work - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

work

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "work" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 139 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
work n. yapıt
work n. eser
work n.
work n. görev
work n. çalışma
work v. çalışmak
work v. iş yapmak
work v. işe yaramak
General
work n. işleme
work n. meşguliyet
work n. mesai
work n. ürün
work n. vazife
work n. işyeri
work n. kitap
work n. tesis
work n.
work n. emek
work n. uğraş
work n. yumuş
work n. meşgale
work n. çaba
work n. gayret
work n. bir tür dokuma sanatı ürünü
work n. bir tür kumaş sanatı ürünü
work n. belirli bir iş için harcanan çaba
work n. iğne işi, örme, dantel işleme gibi bir dokuma sanatı
work n. operasyon
work n. ameliyat
work v. işlemek
work v. para etmek
work v. çözmek (matematik problemini)
work v. mayalanmak (sıvı)
work v. çabalamak
work v. tahammür etmek
work v. mayalanmak
work v. kurmak
work v. etkili olmak
work v. kamçılamak
work v. işleme yapmak (bir şeyin üzerine)
work v. yaramak
work v. çözmek
work v. meşgul olmak
work v. düzenlemek
work v. seğirmek
work v. yoğurmak (hamur vb'ni)
work v. iyi sonuç vermek
work v. iş yapmak
work v. etkilemek
work v. sokmak
work v. yararı olmak
work v. para vb koparmak
work v. başarılı olmak (plan/fikir)
work v. hizmet görmek
work v. emek sarfetmek
work v. işletmek (bir yeri)
work v. heyecanlandırmak
work v. işletmek
work v. görev yapmak
work v. başarılı olmak
work v. uğraşmak
work v. sökmek
work v. yapmak
work v. yürümek
work v. oynatmak
work v. tutmak
work v. oynamak
work v. işe yaramak
work v. çalışmak
work v. çalıştırmak
work v. imal etmek
work v. yavaş veya belli belirsiz hareketlerle belirli bir duruma gelmek
work v. yavaşça ve zorlukla ilerleme kaydetmek
work v. (postaları) varış yerine göre sıralamak
work v. (masonluk gibi ritüelistik düzenlerde) rütbe almak
work v. gezinmek
work v. yerden çıkarmak
work v. mesai yapmak
work adj. işe ait
work adj. işle ilgili
work adj. iş için tasarlanmış
work adj. iş yapan
work adj. çalışırken giymek için uygun
work adj. çalışırken giymek için tasarlanmış
work adj. çalışırken kullanılan
work adj. iş için kullanılan
Colloquial
work v. kendi yararına göre kullanmak
work v. kendi yararına göre manipüle etmek
work v. kendi çıkarı için kullanmak
work v. faydalanmak
work v. sömürmek
work v. ayarlamak
work v. hazırlamak
work v. becermek
work v. tasarlamak
work v. (etkileme amacıyla) memnun etmek
work v. (etkileme amacıyla) kurnazca mest etmek
Trade/Economic
work n. atölye
work n. emek
work n. fabrika
work n. görev
work n.
work v. mesai harcamak
Law
work n. eser
work n. eser
work n. hizmet
Technical
work n. çalışma
work n. eser
work n.
work v. çalıştırmak
Mechanic
work n. dahili mekanizma
work n. iç mekanizma
Construction
work n.
work n. tahkimat tesisinin parçası olarak inşa edilen veya kullanılan yapı
Automotive
work n.
Marine
work v. rüzgara karşı yelken açmak
work v. rüzgara karşı yol almak
work v. fırtınalı denizlerde bağlantı parçaları hafifçe gevşeyecek şekilde zorla yol almak
Mining
work n. işlenmemiş cevher
Medical
work n. çalışma
work n. ergo
Food Engineering
work n. fermantasyon sonucu oluşan köpük
work v. (içkiyi) mayalamak
work v. (içkiyi) mayalandırmak
Physics
work n. bir nesneyi hareket ettirmek için harcanan enerji
work n. hareketin birinci yasası
work n. enerjinin bir fiziksel sistemden diğerine aktarımı
work n. bir cismi belirli yönde hareket ettirmek için kuvvet uygulama
Agriculture
work v. (toprağı) sürmek
work v. (toprağı) ekip biçmek
Geology
work v. (kaya) yavaşça hareket etmek
work v. (kaya) yavaşça yükselmek
work v. (kaya) yavaşça batmak
work v. (kaya) yavaşça kaymak
Sport
work n. olayların gerçekmiş gibi görünmesi için sahnelenmesi
Slang
work n. kokain
work n. hileli zar
work v. boynuzlamak
work v. kafeslemek

Sens de "work" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
work of art n. sanat eseri
lack of work n. çok az iş/çalışma/emek
work hard v. didinmek
work up v. geliştirmek
work up v. körüklemek
work out v. işe yaramak
General
work study n. iş analizi
medical social work n. tıbbi sosyal çalışma
will to work n. çalışma isteği
work camp n. çalışma kampı
external work n. harici iş
the work of a detective n. hafiyelik
suspension of work n. tatil
piece work n. götürü hizmet
graduate work n. lisansüstü çalışmalar
incapacity to work n. çalışma gücü kaybı
work load n. iş miktarı
piece of work n. görev
work sheet n. müsvedde
cold work n. soğuk iş
work during holiday n. bayram mesaisi
annual work n. yıllık çalışma
work of a tradesman n. esnaflık
undercover work n. gizli iş
statement of work n. çalışma bildirisi
person out of work n. işsiz
social group work n. sosyal grup çalışması
social work education n. sosyal çalışma eğitimi
research work n. bir konu hakkında yapılan bilimsel çalışma
over work n. fazla çalışma
the work of a researcher n. araştırıcılık
work of art n. yapıt
work table n. çalışma masası
work ethic n. çalışma ahlakı
civil work n. inşaat işi
emergency work n. acil görev
group work in architecture n. mimaride grup çalışması
work of art n. eser
hand work n. el emeği
work habits n. iş alışkanlıkları
work rest cycles n. çalışma dinlenme dönemleri
commencement of work n. işin başlangıcı
work of art n. sanat yapıtı
reference work n. referans çalışma
hard work n. ağır iş
relief work n. kakmacılık
illicit work n. kayıt dışı istihdam
the work of a mukhtar n. muhtarlık
data work sheet n. bilgi iş yaprağı
unfitness for work n. malullük
proper and easy monitoring of work n. işin sağlıklı ve kolay takibi
pension against incapacity to work n. iş göremezlik ödeneği
social work with the handicapped n. engellilerle sosyal çalışma
voluntary work n. imece
work of art n. sanat çalışması
niello work n. savat
work of an educator n. eğitmenlik
turn of work n. nöbet
knitting work n. örgü işi
illicit work n. kaçak çalışma
early unfitness for work n. erken malullük
health and safety at work n. işçi sağlığı ve iş güvenliği
overtime work n. fazla çalışma
work of magician n. gözbağcılık
illicit work n. kaçak işçilik
work ethic n. meslek ahlakı
collective work n. imece
research work n. araştırma çalışması
care work n. bakıcılık
grinding work n. eziyet
work of interpreter n. tercümanlık
work force n. çalışanlar
mechanical work n. mekanik iş
scientific work n. bilimsel çalışma
contracts for work and labor n. çalışma ve iş için sözleşmeler
undeclared work n. kayıtdışı çalışma
sex role in the work environment n. iş çevresinde cinsel rol
equal pay for equal work n. eşit işe eşit ücret
domestic work n. ev işi
job of work n. çalışma
piece of work n.
unfitness for work n. maluliyet
hard work n. sıkı çalışma
the work of a machinist n. makinistlik
turn of work n. vardiya
fine work n. ince iş
collected work n. derleme
secondary work n. ikincil çalışma
machine spoilt work time n. makine hatalı çalışma zamanı
domestic work n. evden yapılan iş
incapacity to work n. iş göremezlik
copyrighted work n. telifli eser
lost work n. kayıp iş
tula work n. savat
work study n. iş etüdü
social work administration n. sosyal çalışma yönetimi
self directed group work n. kendine dönük grup çalışması
social work n. sosyal çalışma
contracts for work and labor n. eser sözleşmeleri
work/rest cycles n. çalışma dinlenme dönemleri
work song n. işyeri marşı
piece work n. götürü çalışma
donkey work n. işin zor kısmı
quality of work life n. çalışma yaşamı kalitesi
team work n. işbirliği
team work n. ekip çalışması
laboratory work flow system n. laboratuvar iş akış sistemi
maid of all work n. her işi yapan hizmetçi
salvage work n. kurtarma çalışması
work in progress n. yapılmakta olan
welfare work n. sosyal yardım
social work n. sosyal hizmet
dry work n. sıkıcı iş
looking for work n. iş arama
seeking work n. iş arama
work load n. iş hacmi
work clothing n. iş elbisesi
work order n. iş emri
work force n. işgücü
intense work pressure n. yoğun iş temposu
intense work pressure n. yoğun iş baskısı
municipal work n. belediyecilik
work environment n. çalışma ortamı
work city n. çalışılan şehir
work code n. iş kodu
work phone n. iş telefonu
work experience n. iş deneyimi
work address n. iş adresi
work of a notary public n. noterlik
ability to work n. çalışabilme
compulsory work n. angarya
night work n. gece çalışması
protestant work ethic n. protestan iş ahlakı
paper work n. kağıt işi
stencil work n. şablon çalışması
television work n. televizyon yapıtı
manner of work n. çalışma şekli
activity work n. aktivite çalışması
the way of work n. çalışma şekli
work environment n. iş çevresi
intense work environment n. yoğun çalışma ortamı
preparatory work n. önçalışma
performance of work n. çalışma performansı
regular work hours n. normal mesai
structural work n. yapısal çalışma
infrastructure work n. altyapı çalışması
corporate identity work n. kurumsal kimlik çalışması
volunteer work n. gönüllü çalışma
maintenance work n. bakım çalışması
creative work n. yaratıcı çalışma
previous work n. önceki çalışma
paint work n. boya işi
work activities n. çalışma faaliyetleri
work activities n. iş faaliyetleri
heavy work load n. ağır iş yükü
acceptance of work n. işin kabulü
literary work n. edebi eser
work permit n. çalışma ruhsatı
work experience n. iş tecrübesi
extensive work n. ayrıntılı çalışma
detailed work n. ayrıntılı çalışma
work boot n. iş botu
work address n. işyeri adresi
description of work n. işin tarifi
workshop work n. atölye çalışması
art work n. sanat çalışması
art work n. sanat eseri
home work n. ev ödevi
work completion certificate n. iş bitirme belgesi
additional work n. ek iş
additional work n. ilave iş
amount of work n. iş miktarı
amount of estimated work n. tahmin edilen iş miktarı
cadastral work n. kadastro çalışması
amount of work completed n. tamamlanmış iş miktarı
voluntary work n. gönüllü çalışma
betterment work n. düzeltme işleri
bench work n. tezgah işi
betterment work n. iyileştirme işleri
work safety n. iş emniyeti
work accident n. iş kazası
work permit certificate n. çalışma izin belgesi
excavation work n. kazı çalışması
rescue work n. kurtarma işi
day wage work n. gündelikçi işi
day wage work n. günlük ödemeli iş
description of work n. iş tarifi
work experience abroad n. yurtdışı tecrübesi
work experience abroad n. yurtdışı tecrübe
work satisfaction n. iş memnuniyeti
work satisfaction n. iş tatmini
effective work n. etkin iş
emergency work n. acil işler
work load n. iş yükü
fascine work n. çalı çit işleri
fascine work n. çalı çit
fascine work n. çırpı çit
work responsibility n. iş sorumluluğu
visual work n. görsel çalışma
gauged work n. özenli iş
below-grade work n. zemin altı işler
school-to-work transition n. öğrencileri iş piyasasına girmeye hazırlamak için tasarlanmış eğitim programı
occupational-work accident n. iş kazası
sheet-metal work n. tabaka metal işi
self-directed group work n. kendine dönük grup çalışması
metal-work n. metal-iş
stucco-work n. sıva
work-in n. işçilerin işyerinden çıkmadan çalışıp protesto etme
work-related disability n. işten-kaynaklanan sakatlık
work-study n. çalış-oku
extra work n. ilave iş
extra work n. ek iş
lobbying work n. lobi çalışması
job work n. götürü iş
job work n. taşeronluk
office work n. büro işi
office work n. ofis çalışması
unit of work n. iş ünitesi
plain work n. düz iş
welfare work n. sağlık işi
plain work n. kolay iş
unit of work n. iş birimi
welfare work n. kamu görevi
notion of work n. çalışma anlayışı
sense of work n. çalışma anlayışı
routine work n. rutin iş
routine work n. her zamanki iş
scope of work n. işin konusu
scope of work n. işin kapsamı
submarine work n. denizaltı işleri
lace work n. dantelacılık
unauthorized work n. izinsiz yapılmış iş
presentation work n. sunum çalışması
one's departure from work n. işten çıkış (saati)
one's arrival at work n. işe geliş (saati)
block work n. blok çalışması
musical work n. müzik eseri
work room n. çalışma odası
last work day n. son iş günü
rescue work n. kurtarma çalışması
sophisticated work n. sofistike çalışma
work of art n. sanat ürünü
after work n. iş çıkışı
preparatory work n. hazırlık çalışması
large-scale excavation work n. geniş kazı çalışması
work area plan n. çalışma alanı krokisi
work discipline n. çalışma disiplini
the remaining work n. kalan iş
intensive work program n. yoğun çalışma programı
honest work n. dürüst iş
work place n. çalışma yeri
garden work n. bahçe işi
hard work n. zor iş
ambition to work n. çalışma azmi
eagerness to work n. çalışma azmi
determination to work n. çalışma azmi
work stress n. iş stresi
everyday work routine n. günlük çalışma rutini
everyday work routine n. günlük iş rutini
pro-bono work n. kamu hayrına yapılan iş
decent work n. düzgün/adamakıllı (bir) iş
decent work n. iyi (bir) iş
hours of work n. iş saatleri
hours of work n. çalışma saatleri
a month's work n. bir aylık bir iş
joint work n. ortak çalışma
make-work n. angarya
a proper work n. düzgün bir iş
work calendar n. iş takvimi
derivative work n. türemiş çalışma
actively seeking work n. aktif olarak iş arayan
capability/ability to do work n. iş yapabilme gücü/yeteneği
work overload n. aşırı iş yükü
work station n. bilgisayar ünitesi
falling action (in a work of literature) n. düğüm noktası ile çözüm arasındaki bölüm
donkey work n. ağır ve sıkıcı iş
donkey work n. angarya
work step n. iş adımı
work horse n. koşum atı
line of work n. iş kolu
orphan work n. öksüz eser
architectural work n. mimari eser
architectural work of art n. mimari eser
work life balance n. iş yaşam dengesi
social work with children and families: getting into practice n. aile ve çocuklarla sosyal hizmet: uygulamaya giriş
work-life balance n. iş yaşam dengesi
blood work n. kan tahlili
work order n. çalışma düzeni
work sheet n. çalışma kağıdı
work flow diagram n. iş akışı şeması
work flow chart n. iş akışı şeması
community work n. toplum hizmeti
work pants n. iş pantolonu
planned work n. planlı çalışma
practical work n. pratik çalışma
body of work n. bir kişinin çalışmalarının bütünü
body of work n. bir kişinin eserlerinin bütünü
technical work n. teknik çalışma
preparatory work n. hazırlık çalışmaları
work agreement n. iş sözleşmesi
work agreement n. iş anlaşması
collaborative work n. işbirlikçi çalışma
collaborative work n. ortak çalışma
permit-to-work n. işe başlama izni
literary work n. edebi ürün
work instruction n. çalışma talimatı
work motivation n. çalışma motivasyonu
commute to work n. işe gidiş
one of his finest work n. onun en iyi işinden biri
deadly work accident n. ölümlü iş kazası
seminal work n. çığır açıcı çalışma
field work n. saha işi
memory work n. geçmişle yüzleşme
memory work n. geçmişle uzlaşma
compressed work week n. sıkıştırılmış çalışma haftası
proof of work n. talep edilen bir iş için gerekli eforun sarfedildiğini kanıtlayan gösterge
draft work n. taslak çalışma
work schedule n. çalışma takvimi
organized work n. organize çalışma
work made for hire n. ücret karşılığı yapılan eser
activities at work n. iş yerinde gerçekleştirilen aktiviteler
work-related wellbeing n. işten kaynaklanan refah
charity work n. hayır işleri
charitable work n. hayır işleri
charity work n. hayır işi
charitable work n. hayır işi
proof of work n. çalışma ispatı
work experience certificate n. iş deneyim belgesi
tabernacle work n. pazar tezgahlarının ya da mezarların üzerini kapatan gölgelik
work discipline n. iş disiplini
reference work n. kaynak kitap
neat work n. ince işçilik
work site n. çalışma sahası
trick work n. sadece teknik beceri ile yapılabilen işler
trick work n. ustalık gerektiren iş
actual work n. fiili çalışma
electrical work n. elektrik işi
literary work n. edebi eser
berlin work n. berlin yün işlemesi
maid of all work n. her işi yapan kimse
maid of all work n. her işi yapan şey
maid-of-all-work n. tüm evin işini yapan temizlikçi
maid-of-all-work n. her işi yapan kimse
maid-of-all-work n. her işi yapan şey
make-work n. birini oyalamak için yaratılmış önemsiz iş
line of work n. meslek
master work n. usta bir kimse tarafından mimarlık, edebiyat gibi alanlarda ortaya konmuş en önemli eser
master work n. ustalık eseri
master work n. başyapıt
work in progress n. başlatılmış ancak tamamlanmamış bir proje
work in progress n. yapılmakta olan işler
work in progress n. devam eden işler
work basket n. dikiş nakış işinde kullanılan sepet
work sheet n. not defterinin yaprağı
work sheet n. not defterinin sayfası
work camp n. çalışma cezasına çarptırılan mahkumların bulunduğu kamp
work-board n. el işleri için desteklenmiş bir yüzey sağlayan bir yatay panel
work shift n. vardiya
work shift n. vardiya değişimi
work shoe n. kalın tabanlı ve ağır bir ayakkabı
work shoe n. iş ayakkabısı
work camp n. kuruluş üyelerinin bir amaç uğruna birlikte çalıştığı gönüllülük projesi
work [dialect] [uk] n. rahatsızlık
work [dialect] [uk] n. sıkıntı
work [dialect] [uk] n. dert
work [dialect] [uk] n. telaş
work [dialect] [uk] n. tantana
work [dialect] [uk] n. zahmet
work [dialect] [uk] n. sorun
work shift n. mesai saati
work shift n. çalışma saati
work shift n. çalışma süresi
returning to work n. işe dönüş
church work n. kilise çalışması
church work n. hristiyanlığı yayma çalışması
new work n. yeni iş
donkey-work n. temel
donkey-work n. temel inşaatı
donkey-work n. ön hazırlık
donkey-work n. zemin
donkey-work n. yer işi
donkey-work n. angarya
donkey-work n. ağır ve sıkıcı iş
draft-mule work [us] n. angarya
draft-mule work [us] n. ağır ve sıkıcı iş
draft-mule work [us/canada] n. angarya
draft-mule work [us/canada] n. ağır ve sıkıcı iş
piece of work n. olağanüstü kimse
piece of work n. kayda değer başarı
piece of work n. sıra dışı ürün
piece of work n. garip kimse
piece of work n. anlaşması zor kimse
police work n. polis soruşturması
police work n. suç faaliyetlerinin araştırılması
sale of work [uk] n. kermes
field work n. sınıf, laboratuvar ve idare merkezi yerine sahaya inilerek yapılan araştırma
press work n. basın danışmanlığı
press work n. basın sözcülüğü
social case work n. sosyal vaka çalışması
social case work with youth n. gençlerle sosyal vaka çalışması
social work with the aged n. yaşlılarla sosyal hizmet
social work with alcoholics n. alkoliklerle sosyal hizmet
social work with children with disabilities n. engelli çocuklarla sosyal hizmet
social work with children n. çocuklarla sosyal hizmet
social work with women n. kadınlarla sosyal hizmet
social work with youth n. gençlerle sosyal hizmet
social work with the homeless n. evsizlerle sosyal hizmet
social work with people with disabilities n. engellilerle sosyal hizmet
famous work n. ünlü yapıt
famous work n. ünlü eser
creative work n. kreatif çalışma
sorrento work n. (italya'da) sorrento'ya özgü bir süsleme işi
work a miracle v. bir mucize yaratmak
work up v. iyileştirmek
work on v. yapmak
start work (in a workplace) v. işbaşı yapmak
work out at v. gelmek (belirli bir miktara)
start work v. işbaşı yapmak
work on v. üzerinde çalışmak
work havoc v. altüst etmek
work something out v. bir şeyi bir yerden çıkarmak
work out v. hesaplamak
work loose v. açılmak
work something loose v. bir şeyi yavaş yavaş gevşetmek
work something out of v. bir şeyi bir yerden çıkarmak
work like a beaver v. harıl harıl çalışmak
work up into v. geliştirerek (başka bir şey) yapmak
work at peak capacity v. tam kapasiteyle çalışmak
work till morning v. sabahlamak
work out at to v. gelmek (belirli bir miktara)
work in shifts v. keşikleşmek
work out v. çözmek
stop work v. mola vermek
work on v. bir şeyi işlemek
work up into v. haline getirmek
work up v. amaçlamak
work out v. idman yapmak
work up v. uyandırmak (ilgi/heves/heyecan vb'ni)
work out v. çözmek (problemi/sorunu)
take off from work v. geçici olarak işi bırakmak
work one's way v. çalışarak ücretlerini karşılamak (öğrenci okul/üniversite)
work off v. tamamlamak
work oneself into v. kendini ispatlayarak (bir işe) girmek veya (bir mevkie) gelmek
work like hell v. harıl harıl çalışmak
work up v. heyecanlandırmak
make something work v. çalıştırmak
work one's way up v. terfi etmek
work up v. hareket ederek (susamış/terlemiş) bir hale gelmek
work off v. bitirmek
cause a lot of work v. uğraştırmak
work up v. körüklemek
work like a demon v. çok çalışmak
stop work v. paydos etmek
work out the kinks v. bir plan veya sistemdeki ufak tefek pürüzleri düzeltmek
work something in v. bir şeyi yer yer katmak
work miracles v. harikalar yaratmak
work under someone v. birinin altında çalışmak
work in v. sokuşturmak
work hard v. emek çekmek
put somebody out of work v. avare etmek
work out v. antrenman yapmak
work as a laborer v. ırgatlık etmek
work overtime v. mesaiye kalmak
work out at v. denk gelmek
work very hard v. çok çalışmak
give work v. görevlendirmek
work as an apprentice v. çıraklık etmek
take off from work v. izin alarak işe gitmemek
set to work v. işe koyulmak
set to work v. çalıştırmak
not to work v. aylaklık etmek
not to work v. çalışmamak
make short work of v. çabucak yenmek
work over v. hırpalamak
work out v. hazırlamak (bir plan vb'ni)
work on v. tamiriyle uğraşmak
slog away at a work v. çok sıkıcı bir işte çalışmak
be snowed under with work v. başını kaşıyacak vakti olmamak
work at v. için çaba göstermek
receive a recompense for one's work v. emeğinin karşılığını almak
work miracles v. mucizeler yaratmak
make short work of v. bir çırpıda yemek
make short work of v. çabucak bitirmek
throw someone out of work v. birinin işsiz kalmasına sebep olmak
put to work v. çalıştırmak
work determinedly v. azimle çalışmak
work wonders v. mucizeler yaratmak
work over v. pataklamak
do one's full share of work v. üzerine düşeni yapmak
work hard v. uğraşmak
work together v. birlikte çalışmak
finish up work v. mesaiyi bitirmek
work out v. hesap etmek
work hard v. harıl harıl çalışmak
work on v. tesir etmek
work on v. hazırlamak
work loose v. çözülmek
work over v. değişiklik yapmak
make short work of v. problemini çabucak halletmek
begin to work v. hayata atılmak