Geçmiş

catch !

"catch !" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	catch i.	tutma
2	Yaygın Kullanım	catch i.	yakalama
3	Yaygın Kullanım	catch i.	aldatmaca
4	Yaygın Kullanım	catch unawares f.	gafil avlamak
5	Yaygın Kullanım	catch f.	yakalamak
6	Yaygın Kullanım	catch f.	yetişmek
General
7	Genel	catch i.	kar
8	Genel	catch i.	parça
9	Genel	catch i.	bölüm
10	Genel	safety catch i.	susta
11	Genel	catch i.	kilit dili
12	Genel	catch i.	voli
13	Genel	catch i.	kanca
14	Genel	catch i.	bityeniği
15	Genel	catch i.	tuzak
16	Genel	catch i.	av
17	Genel	catch i.	tutma av
18	Genel	catch i.	hile
19	Genel	catch i.	topluca söylenen şarkı
20	Genel	hidden catch i.	gizli şart
21	Genel	hidden catch i.	gizli bir tuzak
22	Genel	hidden catch i.	gizli açma mekanizması (mücevher kutusu vb)
23	Genel	hidden catch i.	bit yeniği
24	Genel	catch i.	kapı tutucusu
25	Genel	catch i.	devvar köprü dişleri
26	Genel	catch i.	mandal
27	Genel	catch basin i.	toplama çukuru
28	Genel	catch i.	tutucu
29	Genel	catch i.	mandal katılığı
30	Genel	catch i.	köprü dişleri
31	Genel	cocking catch i.	kurma mandalı
32	Genel	catch-all i.	öteberi torbası
33	Genel	by-catch of the fishing i.	balıklarla birlikte yakalananlar
34	Genel	catch-as-catch-can i.	serbest güreş
35	Genel	catch-all i.	malzeme torbası
36	Genel	catch-phrase i.	slogan
37	Genel	a catch-all term i.	kapsamlı/kapsayıcı terim
38	Genel	phone catch fire i.	telefonun ateş alması/yanması
39	Genel	tallow catch i.	yağ topağı
40	Genel	tallow catch i.	kasap tarafından rulo haline getirilen iç yağı
41	Genel	catch i.	devlet kuşu
42	Genel	catch i.	kolay bulunmaz fırsat
43	Genel	catch i.	(şarkı, şiir vb.) akılda kalan ufak kısım
44	Genel	catch i.	kelepir
45	Genel	catch phrase i.	herkesin dilindeki slogan
46	Genel	catch-all i.	çeşitli durumları ve olasılıkları kapsayacak şekilde tasarlanmış şey
47	Genel	catch-all i.	öteberi çantası
48	Genel	catch-up i.	telafi
49	Genel	catch-up i.	bir dezavantajın üstesinden gelmeyi amaçlayan strateji
50	Genel	catch-up i.	miktar veya oranı belli bir standarda getirmeyi amaçlayan artış
51	Genel	catch i.	yakalayış
52	Genel	catch i.	sorun
53	Genel	catch i.	yakalanan balık miktarı
54	Genel	catch i.	avdan elde edilen miktar
55	Genel	catch someone's attention f.	birinin dikkatini çekmek
56	Genel	catch someone napping f.	birini hazırlıksız yakalamak
57	Genel	catch f.	yayılmak
58	Genel	catch someone off guard f.	birini gafil avlamak
59	Genel	catch up with f.	yetişmek
60	Genel	catch a glimpse f.	gözüne ilişmek
61	Genel	catch on with somebody f.	popüler olmak
62	Genel	catch one's breath f.	soluk almak
63	Genel	catch fire f.	ateş almak
64	Genel	catch up f.	yakalamak
65	Genel	catch up f.	yetişmek
66	Genel	catch somebody by the tail f.	kuyruğunu kısmak
67	Genel	catch a chill f.	üşütmek
68	Genel	catch someone's eyes f.	göze çarpmak
69	Genel	catch someone napping f.	gafil avlamak
70	Genel	catch up with f.	arayı kapatmak
71	Genel	catch on f.	popüler olmak
72	Genel	catch on f.	kapmak
73	Genel	catch sight f.	gözüne ilişmek
74	Genel	catch on with somebody f.	gözde olmak
75	Genel	catch f.	yetişmek (trene/vapura/uçağa)
76	Genel	catch one's eye f.	gözüne çarpmak
77	Genel	catch fire f.	alev almak
78	Genel	catch fish f.	balık tutmak
79	Genel	catch on f.	anlamak
80	Genel	catch on f.	kavramak
81	Genel	catch f.	inmek
82	Genel	catch someone in the act f.	birini suçüstü yakalamak
83	Genel	catch flu f.	grip olmak
84	Genel	catch one's eye f.	dikkatini çekmek
85	Genel	catch cold f.	nezle olmak
86	Genel	catch one's breath f.	dinlenmek
87	Genel	catch someone unawares f.	birini gafil avlamak
88	Genel	catch f.	büyülemek
89	Genel	catch f.	olmak
90	Genel	catch alight f.	tutuşmak
91	Genel	catch up on f.	yetişmek
92	Genel	catch f.	tutuşmak
93	Genel	catch fire f.	tutuşmak
94	Genel	catch cold f.	soğuk almak
95	Genel	catch sight of f.	gözüne ilişmek
96	Genel	catch a glimpse f.	bir an için görmek
97	Genel	catch f.	tutulmak
98	Genel	catch up f.	seviyesine ulaşmak
99	Genel	catch f.	basmak
100	Genel	catch f.	yakalanmak (bir hastalığa)
101	Genel	catch sight of f.	görmek
102	Genel	catch up on f.	biriken işleri yapmak
103	Genel	catch up on f.	ertelenmiş bir işi yapmak
104	Genel	catch fish f.	balık yakalamak
105	Genel	catch up on f.	(arada olup biteni) öğrenmek
106	Genel	catch up on f.	ihmal edilmiş bir işi yapmak
107	Genel	catch on f.	tutunmak
108	Genel	catch someone napping f.	birini gafil avlamak
109	Genel	catch on f.	gözde olmak
110	Genel	catch someone’s attention f.	ilgi çekmek
111	Genel	catch hold of f.	yakalamak
112	Genel	catch one's breath f.	soluklanmak
113	Genel	catch an infection f.	yakalanmak
114	Genel	catch flu f.	gribe yakalanmak
115	Genel	catch on f.	tutulmak
116	Genel	catch f.	bulaşmak
117	Genel	catch each other's eye f.	göz göze gelmek
118	Genel	catch on f.	farkına varmak
119	Genel	catch up on f.	tamamlamak
120	Genel	catch f.	duymak
121	Genel	catch attention of f.	gözüne ilişmek
122	Genel	catch an illness f.	hastalığa yakalanmak
123	Genel	catch a glimpse f.	görür gibi olmak
124	Genel	catch f.	gafil avlamak
125	Genel	catch unawares f.	hazırlıksız yakalamak
126	Genel	catch f.	eline geçmek
127	Genel	catch f.	kapmak (hastalık)
128	Genel	catch out f.	meydana çıkarmak
129	Genel	catch an advantage f.	avantaj yakalamak
130	Genel	catch the fancy of f.	hoşuna gitmek
131	Genel	catch someone's eyes f.	birisinin dikkatini çekmek
132	Genel	catch up on f.	yakalamak
133	Genel	catch a cold f.	nezle olmak
134	Genel	catch the blame f.	sorumluluğu üstlenmek
135	Genel	catch f.	tutturmak
136	Genel	catch f.	kapmak
137	Genel	catch tightly f.	kıskıvrak yakalamak
138	Genel	catch birds f.	kuş tutmak
139	Genel	catch cold f.	üşütmek
140	Genel	catch someone's eye f.	birinin dikkatini çekmek
141	Genel	catch one's breath f.	nefes almak
142	Genel	catch up f.	geri kalmamak
143	Genel	catch up f.	kapıp kaçmak
144	Genel	catch up f.	büyülemek
145	Genel	catch up f.	etkilemek
146	Genel	catch up f.	bilgilendirmek
147	Genel	catch f.	kavramak
148	Genel	catch f.	takılmak
149	Genel	catch f.	ansızın bulmak
150	Genel	catch f.	vurmak
151	Genel	catch f.	çarpmak
152	Genel	catch f.	tutmak
153	Genel	catch f.	çekmek (ilgi vb)
154	Genel	catch f.	maruz kalmak
155	Genel	catch f.	baskın yapmak
156	Genel	catch f.	sıkışmak
157	Genel	catch one´s eye f.	dikkatini çekmek
158	Genel	catch f.	yetişmek
159	Genel	catch f.	görmek
160	Genel	catch f.	cezbetmek
161	Genel	catch f.	anlamak
162	Genel	catch f.	tokat atmak
163	Genel	catch f.	avlamak
164	Genel	catch f.	çekmek
165	Genel	catch f.	bir an gözüne çarpmak
166	Genel	catch f.	yakalanmak
167	Genel	catch f.	yakalamak
168	Genel	catch f.	tutunmak
169	Genel	catch f.	birdenbire fark etmek
170	Genel	catch f.	çalışmak (mekanizma)
171	Genel	catch f.	(hastalık) yakalanmak
172	Genel	catch f.	edinmek (alışkanlık)
173	Genel	catch f.	geçmek
174	Genel	catch the impression f.	izlenim edinmek
175	Genel	catch somebody unawares f.	gafil avlamak
176	Genel	catch somebody napping f.	gafil avlamak
177	Genel	catch the trend of f.	trend yakalamak
178	Genel	catch up on f.	arayı kapatmak
179	Genel	catch up with f.	yakalamak
180	Genel	catch up with f.	aynı düzeye gelmek
181	Genel	catch up on f.	zaman açığını gidermek
182	Genel	catch the era f.	çağı yakalamak
183	Genel	catch in a trap f.	kapana kıstırmak
184	Genel	catch in a trap f.	kapana kısılmak
185	Genel	catch someone's eyes f.	dikkatini çekmek
186	Genel	catch someone's eyes f.	ilgisini çekmek
187	Genel	catch at f.	aniden yakalamaya çalışmak
188	Genel	catch at f.	birden kapmak
189	Genel	catch pneumonia f.	zatürreeye yakalanmak
190	Genel	fail to catch the bus on time f.	otobüsü kaçırmak
191	Genel	catch on f.	ünlü olmak
192	Genel	catch up f.	aynı düzeye getirmek
193	Genel	catch an infection f.	enfeksiyon almak
194	Genel	catch someone's eyes f.	dikkatini çekmek
195	Genel	catch on f.	sevilmek
196	Genel	catch an infection f.	mikrop kapmak
197	Genel	catch someone's eyes f.	bakışlarını yakalamak
198	Genel	catch a scent f.	koku duymak
199	Genel	catch a smell f.	koku duymak
200	Genel	catch the glances f.	bakışları yakalamak
201	Genel	catch an infection f.	enfeksiyon kapmak
202	Genel	catch the ball f.	topu yakalamak
203	Genel	catch somebody red-handed f.	suçüstü yakalamak
204	Genel	catch someone red-handed f.	birini suçüstü yakalamak
205	Genel	catch up with f.	-e yetişmek
206	Genel	catch a whiff of f.	-in kokusunu duymak
207	Genel	catch f.	ele geçirmek
208	Genel	catch a disease f.	bir hastalığa yakalanmak
209	Genel	catch out f.	kötü bir şey yaparken yakalamak
210	Genel	catch out f.	uygunsuz bir biçimde yakalamak
211	Genel	catch out f.	suçüstü yakalamak
212	Genel	catch up with f.	hızına yetişmek
213	Genel	catch fire f.	yanmak
214	Genel	catch fire f.	alevler içinde kalmak
215	Genel	catch a chill f.	soğuk almak
216	Genel	release the safety catch f.	emniyet mandalını açmak
217	Genel	catch sight of f.	gözü ilişmek
218	Genel	catch some shuteye f.	uyku bastırmak
219	Genel	catch on f.	meşhur olmak
220	Genel	catch the attention f.	dikkat çekmek
221	Genel	catch disease f.	hastalığa yakalanmak
222	Genel	catch a cold f.	şifayı kapmak
223	Genel	catch one's breath f.	soluğunu tutmak
224	Genel	catch a mouse f.	fare yakalamak
225	Genel	catch a bird f.	kuş yakalamak
226	Genel	catch someone's eye f.	gözüne takılmak
227	Genel	catch someone's eye f.	dikkatini çekmek
228	Genel	catch the criminals f.	suçluları yakalamak
229	Genel	catch measles f.	kızamık olmak
230	Genel	catch measles f.	kızamığa yakalanmak
231	Genel	catch a fish f.	balık yakalamak
232	Genel	catch a fish f.	balık tutmak
233	Genel	catch her husband in bed with another woman f.	kocasını yatakta başka bir kadınla yakalamak
234	Genel	catch a connecting flight f.	aktarmalı bir uçuşa yetişmek
235	Genel	catch the abductor by day one f.	(çocuğu vb) kaçıran kişiyi kaçırdığı gün yakalamak
236	Genel	catch someone smoking f.	birini sigara içerken yakalamak
237	Genel	catch a jellyfish f.	denizanası yakalamak
238	Genel	catch the bride's bouquet f.	gelinin buketini yakalamak
239	Genel	catch the plane f.	uçuşa yetişmek
240	Genel	catch a flight f.	uçuşu/uçağı yakalamak
241	Genel	catch the plane f.	uçuşu/uçağı yakalamak
242	Genel	catch the plane f.	uçağa yetişmek
243	Genel	catch a flight f.	uçağa yetişmek
244	Genel	catch a flight f.	uçuşa yetişmek
245	Genel	catch the thief f.	hırsızı yakalamak
246	Genel	one's performance catch the eye f.	performansıyla göz doldurmak
247	Genel	catch someone by f.	bileğinden tutmak/yakalamak
248	Genel	catch attention of f.	dikkatini çekmek
249	Genel	have a plane to catch f.	uçağa yetişmesi gerekmek
250	Genel	catch up with the others f.	diğerlerini yakalamak
251	Genel	catch a cold f.	soğuk algınlığına yakalanmak
252	Genel	catch the sun f.	güneş almak (ev)
253	Genel	catch the main points f.	önemli noktaları yakalamak
254	Genel	catch a heel f.	topuğu bir yere takılmak
255	Genel	catch a bus f.	otobüsü yakalamak
256	Genel	catch the school bus f.	okul otobüsünü yakalamak
257	Genel	catch a criminal f.	suçlu yakalamak
258	Genel	catch chickenpox f.	suçiçeği hastalığına yakalanmak
259	Genel	catch chickenpox f.	suçiçeği olmak
260	Genel	catch the ball f.	topu yakalamak
261	Genel	play catch f.	yakalamaç oynamak
262	Genel	catch a ball f.	top yakalamak
263	Genel	catch sight of f.	birdenbire fark etmek
264	Genel	catch f.	(soğuk) almak
265	Genel	catch f.	(bir şey yapan kişiyi) durdurmak
266	Genel	catch f.	çevrelemek
267	Genel	catch f.	içine almak
268	Genel	catch f.	denk gelmek
269	Genel	catch f.	birden karşısına çıkmak
270	Genel	catch f.	mahsur bırakmak
271	Genel	catch f.	(bir şeyi) başka bir şeye çarpacak şekilde ilerletmek
272	Genel	catch f.	kapılmak (parti, yaşanan an vb.)
273	Genel	catch f.	etkili biçimde temsil etmek
274	Genel	catch f.	kandırmak
275	Genel	catch f.	aklını çelmek
276	Genel	catch f.	(birinin peşinden koşup elde ederek) evlenmek
277	Genel	catch f.	(ses) kulağa gelmek
278	Genel	catch f.	(nefes) tutmak
279	Genel	catch f.	tutturmak
280	Genel	catch f.	iliştirmek
281	Genel	catch f.	toplamak
282	Genel	catch f.	büyülenmek
283	Genel	catch f.	etkilenmek
284	Genel	catch f.	aldanmak
285	Genel	catch f.	izlemek
286	Genel	catch f.	seyretmek
287	Genel	catch [obsolete] f.	erişmek
288	Genel	catch [obsolete] f.	elde etmek
289	Genel	catch pneumonia f.	zatürre olmak
290	Genel	catch sight f.	fark etmek
291	Genel	catch a movie f.	sinemada film izlemek
292	Genel	catch a movie f.	sinemaya gitmek
293	Genel	cony-catch f.	aldatmak
294	Genel	cony-catch f.	kandırmak
295	Genel	cony-catch f.	hile yapmak
296	Genel	cony-catch f.	keklemek
297	Genel	cony-catch f.	oyuna getirmek
298	Genel	cony-catch f.	oyun etmek
299	Genel	catch f.	fark etmek
300	Genel	catch f.	(alev) almak
301	Genel	catch f.	alev almak
302	Genel	catch f.	isabet etmek
303	Genel	catch-all s.	çeşitli durumları ve olasılıkları kapsayacak şekilde tasarlanmış
304	Genel	catch-all s.	kapsayıcı
305	Genel	with a catch in one's voice zf.	tıkanarak
306	Genel	with a catch in one's voice zf.	sesi titreyerek
307	Genel	with a catch in one's voice zf.	duygusal bir sesle
Irregular Verb
308	Irregular Verb	catch f.	caught - caught
Phrasals
309	Öbek Fiiller	catch at f.	havada kapmak
310	Öbek Fiiller	catch at f.	çabucak razı olmak
311	Öbek Fiiller	catch oneself on f.	(kendini) yanlış iş yaparken yakalamak
312	Öbek Fiiller	catch oneself on f.	hata yaptığını fark etmek
313	Öbek Fiiller	catch over f.	(su) yavaş yavaş donmak
314	Öbek Fiiller	catch on f.	çabucak anlamak
315	Öbek Fiiller	catch on f.	işe girmek
316	Öbek Fiiller	catch up f.	aniden tutup kaldırmak
317	Öbek Fiiller	catch up f.	istemeden katılmak
318	Öbek Fiiller	catch up with f.	hoş olmayan sonuçlar yaratmak
319	Öbek Fiiller	catch up with f.	tutuklamak
320	Öbek Fiiller	catch up with f.	enselemek
321	Öbek Fiiller	catch out f.	(krikette) topu yere düşmeden yakalamak
322	Öbek Fiiller	catch out f.	hazırlıksız yakalanmak
323	Öbek Fiiller	catch up f.	kapana kıstırmak
324	Öbek Fiiller	catch up f.	hapsetmek
325	Öbek Fiiller	catch up f.	sözünü kesmek
326	Öbek Fiiller	catch up f.	(atları, katırları, öküzleri) seyahat için hazırlamak
327	Öbek Fiiller	catch up f.	tamamlayıp nihayete erdirmek
328	Öbek Fiiller	catch up [brit] f.	yetişip geçmek
329	Öbek Fiiller	catch up with f.	güncelleştirmek
330	Öbek Fiiller	catch up with f.	(bilgiyi) tazelemek
331	Öbek Fiiller	catch (someone or something) in (something) f.	tuzakla yakalamak
332	Öbek Fiiller	catch (someone or something) in (something) f.	tuzakta (bir şey, hayvan) bulmak
333	Öbek Fiiller	catch (someone or something) in (something) f.	(birini veya bir şeyi) tuzağa yakalanmış bulmak
334	Öbek Fiiller	catch (someone or something) in (something) f.	kötü bir şey yaparken yakalamak
335	Öbek Fiiller	catch (someone or something) in (something) f.	kötü bir şey yaptığını anlamak
336	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) çalıntı vs. bir şeyle yakalamak
337	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) çalıntı vs. bir şey üstündeyken yakalamak
338	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) bir yöntemle yakalamak
339	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) köpeklerle peşine düşerek vs. yakalamak
340	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) bir şey yardımıyla yakalamak
341	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) biriyle yakalamak
342	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) biriyle beraberken yakalamak
343	Öbek Fiiller	catch (someone) with (someone or something) f.	(birini) biriyle beraberken görmek
344	Öbek Fiiller	catch something from someone f.	birinden bir hastalık kapmak
345	Öbek Fiiller	catch something from someone f.	birinden bir hastalık bulaşmak
346	Öbek Fiiller	catch something from someone f.	birinden bir hastalık geçmek
347	Öbek Fiiller	catch on to f.	anlamak
348	Öbek Fiiller	catch up f.	arayı kapatmak
349	Öbek Fiiller	catch it f.	azar işitmek
350	Öbek Fiiller	catch it f.	azarlanmak
351	Öbek Fiiller	catch someone doing something f.	birini bir şey yaparken/iş üzerinde yakalamak
352	Öbek Fiiller	catch someone at something f.	birini bir şey yaparken/iş üzerinde yakalamak
353	Öbek Fiiller	catch it f.	ceza yemek
354	Öbek Fiiller	catch on to f.	farkına varmak
355	Öbek Fiiller	catch on f.	moda olmaya başlamak
356	Öbek Fiiller	catch up f.	kızışmak
357	Öbek Fiiller	catch on to f.	kavramak
358	Öbek Fiiller	catch it f.	papara yemek
359	Öbek Fiiller	catch it f.	paylanmak
360	Öbek Fiiller	catch on f.	popülerleşmek
361	Öbek Fiiller	catch on f.	tutmaya başlamak
362	Öbek Fiiller	catch on with someone f.	(ürün) tutmak
363	Öbek Fiiller	catch up to f.	yakalamak
364	Öbek Fiiller	catch onto something f.	(çalı/diken) bir şeye takılmak
365	Öbek Fiiller	catch on with someone f.	(ürün vb) popüler olmak
366	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone or something) f.	(birini biriyle/bir şeyle) yakalamak
367	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone or something) f.	(birini biriyle/bir şeyle) görmek/basmak
368	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone or something) f.	(birini) belli bir yöntemle/araçla yakalamak
369	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone or something) f.	(birini) belli bir yöntemle/araçla tutuklamak
370	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone) f.	(birini başka biriyle) yakalamak
371	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone) f.	(birini biriyle) basmak
372	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone) f.	(birini başka biriyle) iş üstünde yakalamak/basmak
373	Öbek Fiiller	catch (one) with (someone) f.	(birini biriyle) yasadışı bir şey yaparken bulmak/basmak
374	Öbek Fiiller	catch someone with something f.	birini bir şeyle yakalamak
375	Öbek Fiiller	catch someone with something f.	birini çalıntı/yasadışı bir şeyle yakalamak
376	Öbek Fiiller	catch someone with something f.	birini bir şeyle basmak
377	Öbek Fiiller	catch someone with something f.	birini bir şeyle bulmak
378	Öbek Fiiller	catch someone with something f.	birini bir şey yardımıyla yakalamak/tutuklamak
379	Öbek Fiiller	catch onto (something) f.	(bir şeye) tutunmak
380	Öbek Fiiller	catch onto (something) f.	(bir şeye) geçmek
381	Öbek Fiiller	catch onto (something) f.	(bir şeye) kilitlenmek
382	Öbek Fiiller	catch at (something) f.	(birini) suçüstü yakalamak
383	Öbek Fiiller	catch at (something) f.	(birini) iş üstünde yakalamak
384	Öbek Fiiller	catch at (something) f.	(bir şeye) yapışmak
385	Öbek Fiiller	catch at (something) f.	(bir şeyi) sıkıca tutmak
386	Öbek Fiiller	catch from f.	-den kapmak
387	Öbek Fiiller	catch from f.	-den bulaşmak
388	Öbek Fiiller	catch from f.	-den geçmek
389	Öbek Fiiller	catch hell (about someone or something) f.	(biri/bir şey hakkında) azar işitmek
390	Öbek Fiiller	catch hell (about someone or something) f.	(biri/bir şey hakkında) azarlanmak
391	Öbek Fiiller	catch hell (about someone or something) f.	(biri/bir şey hakkında) fırça yemek
392	Öbek Fiiller	catch hell (for something) f.	(biri/bir şey hakkında) azar işitmek
393	Öbek Fiiller	catch hell (for something) f.	(biri/bir şey hakkında) azarlanmak
394	Öbek Fiiller	catch hell (for something) f.	(biri/bir şey hakkında) fırça yemek
395	Öbek Fiiller	catch in f.	yakalamak
396	Öbek Fiiller	catch in f.	kıstırmak
397	Öbek Fiiller	catch something on something f.	bir şeyi bir şeye takmak
398	Öbek Fiiller	catch something on something f.	bir şeyini (bir çıkıntıya, bir şeyin ucuna) takmak
399	Öbek Fiiller	catch on with (one) f.	(birileri arasında) popüler olmak
400	Öbek Fiiller	catch on with (one) f.	(birileri tarafından) tutmak
401	Öbek Fiiller	catch on with (one) f.	(birileri tarafından) ilgi görmek
402	Öbek Fiiller	catch on with (one) f.	(birileri arasında) rağbet görmek
403	Öbek Fiiller	catch one off f.	(birini) gafil avlamak
404	Öbek Fiiller	catch one off f.	(birini) hazırlıksız yakalamak
405	Öbek Fiiller	catch one off f.	(birini) boş bir anında yakalamak
406	Öbek Fiiller	catch one off f.	(birini) savunmasız yakalamak
407	Öbek Fiiller	catch onto f.	-e takılmak
408	Öbek Fiiller	catch onto f.	-e kilitlenmek
409	Öbek Fiiller	catch onto f.	-e tutunmak
410	Öbek Fiiller	catch onto f.	-e geçmek
411	Öbek Fiiller	catch someone out f.	birinin foyasını ortaya çıkarmak
412	Öbek Fiiller	catch someone out f.	birini faka bastırmak
413	Öbek Fiiller	catch someone out f.	birinin hilesini ortaya çıkartmak
414	Öbek Fiiller	catch someone out f.	birini enselemek
415	Öbek Fiiller	catch up f.	görüşüp son havadisleri almak/vermek
416	Öbek Fiiller	catch up f.	hasret gidermek
417	Öbek Fiiller	catch up f.	görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak
418	Öbek Fiiller	catch up f.	aradaki mesafeyi kapatmak
419	Öbek Fiiller	catch up f.	kapılmak
420	Öbek Fiiller	catch up f.	kaldırmak
421	Öbek Fiiller	catch up f.	yükseltmek
422	Öbek Fiiller	catch up f.	havalandırmak
423	Öbek Fiiller	catch up f.	bulaşmak
424	Öbek Fiiller	catch up f.	karışmak
425	Öbek Fiiller	catch up f.	batmak
426	Öbek Fiiller	catch someone up in something f.	birinin (bir duyguya) kapılmasına neden olmak
427	Öbek Fiiller	catch someone up in something f.	birinin bir şeye ilgisini çekmek
428	Öbek Fiiller	catch someone up in something f.	birinin (zihnen) bir şeye takılmasına neden olmak
429	Öbek Fiiller	catch something up in something f.	bir şeyi bir şeyin içinde tuzağa düşürmek
430	Öbek Fiiller	catch something up in something f.	bir şeyi kapanla/ağ atarak yakalamak
431	Öbek Fiiller	catch something up in something f.	bir şeyi ağına düşürmek
432	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(biri şeye) kapılmak
433	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(bir şeye) kaptırmak
434	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(bir şeyin) içine çekmek
435	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(bir şeye) dahil etmek
436	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(bir şeye) bulaştırmak
437	Öbek Fiiller	catch up in (something) f.	(bir şeye) karıştırmak
438	Öbek Fiiller	catch someone up on (someone or something) f.	birine (birinde/bir şeyden) haber vermek
439	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	(bir şeyi) öğrenmek
440	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	gündemi yakalamak
441	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	(bir şeyle) ilgili arayı kapatmak
442	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	(ihmal edilmiş bir işi) yapmak
443	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	(ertelenmiş bir işi) yapmak
444	Öbek Fiiller	catch up on (something) f.	(bir şeyi) telafi etmek
445	Öbek Fiiller	catch up to (something or someone) f.	(birini/bir şeyi) yakalamak
446	Öbek Fiiller	catch up to (something or someone) f.	(birine/bir şeye) yetişmek
447	Öbek Fiiller	catch up to (something or someone) f.	(biriyle/bir şeyle) arayı kapatmak
448	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) görüşüp son havadisleri almak/vermek
449	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) hasret gidermek
450	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak
451	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) arayı kapatmak)
452	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birini) enselemek
453	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birini) tutuklamak
454	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	uzun süredir aranan (birini) yakalamak
455	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birini) yakalamak
456	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birine) yetişmek
457	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) aradaki mesafeyi kapatmak
458	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birinin) hızına yetişmek
459	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) görüşmek
460	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biriyle) sonra görüşmek
461	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(biri için) hoş olmayan sonuçlar yaratmak
462	Öbek Fiiller	catch up with (someone) f.	(birinin) sonradan başına bela olmak
463	Öbek Fiiller	catch with f.	yetişmek
464	Öbek Fiiller	catch with f.	arayı kapatmak
465	Öbek Fiiller	catch with f.	yakalamak
Phrases
466	İfadeler	there's always a catch expr.	hep bir bityeniği var
467	İfadeler	with a safety catch expr.	sustalı
Proverb
468	Atasözü	a drowning man will catch at a straw	denize düşen yılana sarılır
469	Atasözü	set a thief to catch a thief	çivi çiviyi söker
470	Atasözü	you can catch more flies with honey than with vinegar	tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
471	Atasözü	you can catch more flies with honey than with vinegar	çanakta balın olsun arı yemenden gelir
472	Atasözü	set a thief to catch a thief	bir hırsızı ancak bir başka hırsız yakalar
473	Atasözü	if you run after two hares you will catch neither	aynı anda iki şeyi birden yapmak için çabalarsan ikisinden de olursun
474	Atasözü	if you run after two hares you will catch neither	iki karpuz bir koltuğa sığmaz
475	Atasözü	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez
476	Atasözü	set a thief to catch a thief	dinsizin hakkından imansız gelir
477	Atasözü	you must lose a fly to catch a trout	kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
478	Atasözü	if you run after two hares you will catch neither	aynı anda iki tavşan kovalayan hiçbirini yakalayamaz
479	Atasözü	keep no more cats than can catch mice	ne kadar az, o kadar iyi
480	Atasözü	keep no more cats than can catch mice	az olsun öz olsun
481	Atasözü	if you chase two rabbits, you will not catch either one	iki karpuz bir koltuğa sığmaz
482	Atasözü	if you chase two rabbits, you will not catch either one	aynı anda iki şeyi birden yapmak için çabalarsan ikisinden de olursun
483	Atasözü	if you chase two rabbits, you will not catch either one	aynı anda iki tavşan kovalayan hiçbirini yakalayamaz
484	Atasözü	you can catch more flies with honey than you can with vinegar	tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
485	Atasözü	you can catch more flies with honey than you can with vinegar	çanakta balın olsun arı yemenden gelir
486	Atasözü	you need to bait the hook to catch the fish	bir şeyi yapabilmek/bir işi yürütebilmek için önce gereken hazırlıkları yapmalısın
487	Atasözü	you will catch more flies with honey than (with) vinegar	tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
488	Atasözü	you will catch more flies with honey than (with) vinegar	çanakta balın olsun arı yemenden gelir
Colloquial
489	Konuşma Dili	catch i.	bityeniği
490	Konuşma Dili	catch phrase i.	meşhur laf/söz
491	Konuşma Dili	catch i.	ses titremesi
492	Konuşma Dili	catch i.	hasılat
493	Konuşma Dili	catch i.	tespit
494	Konuşma Dili	catch i.	farkına varma
495	Konuşma Dili	catch i.	saptama
496	Konuşma Dili	catch i.	teşhis
497	Konuşma Dili	catch i.	ideal eş
498	Konuşma Dili	catch i.	müstakbel eş
499	Konuşma Dili	catch i.	eş adayı
500	Konuşma Dili	catch someone's eye f.	bakışını yakalanmak

"catch !" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Irregular Verb
1	Irregular Verb	catch-caught	caught f.
2	Irregular Verb	catch fiilinin geçmiş zaman formu	caught f.
3	Irregular Verb	catch fiilinin geçmiş zaman sıfat'-fiil formu	caught f.