hem de trajik unsurları taşıyan olay veya durum |
tragicomedy n.
|
|
238 |
General |
abd'de ikinci el mal satın alıp latin amerika'da satan kimse |
transmigrante n.
|
|
239 |
General |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
juneteenth n.
|
|
240 |
General |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
freedom day n.
|
|
241 |
General |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
jubilee day n.
|
|
242 |
General |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
liberation day n.
|
|
243 |
General |
abd'de her sene 19 haziran'da kutlanan kölelikten kurtuluş günü |
emancipation day n.
|
|
244 |
General |
noel'de kar yağması |
white christmas n.
|
|
245 |
General |
(ingiltere'de) 21'inci yaş günü |
twenty-first n.
|
|
246 |
General |
hem sağ hem de sol el için ayarlanabilir testeresi olan kereste makinesi |
twin band mill n.
|
|
247 |
General |
iki elini de aynı beceriyle kullanabilme |
ambidextrousness n.
|
|
248 |
General |
(çin'de) kırsal alanlardan kitleler halinde şehre göç etmiş genç nesil |
ant tribe n.
|
|
249 |
General |
doğu bengal'de yaşayan kimse |
east bengali n.
|
|
250 |
General |
doğu berlin'de yaşayan kimse |
east berliner n.
|
|
251 |
General |
east end'de yaşayan kimse |
east ender n.
|
|
252 |
General |
ingiltere'de üniversite denetimleri sırasında içilmek için üretilen bir tür bira |
audit ale n.
|
|
253 |
General |
ingiltere'de bağ bozumu festivali |
august 1 n.
|
|
254 |
General |
ilk kez köln'de üretilmiş bir çeşit parfüm |
eau-de-cologne n.
|
|
255 |
General |
çin'de 1949 yılına kadar çeşitli devlet kurumlarına verilen isim |
yamen n.
|
|
256 |
General |
(çin'de) gençlerin bekarlıklarını kutladıkları gün |
singles' day n.
|
|
257 |
General |
abd'de kadın kongre üyesi |
congresswoman n.
|
|
258 |
General |
atın üzerinde bacakların ikisi de bir tarafta oturma pozisyonu (genel olarak kadınların kullandığı at biniş şekli) |
sidesaddle n.
|
|
259 |
General |
abd'de kullanılan ölçü birimi sistemi |
united states customary system n.
|
|
260 |
General |
abd'de yaşayan bir tunika halkı |
yazoo n.
|
|
261 |
General |
abd'de yaşayan yazoo halkına mensup kimse |
yazoo n.
|
|
262 |
General |
ingiltere'de yaşayan kadın |
englishwoman n.
|
|
263 |
General |
çin'de bir etnik grup |
zhuang n.
|
|
264 |
General |
ingiltere'de yüksek rütbeli feodal bir soylu |
baron n.
|
|
265 |
General |
ingiltere'de yüksek rütbeli feodal bir soylunun soyundan gelen kimse |
baron n.
|
|
266 |
General |
(ingiltere'de) lord |
baron n.
|
|
267 |
General |
(ingiltere'de) eskiden krala hizmetle görevli olan özgür kimse |
baron n.
|
|
268 |
General |
filipinler'de kullanılan uzun geniş bir bıçak |
barong n.
|
|
269 |
General |
iki yüzü de tura olan madeni para |
jack n.
|
|
270 |
General |
zaire'de yaşayan kimse |
zairese n.
|
|
271 |
General |
ingiltere'de savaş bölgelerinde yaşamış olanlara verilen bir soyadı |
battle n.
|
|
272 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) iki sporcu arasındaki müsabaka |
kemp n.
|
|
273 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) iki işçi grubu arasındaki müsabaka |
kemp n.
|
|
274 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) çiftçiler arasındaki hasat yarışması |
kemp n.
|
|
275 |
General |
kentucky'de yaşayan kimse |
kentuckian n.
|
|
276 |
General |
kentucky'de yaşayan kimse |
bluegrass stater n.
|
|
277 |
General |
abd'de kullanılan ölçü birimi sistemi |
us customary system n.
|
|
278 |
General |
galler'de yaygın olan baba kökenli bir soyadı |
evans n.
|
|
279 |
General |
kuzeydoğu zimbabve'de yaşayan bir bantu halkına mensup kimse |
korekore n.
|
|
280 |
General |
abd'de yaşayan latin kökenli kimse |
latino n.
|
|
281 |
General |
abd'de yaşayan latin kökenli kimse |
latinx n.
|
|
282 |
General |
madrid'de yaşayan kimse |
madrilenian n.
|
|
283 |
General |
abd'de ailelerin etrafında organize olan ve sicilya mafyası ile ilişkili olduğu düşünülen suç örgütü |
maffia n.
|
|
284 |
General |
abd'nin maine eyaletinde de yürürlükte olan, alkollü içeceklerin üretimini ve satışını yasaklayan yasalar |
maine law n.
|
|
285 |
General |
maine'de yaşayan kimse |
mainer n.
|
|
286 |
General |
(şintoizm'de) insanlara sadece kutsal ruhlar vasıtasıyla bildirildiğine inanılan hakikat yolu |
makoto n.
|
|
287 |
General |
maldivler'de yaşayan kimse |
maldivan n.
|
|
288 |
General |
bengal'de yaşayan bir dravid halkına mensup kimse |
male n.
|
|
289 |
General |
1931'de kurulan afrikaner gençlik hareketinin bir üyesi |
voortrekker n.
|
|
290 |
General |
eskiden mısır ve türkiye'de kullanılmış bir altın sikke |
xeriff n.
|
|
291 |
General |
İsviçre'de banka hesabı |
swiss bank account n.
|
|
292 |
General |
tv'nin çerçeve hızını artırarak görüntüsünü pürüzsüz hale getiren ve bazen de abartılı gerçek ve garip bir görüntü veren bir tv teknolojisi |
motion smoothing n.
|
|
293 |
General |
beytüllahim'de yaşayan kimse |
bethlehemite n.
|
|
294 |
General |
(eskiden ingiltere'de) düşkün bir kimsenin yararına düzenlenen bir festival |
bidale [obsolete] n.
|
|
295 |
General |
hawaii'de yabancı kimse |
malihini n.
|
|
296 |
General |
(kanada ve abd'de) sığır çobanı |
waddie n.
|
|
297 |
General |
(kanada ve abd'de) kovboy |
waddie n.
|
|
298 |
General |
eskiden abd'de yaşayan bir kızılderili halkına mensup kimse |
biloxi n.
|
|
299 |
General |
(eskiden ingiltere'de) yüzünü siyaha boyayarak avlanan kaçak avcı |
black n.
|
|
300 |
General |
1920'li yıllarda abd'de ortaya çıkan bir dans |
black bottom n.
|
|
301 |
General |
abd'de blackfoot konfederasyonunun en kuzeyindeki kabilenin üyeleri |
blackfeet n.
|
|
302 |
General |
abd'de blackfoot konfederasyonunun en kuzeyindeki kabilenin üyesi |
blackfoot n.
|
|
303 |
General |
(ingiltere'de) kraliyet sarayının üçüncü görevlisi |
master of the horse n.
|
|
304 |
General |
(golfte) vuruş sayısına göre değil de kazanılan delik sayısına göre yapılan puanlama |
matchplay n.
|
|
305 |
General |
(hinduizm ve caynizm'de) hindu manastırı |
math n.
|
|
306 |
General |
dakikanın 120'de 1'i |
half-second n.
|
|
307 |
General |
el falcılarının saldırganlık veya dayanıklılık, bazen de çabuk alevlenen bir mizaç ile ilişkilendirdikleri el çizgisi |
martian n.
|
|
308 |
General |
(ingiltere'de) kraliçe mahkemesi |
queen's bench n.
|
|
309 |
General |
(ingiltere'de) kraliçenin izcisi |
queen's guide n.
|
|
310 |
General |
(ingiltere'de) kraliçe'nin izcisi |
queen's scout n.
|
|
311 |
General |
(ingiltere'de) dokumacı kimseler için kullanılan mesleki bir soyadı |
webster n.
|
|
312 |
General |
(abd'de 1920-1933 arasında) alem yapma |
whoopee n.
|
|
313 |
General |
abd'de siyasi örgütlerin merkez veya buluşma yeri olarak kullandığı büyük bina |
wigwam n.
|
|
314 |
General |
(portekiz'de) şarap bağı |
quinta n.
|
|
315 |
General |
bedfordshire'de bir malikane |
woburn abbey n.
|
|
316 |
General |
aynı anda hem iyi bir eş olan hem de profesyonel bir kariyere sahip olabilen bir kadın |
wonder woman n.
|
|
317 |
General |
(pul koleksiyonculuğunda) cape üçgenlerinin 1861'de basılan acil baskısı |
woodblock n.
|
|
318 |
General |
abd'de yaşayan bir kızılderili kabilesinin üyesi |
blood n.
|
|
319 |
General |
ingiltere'de dört hanedan arması koleji uşağından biri |
blue mantle n.
|
|
320 |
General |
özellikle abd'de 1940'lı yıllarda genç kızların giydiği bilekli çorap |
bobbysox n.
|
|
321 |
General |
(hawaii'de) yabancılar için kullanılan bir ifade |
haole n.
|
|
322 |
General |
(budizm'de) orta yol |
mean n.
|
|
323 |
General |
(budizm'de) vurdumduymazlık ve çilecilik arasındaki ılımlı yol |
mean n.
|
|
324 |
General |
saksonya kralının himayesi ile 1715 civarında dresden yakınlarındaki meissen'de üretilmeye başlanan, hem süs hem de sofra takımı olarak kullanılan sert hamurlu bir porselen |
meissen n.
|
|
325 |
General |
saksonya kralının himayesi ile 1715 civarında dresden yakınlarındaki meissen'de üretilmeye başlanan, hem süs hem de sofra takımı olarak kullanılan sert hamurlu bir porselen |
meissen china n.
|
|
326 |
General |
saksonya kralının himayesi ile 1715 civarında dresden yakınlarındaki meissen'de üretilmeye başlanan, hem süs hem de sofra takımı olarak kullanılan sert hamurlu bir porselen |
meissen ware n.
|
|
327 |
General |
melbourne'de yaşayan kimse |
melburnian n.
|
|
328 |
General |
melbourne'de yaşayan kimse |
melbournian n.
|
|
329 |
General |
erkek giyimine uygun olup kadın giyimde de kullanılabilen kumaş |
men's wear n.
|
|
330 |
General |
(feodal ingiltere'de) derebeyine kiracısı tarafından kızının evlenmesine izin vermesi için verilen harç |
merchet [obsolete] n.
|
|
331 |
General |
(filipinler'de) yabancı-yerli melezi |
mestizo n.
|
|
332 |
General |
(britanya'daki üniversitelerde) akademik yılın ekim'de başlayıp noel'de biten dönemi |
michaelmas term n.
|
|
333 |
General |
(ingiltere'de) orta sınıftan gelen ailelerin çocukları için bir okul |
middle school [obsolete] n.
|
|
334 |
General |
abd'de büyük göller ve mississippi nehri vadisi'nin üst kısmını kapsayan kesin sınırları olmayan bölge |
middle west n.
|
|
335 |
General |
güneydoğu ingiltere'de eski bir idari bölge |
middletown n.
|
|
336 |
General |
abd'de avrupa, latin amerika ve iskandinav topluluklarının 24 haziran'da yaz gün dönümünü kutladıkları gün |
midsummer day n.
|
|
337 |
General |
incil'de bahsi geçen, isa'nın dünyaya hükmedeceği 1000 yıllık zaman dilimi |
millennium n.
|
|
338 |
General |
londra, ingiltere'de bir asma köprü |
millennium bridge n.
|
|
339 |
General |
sudan sterlininin 1000'de 1'ine eşit olan bir birim |
millim n.
|
|
340 |
General |
bir pound'un 1000'de 1'ine eşit olan mısır para birimi |
millieme n.
|
|
341 |
General |
bir pound'un 1000'de 1'ine eşit olan sudan para birimi |
millieme n.
|
|
342 |
General |
bir gramın 1000'de 1'ine eşit olan bir kütle birimi |
milligramme [uk] n.
|
|
343 |
General |
bir gramın 1000'de 1'ine eşit olan bir ağırlık birimi |
milligramme [uk] n.
|
|
344 |
General |
on sekizinci yüzyılda ingiltere'de kullanılan deri bir maşrapa |
bombard n.
|
|
345 |
General |
eskiden abd'de komedyenler tarafından kullanılan kemik veya tahtadan yapılmış yassı tokmaklar |
bones n.
|
|
346 |
General |
eskiden abd'de bir tür komedi gösterisinin komedyeni |
bones n.
|
|
347 |
General |
(islamiyet'te veya hinduizm'de) kutsal kabul edilen dilenci keşiş |
fakir n.
|
|
348 |
General |
(islamiyet'te veya hinduizm'de) dünyevi serveti reddeden münzevi |
fakir n.
|
|
349 |
General |
(hinduizm'de) dünyevi serveti reddeden münzevi |
faqir n.
|
|
350 |
General |
(hinduizm'de) dünyevi serveti reddeden münzevi |
fakeer n.
|
|
351 |
General |
(islamiyet'te veya hinduizm'de) kutsal kabul edilen dilenci keşiş |
faquir n.
|
|
352 |
General |
kuzey nijerya ve güney nijer'de yaşayan müslüman halktan olan kimse |
hausa n.
|
|
353 |
General |
hawaii'de yaşayan kimse |
hawaiian n.
|
|
354 |
General |
haiti'de yaşayan kimse |
haytian n.
|
|
355 |
General |
1600 ve 1700'lerde ingiltere'de popüler olan bir zar oyunu |
hazard n.
|
|
356 |
General |
(eski ingiltere'de) on ailelik yönetim bölgesinin başkanı |
headborough n.
|
|
357 |
General |
incil'de geçen bir kadın adı |
hephzibah n.
|
|
358 |
General |
ingiltere'de uzman armacıların oluşturduğu bir kuruluş |
heralds' college n.
|
|
359 |
General |
ingiltere'de uzman armacıların oluşturduğu bir kuruluş tarafından kullanılan bina |
heralds' college n.
|
|
360 |
General |
(hanedan armalarında) iki kolu üst taraftan diğer ikisi de alt taraftan kıvrılan motif |
millrind n.
|
|
361 |
General |
(hanedan armalarında) iki kolu üst taraftan diğer ikisi de alt taraftan kıvrılan motif |
millrynd n.
|
|
362 |
General |
milwaukee'de yaşayan kimse |
milwaukeean n.
|
|
363 |
General |
tatillerde de açık olup geç saatlere kadar kapanmayan, acil ihtiyaç maddeleri bulunduran ve görece yüksek fiyattan satış yapan bir tür perakendeci |
mini-mart n.
|
|
364 |
General |
1793'den bu yana stoke-on-trent' de üretilen yüksek kalite bir porselen |
minton n.
|
|
365 |
General |
ingiltere'de 1960'lı yıllarda hippilere karşı gelişen bir gençlik altkültürü |
bootboys n.
|
|
366 |
General |
abd'de yahudi alpleri bölgesi |
borscht circuit n.
|
|
367 |
General |
(ingiltere'de) suçlu erkek çocukları için okul |
borstal n.
|
|
368 |
General |
iskoçya ve ingiltere'de eskiden kullanılan çeşitli hacim birimlerine verilen ad |
bow n.
|
|
369 |
General |
(abd'de) elit kesime mensup kimse |
brahmin n.
|
|
370 |
General |
(karayipler'de) öğle yemeği |
breakfast [dialect] n.
|
|
371 |
General |
cinsiyeti ne erkek ne de kadın olan kimse |
hijrah [south asia/india] n.
|
|
372 |
General |
eskiden britanya kontrolündeki çin'de kullanılan bir afyon ölçüm birimi |
hoon [obsolete] n.
|
|
373 |
General |
ingiliz, irlanda ve galler'de kullanılan bir soyisim |
hopkins n.
|
|
374 |
General |
ingiltere'de yapılan bir panayır |
hopping [dialect] [uk] n.
|
|
375 |
General |
galce ve ingilizce'de kullanılan bir soyadı |
hughes n.
|
|
376 |
General |
abd’de oturum hakkı olan melez kimse |
hyphenate n.
|
|
377 |
General |
mississippi'de yaşayan kimse |
mississippian n.
|
|
378 |
General |
eskiden kuzey-orta missouri'de yaşamış olup günümüz nüfusu kuzey-orta oklahoma'da bulunan amerikan yerli kabilesine mensup kimse |
missourian n.
|
|
379 |
General |
(filipinler'de) ormancı |
montero n.
|
|
380 |
General |
(filipinler'de) kolcu |
montero n.
|
|
381 |
General |
çin'de kullanılan çeşitli arsa alanı birimlerine verilen ad |
mou n.
|
|
382 |
General |
çin'de kullanılan ve 0.1518 akreye eşdeğer olan bir arsa alanı birimi |
mou n.
|
|
383 |
General |
eskiden ingiltere'de kadınların taktığı üçgen şeklinde bir başlık |
gable n.
|
|
384 |
General |
celile'de yaşayan kimse |
galilaean n.
|
|
385 |
General |
celile'de yaşayan kimse |
galilean n.
|
|
386 |
General |
(iskoçya) galloway'de yaşayan kimse |
gallovidian n.
|
|
387 |
General |
galloway'de yaşayan kimse |
galwegian n.
|
|
388 |
General |
(irlanda) galway'de yaşayan kimse |
galwegian n.
|
|
389 |
General |
ingiltere'de bir kasaba |
huntingdon n.
|
|
390 |
General |
kökeni bilinmese de bazı tarihi olaylarla ilişkilendirilebilen ve genellikle dini ritüel ve inançlara ışık tutan hikaye |
mythoi n.
|
|
391 |
General |
(abd'de) postaya yapıştırılmadan önce iptal edilmiş posta pulu |
bureau n.
|
|
392 |
General |
(abd'de) postaya yapıştırılmadan önce iptal edilmiş posta pulu |
bureau print n.
|
|
393 |
General |
dubai'de bir gökdelen |
burj dubai n.
|
|
394 |
General |
dubai'de bir gökdelen |
burj khalifa n.
|
|
395 |
General |
bir soylunun kendisi de soylu olan hizmetkarı |
gentleman n.
|
|
396 |
General |
atları çalıştıran ve bazen jokeylik de yapabilen küçük ölçekli yarış atı sahibi |
gipsy n.
|
|
397 |
General |
(ingiltere'de) ormanlardaki açıklıklarda çulluk gibi kuşları yakalamak için kullanılan ağ |
glade net n.
|
|
398 |
General |
(eskiden ingiltere'de) hükümdarların otorite simgesi olarak taşıdığı altın küre |
globe n.
|
|
399 |
General |
japonya ve çin'de tutkal yapımında kullanılan gloiopeltis cinsi bir alg |
glue plant n.
|
|
400 |
General |
eskiden kuzey ingiltere'de birbirine benzeyen iki idolden biri |
golden calf n.
|
|
401 |
General |
yılbaşı arifesinde moray'de tutuşturulan bir tür fıçı |
clavie [scotland] n.
|
|
402 |
General |
(abd'de) baba adayını kutlayıp ona hediye vermek için düzenlenen parti |
dadchelor party [us] n.
|
|
403 |
General |
mryland'de bulunan, belediyeye ait olmayan bir alan |
darlington n.
|
|
404 |
General |
kentucky'de özerk bir bölge |
denton n.
|
|
405 |
General |
ingiltere'de bazı adli kurumların tatil olarak kabul ettiği günler |
grand days n.
|
|
406 |
General |
ingiltere'de bazı adli kurumların tatil olarak kabul ettiği günler |
dies non juridici n.
|
|
407 |
General |
(genellikle abd'de) geçit töreni mareşali |
grand marshal [us] n.
|
|
408 |
General |
çiftçilerle üreticileri ve üreticilerle de tüketicileri bir araya getirmeyi hedefleyen dernek |
grange n.
|
|
409 |
General |
çiftçilerle üreticileri ve üreticilerle de tüketicileri bir araya getirmeyi hedefleyen çiftçi derneğine mensup kimse |
granger n.
|
|
410 |
General |
çiftçilerle üreticileri ve üreticilerle de tüketicileri bir araya getirmeyi hedefleyen çiftçi derneklerinin politikaları |
grangerism n.
|
|
411 |
General |
eskiden ingiltere'de muhtar |
grieve [dialect] [uk] n.
|
|
412 |
General |
eskiden abd'de posta pullarında kullanılan bir tür desen |
grill n.
|
|
413 |
General |
eskiden abd'de posta pullarında kullanılan bir tür desen |
grille n.
|
|
414 |
General |
abd'de camp fire girls isimli gençlik organizasyonunun temel program birimi |
group n.
|
|
415 |
General |
beyaz, kızılderili ve siyahi kökenleri bulunan ve genellikle batı virjinya ve maryland'de yaşayan topluluğa mensup kimse |
guinea n.
|
|
416 |
General |
guarana bitkisinin tohumlarından yapılan, içeceklere katılan ve de bitkisel ilaç olarak kullanılabilen bir preparat |
guarana n.
|
|
417 |
General |
ingiltere'de kutlanan guy fawkes gününde dolaştırılıp yakılan temsili kukla |
guy n.
|
|
418 |
General |
(özellikle broadway'de) dans grubu üyesi |
gypsy n.
|
|
419 |
General |
abd'de bulunan büyük bir sağlık bilgi sistemleri firması |
idx n.
|
|
420 |
General |
papua yeni gine'de kullanılan bir tür toprak fırın |
mumu n.
|
|
421 |
General |
(papua yeni gine'de) toprak fırında pişirilmiş domuz eti |
mumu n.
|
|
422 |
General |
delaware'de yaşayan bir amerikan yerli kabilesine mensup kimse |
munsee n.
|
|
423 |
General |
18. yüzyılda ingiltere'de kurulan gizli bir yardımlaşma derneğinin üyesi |
odd fellow n.
|
|
424 |
General |
18. yüzyılda ingiltere'de kurulan gizli bir yardımlaşma derneğinin üyesi |
oddfellow n.
|
|
425 |
General |
abd'de yaşayan bir kızılderili halkı |
okanagan n.
|
|
426 |
General |
eskiden abd'de kullanılan bir kadın ismi |
ola n.
|
|
427 |
General |
abd'de yaşayan bir kızılderili halkı |
onondaga n.
|
|
428 |
General |
abd'de yaşayan bir kızılderili halkı |
onondaga n.
|
|
429 |
General |
çin'de yetiştirilen çeşitli siyah çaylara verilen ad |
oopack n.
|
|
430 |
General |
bazı ingiliz üniformalarının parçası olup resmi ata binme aktivitelerinde de giyilen dar kalıplı pantolon |
overall n.
|
|
431 |
General |
ingiltere'de elizabeth-jacob devrinde yoldan geçenleri haraca kesen serseri |
roaring boy n.
|
|
432 |
General |
ingiltere'de elizabeth-jacob devrinde yoldan geçenleri haraca kesen serseri |
roaring lad n.
|
|
433 |
General |
galler'de müzik, drama, şiir ve güzel sanatlarda yarışmalarla dolu bir festival |
royal national eisteddfod n.
|
|
434 |
General |
(türkiye'de) han |
imaret n.
|
|
435 |
General |
(türkiye'de) imarethane |
imaret n.
|
|
436 |
General |
(ingiltere'de) üst sınıf entelektüel yaşam tarzı |
oxbridge n.
|
|
437 |
General |
(ingiltere'de) asiller sınıfının lord unvanına sahip en düşük rütbeli grubu |
baron n.
|
|
438 |
General |
çin'de köylerde temel sağlık hizmeti veren kimse |
barefoot doctor n.
|
|
439 |
General |
eskiden isviçre'de kullanılan kısa bir kılıç |
baselard n.
|
|
440 |
General |
başmeleklerden mikail´in 29 eylül´de kutlanan yortusu |
goose feast n.
|
|
441 |
General |
(abd'de) genellikle taşlarla kaplı, üstü kapalı depolama çukuru |
cist n.
|
|
442 |
General |
(abd'de) şehir |
city n.
|
|
443 |
General |
eskiden ingiltere'de kullanılan bir takvim |
clog n.
|
|
444 |
General |
eskiden ingiltere'de kullanılan bir takvim |
clog almanac n.
|
|
445 |
General |
(ispanya ve portekiz'de) ulusal yasama organını meydana getiren iki hükümet meclisi |
cortes n.
|
|
446 |
General |
(papua yeni gine'de) ev |
donga n.
|
|
447 |
General |
(papua yeni gine'de) barınak |
donga n.
|
|
448 |
General |
(papua yeni gine'de) sığınak |
donga n.
|
|
449 |
General |
(abd'de) aşağı doğu yakasında doğmuş kimse |
down easter n.
|
|
450 |
General |
(abd'de) aşağı doğu yakasında yaşayan kimse |
down easter n.
|
|
451 |
General |
maine'de yaşayan kimse |
down-easter n.
|
|
452 |
General |
(incil'de) isa'nın sözünü yansıtan anlatı metni |
paradigm n.
|
|
453 |
General |
(sscb'de) işsizlik |
parasitism n.
|
|
454 |
General |
17 ve 18. yüzyılda ingiltere'de kullanılan çeşitli altın paralara verilen ad |
piece [obsolete] n.
|
|
455 |
General |
(ingiltere'de) eskiden maliye bakanlığı'na bağlı bir daire |
pipe office n.
|
|
456 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) akıllılık |
cleverality [dialect] n.
|
|
457 |
General |
ingiltere'de bir malikane |
cliveden n.
|
|
458 |
General |
ingiltere'de toprak sahibi zenginler |
country gentleman n.
|
|
459 |
General |
abd'de yaşayan bir kızılderili halkı |
crow n.
|
|
460 |
General |
kirene'de yaşayan kimse |
cyrenaic n.
|
|
461 |
General |
kirene'de yaşayan kimse |
cyrenian n.
|
|
462 |
General |
çin'de kullanılan bir ağırlık birimi |
fen n.
|
|
463 |
General |
(abd'de) federal acil durum yönetim komisyonu |
ferc (federal emergency regulatory commission) n.
|
|
464 |
General |
(atletler için) yavaş tempolu ara egzersizleri de içeren hızlı egzersiz serisi |
interval n.
|
|
465 |
General |
budizm'de en yüksek rütbeli ikinci din adamı |
panchen lama n.
|
|
466 |
General |
(kaşmir'de) hindu katip |
pandit [india] n.
|
|
467 |
General |
(kaşmir'de) hindu görevli |
pandit [india] n.
|
|
468 |
General |
(japonya'da geliştirilen ve birleşik devletler'de kullanılan) küçük bir balıkçı teknesi |
panga n.
|
|
469 |
General |
(iskoçya ve kuzey-doğu ingiltere'de) halka açık çeşme |
pant n.
|
|
470 |
General |
abd'de üretilmiş bir delikli pano markası |
pegboard® n.
|
|
471 |
General |
abd'de üretilmiş bir delikli pano markası |
peg-board® n.
|
|
472 |
General |
yeni gine'de kullanılan madeni para |
penny n.
|
|
473 |
General |
(ingiltere'de, abd'de) madeni para ayar kutusu |
pix n.
|
|
474 |
General |
fox valley'de yaşayan yerli bir halk |
sauk n.
|
|
475 |
General |
fox valley'de yaşayan yerli bir halk |
sac n.
|
|
476 |
General |
(eskiden) ingiltere'de avukatların taktığı beyaz bir takke |
coif n.
|
|
477 |
General |
(eskiden) ingiltere'de avukatların taktığı beyaz bir takke |
coiffe n.
|
|
478 |
General |
kentucky'de özerk bir topluluk |
coin n.
|
|
479 |
General |
portekiz'de en düşük asalet unvanı |
fidalgo n.
|
|
480 |
General |
(filipinler'de) savcı |
fiscal n.
|
|
481 |
General |
(ingiltere'de) mera |
gate [dialect] n.
|
|
482 |
General |
(ingiltere'de) hayvan otlatılan umumi arazi |
gate [dialect] n.
|
|
483 |
General |
ingiltere'de üniversiteleri kamuda temsil eden memur |
orator n.
|
|
484 |
General |
(ingiltere'de) krallığın gücü ve adaletini simgeleyen haçlı küre |
orb n.
|
|
485 |
General |
(abd'de) erkek izcilerin deniz keşfi programındaki ikinci rütbe |
ordinary [obsolete] n.
|
|
486 |
General |
bir büyük bir de küçük tekerleği bulunan ilkel bir bisiklet türü |
ordinary n.
|
|
487 |
General |
her bir parçasının hem bir araç hem de amaç olduğu bir varlık |
organism n.
|
|
488 |
General |
(abd'de) abd anayasası'nın yazarlarının amaçladığı şekilde yorumlayan kimse |
originalist n.
|
|
489 |
General |
ingiltere'de bir tarihi bina |
osborne house n.
|
|
490 |
General |
(ingiltere'de) ortaçağ'da kasaba sınırları dışında yaşayan veya çalışan kimse |
outman n.
|
|
491 |
General |
(abd'de) yerel kiliseye bağlı olup ona ait binaları elinde bulunduran ve papazın maaşını veren kongregasyonalist kurum |
parish n.
|
|
492 |
General |
(hinduizm'de) yağmur tanrısı |
parjanya n.
|
|
493 |
General |
1842'de saban üretimi yapmak için kurulmuş bir fabrika |
parlin & orendorff co. n.
|
|
494 |
General |
(güney abd'de) üstü açık iç avlu |
parlor [dialect] n.
|
|
495 |
General |
madrid'de bir sanat galerisi |
prado n.
|
|
496 |
General |
(gnostisizm'de) kutsal yaşamın bütünlüğü |
pleroma n.
|
|
497 |
General |
eskiden iskoçya ve kuzey ingiltere'de kullanılan bir arazi birimi |
ploughgate n.
|
|
498 |
General |
eskiden iskoçya ve kuzey ingiltere'de kullanılan bir arazi birimi |
plowgate n.
|
|
499 |
General |
eskiden kuzey ve doğu ingiltere'de çiftçilerle kutlanan bayram |
plow monday n.
|
|
500 |
General |
(abd'de) başkanın ofisi ile başkana bağlı çeşitli daireleri içeren hükümet kurumu |
presidency n.
|
|