Geçmiş

beaten

"beaten" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 18 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	beaten s.	yenilmiş
2	Yaygın Kullanım	beaten s.	hırpalanmış
3	Yaygın Kullanım	beaten s.	bitkin
4	Yaygın Kullanım	beaten s.	dövülmüş
General
5	Genel	beaten s.	dayak yemiş
6	Genel	beaten s.	mağlup
7	Genel	beaten s.	dövme
8	Genel	beaten s.	vurularak biçimlendirilmiş
9	Genel	beaten s.	ayak izleriyle belirgin
10	Genel	beaten s.	yenik
11	Genel	beaten s.	dövülmüş
12	Genel	beaten s.	aşınmış
13	Genel	beaten s.	çiğnenmiş
14	Genel	beaten s.	çekiçlenmiş
Gastronomy
15	Mutfak	beaten s.	dövülmüş
Hunting
16	Silah/Atıcılık	beaten s.	(ormanların, çalılıkların) av hayvanlarını uyandırmak için sıkıca aranması
Archaic
17	Eski Kullanım	beaten s.	basmakalıp
18	Eski Kullanım	beaten s.	klişe

"beaten" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 128 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	the beaten path i.	herkesin geçtiği yol
2	Genel	beaten track i.	sık sık gidilen yer
3	Genel	beaten gold i.	dövme altın
4	Genel	the beaten path i.	işlek yol
5	Genel	beaten silver i.	dövülmüş gümüş
6	Genel	beaten track i.	uğrak
7	Genel	beaten gold i.	varak altın
8	Genel	beaten gold i.	varak alim
9	Genel	beaten track i.	sıkça gidilen yer
10	Genel	beaten track i.	uğrak yeri
11	Genel	off the beaten track i.	ücra yer
12	Genel	off the beaten track i.	sapa yer
13	Genel	off the beaten track i.	alışılmadık yer
14	Genel	be beaten f.	marizlenmek
15	Genel	be beaten f.	pestili çıkmak
16	Genel	be beaten f.	mağlup olmak
17	Genel	be beaten f.	yenilmek
18	Genel	get someone beaten up f.	dövdürmek
19	Genel	be beaten into shape f.	dövülerek şekle sokulmak
20	Genel	be beaten into shape f.	dövülerek şekil verilmek
21	Genel	weather beaten s.	fırtınayla hırpalanmış
22	Genel	weather-beaten s.	yanık ve kırış kırış (yüz)
23	Genel	weather-beaten s.	fırtına yemiş
24	Genel	weather-beaten s.	yıkık dökük
25	Genel	weather-beaten s.	her türlü kötü hava şartlarına maruz kalmış
26	Genel	beaten-up s.	yıpranmış
27	Genel	beaten-up s.	paralanmış
28	Genel	beaten-up s.	hırpalanmış
29	Genel	well-beaten s.	çok/fazla çırpılmış
30	Genel	well-beaten s.	çok/fazla dövülmüş
31	Genel	winter-beaten s.	kışın şiddetli hava koşulları nedeniyle tahrip olmuş
32	Genel	winter-beaten s.	kışın şiddetli hava koşullarından etkilenmiş
33	Genel	gold-beaten s.	yaldızlı
34	Genel	off the beaten track zf.	uzak
35	Genel	off the beaten track zf.	ücra yerlere
36	Genel	off the beaten track zf.	sapa yerlere
37	Genel	off the beaten track zf.	ücra bir yere
38	Genel	off the beaten track zf.	sapa bir yere
Proverb
39	Atasözü	the beaten wrestler is never satisfied with wrestling	yenilen pehlivan güreşe doymaz
40	Atasözü	the beaten road is the safest	bilinen yol en iyi/hızlı yoldur
41	Atasözü	the beaten road is the safest	daha önce test edilmiş/denenmiş yol en iyi/hızlı yoldur
Colloquial
42	Konuşma Dili	somewhere off the beaten path i.	kimsenin uğramadığı bir yer
43	Konuşma Dili	be beaten into second place by f.	tarafından yenilgiye uğramak
44	Konuşma Dili	be beaten by f.	tarafından yenilgiye uğramak
45	Konuşma Dili	be beaten by f.	tarafından hezimete uğramak
46	Konuşma Dili	be beaten into second place by f.	tarafından hezimete uğramak
47	Konuşma Dili	somewhere off the beaten path expr.	gözlerden uzak bir yer
48	Konuşma Dili	off the beaten track expr.	sapa
49	Konuşma Dili	off the beaten track expr.	uzak
50	Konuşma Dili	off the beaten track expr.	ücra
51	Konuşma Dili	along the beaten track expr.	genel kabul görenden şaşmayarak
Idioms
52	Deyim	the beaten track i.	uğrak yer
53	Deyim	the beaten track i.	sık sık gidilen yer
54	Deyim	the beaten track i.	sıkça gidilen yer
55	Deyim	the beaten track i.	genel yönelim
56	Deyim	the beaten track i.	tipik yaklaşım
57	Deyim	the beaten track i.	alışılmış yöntem
58	Deyim	go/get/stray off the beaten path f.	alışılmışın dışına çıkmak
59	Deyim	go off the beaten track f.	alışılmışın dışında bir şey yapmak
60	Deyim	be off the beaten track f.	ayaküstü bir yerde olmamak
61	Deyim	be off the beaten path f.	ayaküstü bir yerde olmamak
62	Deyim	be off the beaten track f.	insanlar tarafından pek bilinmemek
63	Deyim	be off the beaten path f.	insanlar tarafından pek bilinmemek
64	Deyim	be off the beaten path f.	kenar köşede olmak
65	Deyim	be off the beaten track f.	kenar köşede olmak
66	Deyim	be beaten to within an inch of one's life f.	öldüresiye dayak yemek
67	Deyim	be off the beaten path f.	pek ziyaret edilen bir yer olmamak
68	Deyim	be off the beaten track f.	sapa bir yerde olmak
69	Deyim	be off the beaten path f.	sapa bir yerde olmak
70	Deyim	be off the beaten track f.	pek ziyaret edilen bir yer olmamak
71	Deyim	be off the beaten track f.	ücra bir yerde olmak
72	Deyim	be off the beaten path f.	ücra bir yerde olmak
73	Deyim	be off the beaten path f.	ayakaltı bir yerde olmamak
74	Deyim	be off the beaten path f.	yol üstü bir yerde olmamak
75	Deyim	be off the beaten track f.	ayakaltı bir yerde olmamak
76	Deyim	be off the beaten track f.	yol üstü bir yerde olmamak
77	Deyim	beaten at the post s.	son dakikada/saniyelerde yenilmiş
78	Deyim	beaten at the post s.	son saniyelerde mağlup olmuş
79	Deyim	beaten at the post s.	çok az bir farkla kaybetmiş
80	Deyim	beaten at the post s.	çok az bir farkla yenilmiş
81	Deyim	beaten at the post s.	çok az bir farkla mağlup olmuş
82	Deyim	beaten at the post s.	kıl payı kaybetmiş
83	Deyim	beaten at the post s.	burun farkıyla yenilmiş
84	Deyim	beaten at the post s.	az farkla mağlup olmuş
85	Deyim	beaten at the post s.	son dakikada/saniyelerde yenilmiş
86	Deyim	off the beaten path s.	kıyıda köşede
87	Deyim	off the beaten path s.	ücra bir yerde
88	Deyim	off the beaten path s.	kenar köşede
89	Deyim	off the beaten path s.	sapa bir yerde
90	Deyim	off the beaten path s.	herkesten farklı
91	Deyim	off the beaten path s.	özgün
92	Deyim	off the beaten path s.	atipik
93	Deyim	off the beaten path s.	şahsına münhasır
94	Deyim	off the beaten path s.	alışılmıştan farklı
95	Deyim	along the beaten track zf.	herkesin kullandığı yolda
96	Deyim	along the beaten track zf.	herkesin kullandığı yoldan
97	Deyim	along the beaten track zf.	herkesin kullandığı patikada/patikadan
98	Deyim	along the beaten track zf.	açılmış yolda/yoldan
99	Deyim	along the beaten track zf.	çoğunluğu izleyerek
100	Deyim	along the beaten track zf.	çoğunluğu takip ederek
101	Deyim	on the beaten track zf.	herkesin kullandığı yolda
102	Deyim	on the beaten track zf.	herkesin kullandığı yoldan
103	Deyim	on the beaten track zf.	herkesin kullandığı patikada/patikadan
104	Deyim	on the beaten track zf.	açılmış yolda/yoldan
105	Deyim	on the beaten track zf.	çoğunluğu izleyerek
106	Deyim	on the beaten track zf.	çoğunluğu takip ederek
107	Deyim	off the beaten track expr.	alışılmadık
108	Deyim	off the beaten track expr.	sapa
109	Deyim	off the beaten track expr.	ücra
110	Deyim	(off) the beaten track expr.	uğrak (olmayan)
111	Deyim	(off) the beaten track expr.	yol üstü (olmayan)
112	Deyim	(off) the beaten track expr.	herkesin kullandığı yolda (olmayan)
113	Deyim	off the beaten path expr.	ücra yerlere
114	Deyim	off the beaten path expr.	dağın başına
115	Deyim	off the beaten path expr.	allah'ın unuttuğu yere
Speaking
116	Konuşma	I got beaten up a lot when I was young expr.	gençken çok dayak yedim
117	Konuşma	he was almost beaten to death expr.	neredeyse ölene kadar dayak yedi
Law
118	Hukuk	the risk of being beaten by patient relatives i.	hasta yakınları tarafından darp edilme riski
Technical
119	Teknik	beaten silver i.	dövülmüş gümüş
120	Teknik	beaten silver i.	dövme gümüş
Gastronomy
121	Mutfak	beaten egg i.	çırpılmış yumurta
Meteorology
122	Meteoroloji	weather-beaten s.	kötü hava koşullarının etkilerini gösteren
123	Meteoroloji	weather-beaten s.	hava koşulları nedeniyle katılaşmış
124	Meteoroloji	weather-beaten s.	hava koşulları nedeniyle bronzlaşmış
125	Meteoroloji	weather-beaten s.	hava koşulları nedeniyle esmerleşmiş
Military
126	Askeri	beaten zone i.	atışla dövülen bölge
127	Askeri	effective beaten zone i.	etkin vuruş sahası
128	Askeri	beaten zone i.	vuruş sathı