low - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

low

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"low" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 122 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
low i. alçak
low s. alçak
low s. düşük
low s. az
General
low i. böğürme
low f. böğürmek
low f. yıkmak
low f. böğürmek (inek/öküz)
low f. (inek) böğürmek
low f. böğürerek ifade etmek
low f. bağırmak
low f. möö'lemek
low s. düşük (fiyat/sıcaklık)
low s. ingin
low s. kısa boylu
low s. basık
low s. rezil
low s. süfli
low s. üzgün
low s. boysuz
low s. şahsiyetsiz
low s. sıkıntılı
low s. güçsüz
low s. aşağılık
low s. alt
low s. baygın
low s. bodur
low s. neşesiz
low s. pest
low s. karamsar
low s. hor
low s. medeniyetsiz
low s. yavaş
low s. alçakgönüllü
low s. alçaktaki
low s. geri
low s. alçak (ses)
low s. kısa
low s. adi
low s. hakir
low s. zayıf
low s. mütevazı
low s. çok düşük
low s. (ses) yavaş
low s. dibe vurmuş/mutsuz
low s. ucuz
low s. kuvvetsiz
low s. dekolteli
low s. düşük kesimli
low s. yakası açık
low s. alt kültürde olan
low s. düşük statüde olan
low s. daha kötü durumda olan
low s. oldukça düşük
low s. mümkün olan en düşük seviyede
low s. yerin dibinde
low zf. ucuza
low zf. alçaktan
low zf. alçak sesle
low zf. aşağıda
low zf. aşağıya
low zf. düşük seviyeli bir şekilde
low zf. düşük seviyeye doğru
low zf. mütevazı bir şekilde
low zf. gösterişsiz bir şekilde
low zf. naçizane
low zf. indirgenmiş bir şekilde
low zf. düşürülmüş bir şekilde
low zf. alçaltıcı bir şekilde
low zf. küçük düşürücü bir şekilde
low zf. aşağılık bir şekilde
Trade/Economic
low i. en düşük değer
low s. düşük
low s. beş parasız
low s. parasız
low s. meteliksiz
low s. dar bütçeli
low zf. ucuz bir şekilde
low zf. ucuza gelerek
low zf. ucuza kapatarak
low zf. düşük fiyata gelerek
Technical
low s. alçak
Electric
low i. düşük voltaj
low i. alçak gerilim
Automotive
low i. birinci vites
low i. düşük vites sürüş modu
Biology
low s. gelişmemiş
low s. basit kalmış
Astronomy
low zf. ekvator yakınlarında ilerleyerek
low zf. ufkun yanında ilerleyerek
low zf. ufuk hizasında ilerleyerek
low zf. ekvator hizasında ilerleyerek
Linguistics
low s. (sesli harf) kalın
low s. (sesli harf) alçak
low s. (sesli harf) oral kavitenin alt bölümüne yakın seviyede üretilen
low s. (sesli harf) dil aşağıda iken üretilen
Religious
low s. low church ile ilgili
low s. alt kilise ile ilgili
low s. anglikan kilisesi tarafı ile ilgili
low s. anglikan kilisesi alt kanadına ait
Meteorology
low i. alçak basınç merkezi
low i. alçak atmosferik basınç bölgesi
low s. alçak
Sport
low s. (top) alçak atılan
low s. (top) düşük
low s. (top) vurucunun dizinin alt seviyesinde süzülen
Card
low i. en düşük koz
low i. en değersiz koz
low i. değersiz ikili
low i. değeri düşük
Music
low i. pes
low s. kalın
low zf. pes olarak
Archaic
low i. tepecik
low i. tümsek
low i. mezar tepeciği
low i. höyük
low zf. geç bir şekilde
low zf. geç kalarak
Slang
low i. ucuz ödeme
low i. düşük maliyet
low i. avantajlı ödeme

"low" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
in low spirits s. keyfi yerinde değil
in low spirits s. keyifsiz
General
low water mark i. alçak su seviyesi
low compression i. alçak kompresyon
low heat cement i. düşük ısılı çimento
low relief i. hafif kabartma
low resistance i. dirençsizlik
low flammability i. düşük dereceli yanabilirlik
low coast i. alçak kıyı
low pass filter i. alçak geçirgen filtre
low carbon martensite i. düşük karbonlu martensit
low pressure trough i. alçak basınçlı dar ve uzun hava sahası
low frequency i. alçak frekans
low voice i. alçak ses
low class i. alt sınıf
low spiritedness i. üzgünlük
the low countries i. belçika ve lüksemburg
low altitude bombing i. alçak bombardıman
low red heat i. düşük kızıl sıcaklık
low section tyre i. alçak profilli lastik
low comedy i. kaba komedi
the low countries i. hollanda
low level file store i. alt düzeyde dosya depolama
low tide i. cezir hareketi
low temperature i. düşük sıcaklık
low water i. denizin en düşük çekilme noktasına geldiği durum
low income group i. alt gelir grubu
low countries i. belçika, lüksemburg ve hollanda'yı kapsayan coğrafi bölge
low hurdles i. alçak engelli 200 metrelik koşu
low countries i. çukureller
low tide i. cezir zamanı
low pressure steam heating i. alçak basınçlı buharla ısıtma
high and low i. zengin fakir
low water i. çekik su
low cloud i. alçak bulut
low pressure area i. alçak basınç alanı
low frequency direction finder i. alçak frekans yön bulucusu
low hurdles i. alçak engel
low temperature bath i. düşük sıcaklık banyosu
low dose i. düşük doz
low platform trailer i. alçak platformlu römork
low speed engine i. ağır devirli motor
low temperature i. düşük ısı
low set i. alçak set
low pressure steam i. alçak basınçlı buhar
low priority program i. düşük öncelikli program
low alloy i. düşük alaşımlı
low speed flight i. alçak hızla uçuş
low pass i. alçak frekans geçirimi
low order burst i. yavaş paralanma
low loss line i. düşük kayıplı hat
low core i. alçak çekirdek
low water i. çekik deniz
low status i. düşük statü
low resolution graphic i. düşük çözünürlüklü grafik
low seedbed i. alçak ekim yastığı
low frequency impedance corrector i. alçak frekans empedans düzelticisi
low level flight i. alçaktan uçuş
low frequency amplification i. alçak frekans amplifikasyonu
low voltage lamp i. alçak voltajlı lamba
low level flight i. alt sınıf uçuşu
low voltage integrated circuits i. düşük voltajlı entegre devreler
low flammability i. düşük dereceli tutuşabilirlik
low alloy steel i. düşük alaşımlı çelik
low velocity scanning i. alçak hızla tarama
logic low i. 0 bit
low voltage rectifier i. alçak gerilim redresörü
low grade i. alt tabaka
low literature i. aşağı edebiyat
low wing plane i. alçak kanatlı uçak
low tide i. deniz alçalması
low frequency stage i. alçak frekans katı
low voltage cable i. alçak gerilim kablosu
low altitude i. alçak irtifa
low ego i. moral bozukluğu
low thinning i. alçak aralama
low latitudes i. ekvator üstünde veya yakınındaki bölgeler için kullanılan ingilizce ifade
low pressure cylinder i. alçak basınç silindiri
low explosive i. zayıf patlayıcı
charging low prices i. ucuzcu
low spirits i. neşesizlik
low tide i. cezir hali
low flying i. alçak uçuş
low order detonation i. alçak detonasyon
low altitude flight i. alçak uçuş
low cost housing i. düşük maliyetli konut
low fidelity i. düşük sadakat
low pressure tyre i. alçak basınçlı lastik
low tide i. cezir
low life i. yoksulluk
low tide i. inik deniz
low blood pressure i. düşük tansiyon
low wages policy i. düşük ücret politikası
low water i. çekilme
low power i. alçak güç
low tide i. denizin alçalması
low salt diet i. tuzsuz diyet
low income i. düşük gelir
low protein diet i. proteinden fakir diyet
low idle i. alçak rölanti
low mileage i. az kilometreli
low order i. alçak konum
low season i. bir ürün veya hizmete talebin en düşük olduğu mevsim veya dönem
low strength steel i. düşük mukavemetli çelik
high and low i. herkes
low-brow i. kültürsüz
low boot i. kısa çizme
low voltage i. alçak voltaj
low-heeled shoes i. kısa topuklu ayakkabı
low level i. alt kademe
low price i. ucuz fiyat
low voltage directive i. alçak gerilim yönergesi
low point i. düşük puan
low maintenance i. az bakım (gerektiren)
low maintenance i. az bakım
low value i. düşük değer
low interest loan i. düşük faizli kredi
low altitude i. düşük rakım
low altitude i. alçak rakım
low-cut dress i. dekolte elbise
low-down i. gerçek
low-incomer i. dar gelirli kimse
low-dimensional topology i. düşük boyutlu topoloji
low-down i. içyüzü
low-end goods i. düşük kaliteli ve ucuz ürünler
low-mileage i. düşük kilometre
low-necked dress i. dekolte elbise
low-paid job i. düşük maaşlı iş
low-incomers i. dar gelirliler
low-noise workplace i. düşük gürültü seviyeli iş yeri
low-level waste i. düşük seviyeli radyoaktif atık
low-income family i. düşük gelirli aile
low-water mark i. bir şeyin en alçak noktası
low-angle shot i. kontrplonje
low-income families i. dar gelirli aileler
low-fat milk i. az yağlı süt
low-cut dress i. dekolte
low-level radioactive waste i. düşük seviyeli radyoaktif atık
low-class cabaret i. baloz
low-pressure i. alçak basınç
low-water mark i. alçak su seviyesi işareti
low consumption i. az tüketim
low consumption i. düşük tüketim
someone with a low level of education i. eğitim düzeyi düşük (kimse)
low-spiritedness i. moralsizlik
low income i. dar gelir
a touch of hope for low-incomers i. dar gelirliye umut kapısı
bridge of hope for low-incomers i. dar gelirliye umut kapısı
a beacon of hope for low-incomers i. dar gelirliye umut kapısı
carpet at low price i. düşük fiyata halı
low temperature i. alçak ısı
low temperature i. alçak ısı derecesi
low possibility i. düşük ihtimal
low probability i. düşük ihtimal
low cut pants i. düşük belli pantolon
low chance i. düşük ihtimal
low-cut dress i. derin dekolteli elbise
low point (to be in something) i. (bir işin) gelebileceği en berbat durum
low point (to be in something) i. (bir işin) gelebileceği en berbat nokta
low morale i. düşük moral
low morale i. zayıf moral
low temperatures i. düşük sıcaklıklar
low-pitched sound i. pes ses
very low-fat diet i. çok az yağlı diet
low socio-economical status i. düşük sosyoekonomik durum
low rate ticket i. indirimli bilet
a low-cut shoe i. bileksiz ayakkabı
low score i. düşük skor
low life i. toplumun alt kesimindeki yaşam
a low-key ceremony i. sade bir tören
low fidelity i. standarttan daha düşük ses kalitesine sahip ses/müzik
all time low i. en düşük seviye
low protein diet i. düşük proteinli diyet
low-stress job i. az stresli iş
families with low income i. dar gelirli aileler
low-regret measures i. ikinci derece tedbirler
low cleavage i. derin göğüs dekoltesi
low cut cleavage i. derin göğüs dekoltesi
low-maintenance landscape i. az bakım isteyen peyzaj
low calorie ice cream i. düşük kalorili dondurma
low rise i. düşük bel
low-cut back dress i. sırt dekolteli elbise
low-cut back dress i. sırt dekoltesi olan elbise
low mood i. moralsizlik
low mood i. keyifsizlik
low mood i. düşük mod
low spirits i. keyifsizlik
low spirits i. moral bozukluğu
low-mindedness i. kötü niyetlilik
low-mindedness i. kötü fikirlilik
low-mindedness i. kötü kalplilik
low-mindedness i. kötülük
low-mindedness i. fesatlık
low [scotland] i. alev
low [scotland] i. ateş
low [scotland] i. kor
low [scotland] i. parlama
low blow i. ahlaka aykırı saldırı
low blow i. etik dışı saldırı
low blow i. hakaret
low blow i. aşağılama
low road i. kısa yol
low road i. hileli yol
low road i. ahlak dışı davranış
low road i. kötü yol
low technology i. düşük teknoloji
low technology i. üst düzey sistem veya cihazlar içermeyen teknoloji
low-key i. kontrollü durum
low-key i. sakin durum
low-tech i. basit teknoloji
low-tech i. fazla donanımlı olmayan ekipmanların kullanıldığı teknoloji
low iq i. düşük iq
down low i. gizlilik
down low i. ketumluk
down low i. sır tutma
down low i. ağız sıkılığı
low point i. dibe vurma anı
fly low f. alçaktan uçmak
lay low f. yere sermek
lay low f. indirmek
lay low f. yatırmak
lay low f. yatağa düşürmek
sink low f. çok alçalmak (güneş/ay)
have a low opinion of f. önemsememek
be on the low side f. oldukça ucuz olmak
be low in f. miktarı az olmak
feel low f. morali bozuk olmak
lie low f. gizlenmek
sink low f. çok düşmek (fiyat)
be in low spirits f. keyifsiz olmak
lie low f. göze batmamaya çalışmak
be at a low ebb f. morali bozuk olmak
lie low f. saklanmak
run low f. azalmak
lie low f. ortalıkta görünmemek
lay low f. mahvetmek
be at a low ebb f. çok azalmış olmak
lay somebody low f. yere sermek
search high and low (for) f. fellik fellik aramak
have low regard for someone (or something) f. metelik vermemek
keep something low (price/quality/pressure) f. düşük tutmak
get low mark f. düşük not almak
be low f. düşük olmak
play it low down f. kaale almamak
get low mark f. kırık not almak
get low mark f. zayıf not almak
keep a low profile f. dikkat çekmekten sakınmak
keep a low profile f. dikkat çekmemeye çalışmak
get the low-down on him f. onun hakkında bütün gerçekleri öğrenmek
lay low an empire f. bir imparatorluğu yıkmak
have low self esteem f. kendine güveni az olmak
be in low spirits f. keyifsiz hissetmek
fly too low f. çok alçaktan uçmak
suffer from low back pain f. bel ağrısı çekmek
begin to drop into the low 20s f. sıcaklık 20 derecelere (22-23) düşmeye başlamak
wear low-cut f. dekolte giymek
wear low-cut f. dekolte giyinmek
show low water absorption and translucency properties f. düşük su emme ve ışık geçirgenliği özelliği göstermek
be at an all-time low f. en düşük seviyesinde olmak
remain low f. düşük kalmak
keep costs low f. maliyeti düşük tutmak
keep the cost low f. maliyeti düşük tutmak
lay low f. (mec.) geriye çekilmek
swoop low f. pike yapmak
reach a low point f. düşük seviyeye ulaşmak
get a low salary f. düşük maaşla çalışmak
get a low salary f. düşük maaş almak
get a low salary f. az maaş almak
get a low salary f. düşük maaşla çalışmak
get a low salary f. düşük maaş almak
low [scotland] f. tutuşmak
low [scotland] f. alevlenmek
low [scotland] f. parlamak
low [obsolete] f. alçaltmak
low [obsolete] f. azaltmak
low [obsolete] f. indirmek
low-key f. az kontrast oluşturmak
low-key f. sadeleştirmek
low-key f. ölçülü hale getirmek
low loss s. az kayıplı
low camp s. bayağı
low class s. bayağı
at a low ebb s. müşkül durumda
low pitched s. ahenkli
low risk s. düşük riskli
low spirited s. üzgün
in low spirits s. neşesiz
low level s. düşük düzeyli
of low degrees s. avam tabakadan
low density s. yoğunluğu az
low pressure s. düşük basınçlı
low skilled s. düşük vasıflı
having low resistance s. dirençsiz
low ceilinged s. alçak tavanlı
low pitched s. pes
low pass s. alçak geçişli
low rise s. alçak sesli
at a low ebb s. çok kötü halde
low class s. adi
low speed s. alçak hızlı
rather low s. alçakça
laid low s. alçak koyulmuş
low power s. düşük kuvvetli
low brow s. düşük kültürlü
low brow s. cahil
low brow s. seviyesiz
low brow s. düşük kalite sanat eserleri satan
low brow s. kalitesiz
very low s. alçacık
at a low ebb s. çok kötü durumda
low pressure s. alçak basınçlı
very low s. çok alçak
extremely low s. aşırı düşük
low floored s. alçak zeminli
low ground s. alçak zeminli
low floor s. alçak zeminli
low-spirited s. keyifsiz
low-neck s. dekolte
low-odor s. kokusu hafif
low-order s. düşük değerli
low-spirited s. neşesiz
low-cut s. dekolte
low-key s. ılımlı
low-heat s. düşük ısılı
low side-stream s. az dumanlı
low-quality s. düzeysiz
low-key s. şatafatsız
low-energy s. enerji tasarruflu
low-pitched s. pes
low-key s. sade
low-down s. rezil
low-key s. gösterişten uzak
low-necked s. dekolte
low-key s. uyumlu
low-tolerant s. düşük toleranslı
low-cost s. düşük maliyetli
low-speed s. düşük devirli
low-down s. aşağılık
low-heeled s. topuksuz
low-lying s. ingin
low-rise s. asansörsüz ve alçak (bina)
low-pressure s. alçak basınçlı
low-down s. alçak
low-priced s. düşük maliyetli
low-spirited s. morali bozuk
low-foaming s. köpüğü ayarlı
low-level s. düşük seviyeli
low-spirited s. tasalı
low-minded s. fesat
low-power s. düşük güçlü
low-down s. ahlaksız
low-spirited s. üzgün
low-spirited s. kederli
low-key s. sönük
low-level s. düşük düzeyli
very-low s. çok alçak
low-frictional s. az sürtünmeli
low-mileage s. az kilometreli
low-pitched s. (ses) pes
low-mileage s. düşük kilometreli
low-pitched s. alçak tavanlı
low-pitched s. az eğimli
low-priced s. her keseye uygun
low-cost s. her keseye uygun
as low as s. kadar alçak
as low as s. kadar düşük
as low as s. kadar az
low-heeled s. az topuklu
low-heeled s. düşük topuklu
low-sudsing s. az köpüren (deterjan)
low-to-mid s. düşük-orta
low-tech s. düşük teknoloji
low-foam s. az köpüklü
low-foaming s. az köpüren
low-fat s. az yağlı
low-priced s. uygun fiyatlı
low-cost s. uygun fiyatlı
low-slung s. alçak
low-slung s. yere yakın
low mileage s. düşük kilometre
low mileage s. düşük kilometrede
low mileage s. düşük kilometreli
low lying s. düşük rakımlı
laid low s. (hastalık yüzünden) elden ayaktan düşmüş
laid low s. yataklara düşmüş
laid low s. yatak döşek olmuş
low-calorie s. kalorisi az
low-calorie s. kalorisi düşük
low-cut s. göğüs dekolteli
low-minded s. kötü niyetli
low-minded s. kötü fikirli
low-minded s. kötü kalplilik
low-paid s. düşük maaşlı
low-paid s. düşük gelirli
low-paid s. düşük ücretli
low-pressure s. düşük basınçlı
low-pressure s. zorlamayan
low-pressure s. baskı yapmayan
low-profile s. dikkat çekmeyen
low-profile s. göze batmayan
low-profile s. düşük profilli
high-low s. önü arkasından daha kısa (etek)
low-backed s. belli
low-backed s. beli olan
low-backed s. düşük sırtlı
low-budget s. düşük bütçeli
low-budget s. sınırlı bütçeye dayalı
low-budget s. belirli bir bütçede gerçekleştirilen
low-cut s. (ayakkabı) bileksiz
low-cut s. (ayakkabı) bileği açıkta bırakan
low-cut s. (ayakkabı) düşük bilekli
low-down s. depresif
low-down s. bıkkın
low-down s. sıkkın
low-down s. adaletsiz
low-down s. haksız
low-down s. yanlı
low-down s. utanç verici
low-down s. gerçek bilgi
low-down s. salt bilgi
low-down s. haber
low-grade s. düşük kaliteli
low-grade s. alt sınıfa ait
low-grade s. bayağı
low-grade s. adi
low-grade s. düşük ölçekli
low-grade s. sınır dereceli
low-grade s. sınır ölçeğinde
low-key s. yoğunluğu az olan
low-key s. (stil veya nitelik) ölçülü
low-key s. (stil veya nitelik) belirli bir ölçüde
low-key s. dingin
low-level s. alçak irtifada
low-level s. alçak irtifa
low-level s. önemsiz
low-level s. değersiz
low-level s. kıymetsiz
low-level s. yoğun olmayan
low-life s. avam hayata ait
low-life s. avam hayat ile ilgili
low-life s. sefil hayat ile ilgili
low-life s. alt tabakaya ait
low-life s. alt tabaka ile ilgili
low-lived s. adi
low-lived s. düşük
low-lived s. varoş
low-lived s. kaba
low-lived s. namussuz
low-lived s. güvenilmez
low-lived s. alçak
low-pitched s. düşük yoğunluklu
low-pitched s. az yoğunlukta olan
low-pitched s. hafif
low-polluting s. az kirleten
low-polluting s. çevreye duyarlı
low-polluting s. çevre dostu
low-powered s. düşük güçlü
low-powered s. düşük kapasiteli
low-pressure s. hareketli olmayan
low-pressure s. faal olmayan
low-pressure s. enerjik olmayan
low-pressure s. güç uygulamayan
low-pressure s. kuvvet uygulamayan
low-pressure s. dolaylı
low-pressure s. üzerine düşmeden ikna eden
low-pressure s. kurnazca
low-pressure s. zekice
low-pressure s. yormayan
low-pressure s. yoğun olmayan
low-pressure s. kayıtsız
low-pressure s. sakin
low-ranking s. düşük rütbeli
low-ranking s. alt tabakada bulunan
low-ranking s. alt seviyede yer alan
low-rent s. düşük rütbeli
low-rent s. alt tabakada bulunan
low-rent s. alt seviyede yer alan
low-rent s. ahlaksız
low-rent s. erdemsiz
low-rent s. zevksiz
low-rent s. ince zevki olmayan
low-rent s. düşük kiralı
low-rent s. (mahalle, semt) düşük gelirlilere uygun
low-set s. ortalamanın altında
low-set s. alçak
low-set s. düşük
low-set s. kısa ve kalın
low-set s. küt
low-set s. güdük
low-thoughted s. sığ düşünceli
low-thoughted s. sığ fikirli
low-toned s. düşük hacimli
low-toned s. düşük volümlü
low-toned s. hacmi düşük
low-mass s. düşük kütleli
low-effort s. çaba gerektirmeyen
low-poly s. düşük poligonlu
low-effort s. efor gerektirmeyen
low-key s. hafiften
low-key s. ufaktan