Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
yarısı
"yarısı"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yarısı
one half
i.
2
Genel
yarısı
one-half
s.
3
Genel
yarısı
half of
zm.
"yarısı"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 230 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
davalının arazisinin yarısı ile çift hayvanları dışında tüm menkullerinin davacının yedine teslimi
estate by elegit
i.
2
Genel
gece yarısı güneşi
midnight sun
i.
3
Genel
dünyanın amerika'yı kapsayan yarısı
western hemisphere
i.
4
Genel
ortaçağın ilk yarısı
the dark ages
i.
5
Genel
gece yarısı güneşi kıyısı
midnight sun coast
i.
6
Genel
hayatımın ikinci yarısı
second half of my life
i.
7
Genel
işin yarısı
half the battle
i.
8
Genel
gece yarısı
midnight
i.
9
Genel
insanların yarısı
half of people
i.
10
Genel
diğer yarısı
other half
i.
11
Genel
biletin dönüş yarısı
return half
i.
12
Genel
gece yarısı başlayan gün
civil day
i.
13
Genel
yılın ikinci yarısı
second half of the year
i.
14
Genel
yılın ilk yarısı
first half of the year
i.
15
Genel
toplumun neredeyse yarısı
nearly half of society
i.
16
Genel
öğrencilerin neredeyse yarısı
nearly half of the students
i.
17
Genel
yarısı peşin
first-half cash
i.
18
Genel
yarısı peşin
one-half cash
i.
19
Genel
senenin ilk yarısı
the first half of the year
i.
20
Genel
yılın ilk yarısı
the first half of the year
i.
21
Genel
yılın son yarısı
the final half of the year
i.
22
Genel
ulusal gelirin yarısı
half of national income
i.
23
Genel
a4'ün yarısı büyüklüğünde
a5
i.
24
Genel
bir onsun yarısı kadar olan sıvı ölçü birimi
tablespoonful
i.
25
Genel
normalin yarısı boyutundaki küçük gazete
tabloid
i.
26
Genel
gece yarısı
the midnight hour
i.
27
Genel
gece yarısı
twelve
i.
28
Genel
gece yarısı
twelve hours [scottish]
i.
29
Genel
gece yarısı
zero hour
i.
30
Genel
kapının alt yarısı
half heck
i.
31
Genel
bir şeyin yarısı
halfendeale
i.
32
Genel
küçük kürenin yarısı
hemispherule
i.
33
Genel
yarısı insan olan varlık
demiman
i.
34
Genel
bölünmüş kapının alt yarısı
heck [dialect] [uk]
i.
35
Genel
domino taşının tek nokta bulunan yarısı
one-spot
i.
36
Genel
(hanedan armalarında) genişliğinin yarısı kadar küçültülmüş şerit
closet
i.
37
Genel
bilateral simetrili hayvanın sağ veya sol yarısı
paramere
i.
38
Genel
somitin sağ veya sol yarısı
paramere
i.
39
Genel
gece yarısı başlayan zaman aralığı
day
i.
40
Genel
(hanedan armalarında) armayı sağ üstten sol alta doğru ikiye bölen çapraz çizginin yarısı genişliğindeki küçük çizgi
scarp
i.
41
Genel
(hanedan armalarında) armayı sağ üstten sol alta doğru ikiye bölen çapraz çizginin yarısı genişliğindeki küçük çizgi
scarpe
i.
42
Genel
obje veya şeklin çevre uzunluğunun yarısı
semiperimeter
i.
43
Genel
bir yarısı altı noktalı domino taşı
six
i.
44
Genel
yarısı dört gelen domino taşı
four
i.
45
Genel
ilk yarısı
first half of
s.
46
Genel
yarısı yenmiş
half-eaten
s.
47
Genel
yarısı kaybolmuş
halfen
s.
48
Genel
yarısı eksik
halfen
s.
49
Genel
yarısı duyulmuş
half-heard
s.
50
Genel
gece yarısı ile ilişkili
mesonoxian
s.
51
Genel
vücudunun ön yarısı belirtilen türde olan (at)
forehanded [obsolete]
s.
52
Genel
yarısı yapışık
semiadherent
s.
53
Genel
yarısı bağlı
semiadherent
s.
54
Genel
yarısı destekli
semiadherent
s.
55
Genel
yarısı yapışık
semiattached
s.
56
Genel
yarısı bağlı
semiattached
s.
57
Genel
yarısı destekli
semiattached
s.
58
Genel
yarısı bütünleşik
semiattached
s.
59
Genel
yarısı oluşmuş
semiformed
s.
60
Genel
gece yarısı
at midnight
zf.
61
Genel
gece yarısı
at dead of night
zf.
62
Genel
öğleden sonra dört ile gece yarısı arasında
between four in the afternoon and midnight
zf.
63
Genel
yarısı olacak şekilde
halfendeale
zf.
64
Genel
öğle vakti ile gece yarısı arasında
p.m.
zf.
65
Genel
-nın yarısı kadar
as much as half of
ed.
66
Genel
gece yarısı
midn (midnight)
kısalt.
67
Genel
gece yarısı
midn. (midnight)
kısalt.
Phrases
68
İfadeler
bir elmanın iki yarısı
an apple cleft in two
i.
69
İfadeler
yarısı kadar daha
half again as many
zf.
70
İfadeler
yarısı kadar daha
half again as much
zf.
Proverb
71
Atasözü
iyi başlayan işin yarısı bitmiş demektir
well begun is half done
Colloquial
72
Konuşma Dili
başarıya giden yolun yarısı
halfway house
i.
73
Konuşma Dili
gecenin yarısı
dead of night
i.
74
Konuşma Dili
yolun yarısı
midway
i.
75
Konuşma Dili
beyzbol veya softbol maçında son vuruş sırasının 2. yarısı
bottom
i.
76
Konuşma Dili
bir elmanın iki yarısı olmak
be opposite sides of the same coin
f.
77
Konuşma Dili
bu sürenin yarısı geçince
in half that time
expr.
78
Konuşma Dili
gece yarısı gibi (varmak/gitmek vb)
along about midnight
expr.
79
Konuşma Dili
yarısı şimdi yarısı hafta sonu
half now half at end of the week
expr.
80
Konuşma Dili
yarısı kadar daha
half as much again
expr.
81
Konuşma Dili
yarısı bile
not half
expr.
82
Konuşma Dili
bardağın yarısı boş mu dolu mu?
is the glass half empty or half full?
expr.
83
Konuşma Dili
yarısı kadar daha
half again as many/much
expr.
84
Konuşma Dili
daha işin yarısı
half of it
expr.
85
Konuşma Dili
yarısı kadar sürede
in half the time
expr.
86
Konuşma Dili
ayranım budur yarısı sudur
my name is rufus and that's the trufus
expr.
Idioms
87
Deyim
bir beyzbol maçındaki son vuruş sırasının 2. yarısı
bottom of the ninth
i.
88
Deyim
bir elmanın iki yarısı
opposite sides of the same coin
i.
89
Deyim
bir elmanın iki yarısı
different sides of the same coin
i.
90
Deyim
bir elmanın iki yarısı
two sides of the same coin
i.
91
Deyim
daha işin yarısı
the half of it
i.
92
Deyim
gece yarısı
the witching hour
i.
93
Deyim
gece yarısı
in the dead of night
i.
94
Deyim
saat 12 (gece yarısı)
the witching hour
i.
95
Deyim
yalnızca yarısı
the half of it
i.
96
Deyim
gece yarısı yapılan hırsızlık
moonlight requisition
i.
97
Deyim
bir elmanın iki yarısı
the old one-two (punch)
i.
98
Deyim
yolun yarısı
a halfway house
i.
99
Deyim
yarısı kadar bile (bir şey) olmamak
be not half as (something) (as someone or something)
f.
100
Deyim
başarmanın yarısı olmak
be half the battle
f.
101
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi olmak
be like two peas in a pod
f.
102
Deyim
zafere giden yolun yarısı olmak
be half the battle
f.
103
Deyim
dediklerinin/yaptıklarının yarısı doğru çıkmak/olmak
bat five hundred [us]
f.
104
Deyim
bir elmanın iki yarısı olmak
be different sides of the same coin
f.
105
Deyim
bir elmanın iki yarısı olmak
be two sides of the same coin
f.
106
Deyim
dikkatinin yarısı (birinde/bir şeyde) olmak
keep one eye on (someone or something)
f.
107
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
as like as two peas in a pod
expr.
108
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
alike as two peas in a pod
expr.
109
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
alike as peas in a pod
expr.
110
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
like as two peas in a pod
expr.
111
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
as alike as peas in a pod
expr.
112
Deyim
bir elmanın iki yarısı
as like as two peas
expr.
113
Deyim
bir elmanın iki yarısı
as like as two peas in a pod
expr.
114
Deyim
bardağın yarısı dolu
the glass is half full
expr.
115
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
like/as two peas in a pod
expr.
116
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
as alike/like as peas in a pod
expr.
117
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
as alike/like as (two) peas in a pod
expr.
118
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
like peas in a pod
expr.
119
Deyim
bir elmanın iki yarısı gibi
like as two peas in a pod
expr.
120
Deyim
birinin/bir şeyin yarısı kadar bile iyi değil
not half as good as somebody/something
expr.
121
Deyim
'-in yarısı bile değil
not the half of
expr.
122
Deyim
(bir şeyin) yarısı bile değil
not the half of (something)
expr.
123
Deyim
bardağın yarısı boş
the glass is half empty
expr.
124
Deyim
bir elmanın iki yarısı
two peas in a pod
expr.
Trade/Economic
125
Ticaret/Ekonomi
sermayesinin yarısı başka bir şirkete ait olan şirket
associated company
i.
126
Ticaret/Ekonomi
surastarya yarısı kadar dispeç
despatch half demurrage
i.
127
Ticaret/Ekonomi
abd dolarının yarısı değerindeki madeni para
fifty-cent piece
i.
128
Ticaret/Ekonomi
yirmi bir şilin değerindeki eski ingiliz altınının yarısı
smelt
i.
Law
129
Hukuk
sermayesinin yarısı başka bir şirkete ait olan şirket
associated company
i.
130
Hukuk
gece yarısı yasası
midnight regulation
i.
Politics
131
Siyasal
yarısı avusturya-macaristan olan avusturyalıların iki meclisli parlamentosu
reichsrat
i.
Media
132
Medya
gece yarısı programı
late-night show
i.
Technical
133
Teknik
bir saatin yarısı
half-hour
i.
134
Teknik
bir şeyin yarısı
halves
i.
135
Teknik
bir şeyin yarısı
half
i.
136
Teknik
dış gövde alt yarısı
bottom half outer casing
i.
137
Teknik
dış gövde üst yarısı
top half outer casing
i.
138
Teknik
gövde üst yarısı
top section casing
i.
139
Teknik
gövde alt yarısı
bottom half casing
i.
140
Teknik
gövde üst yarısı
upper half casing
i.
141
Teknik
gövde üst yarısı
top half casing
i.
142
Teknik
gövde alt yarısı
lower half casing
i.
143
Teknik
iç gövde alt yarısı
lower inner casing
i.
144
Teknik
itici yarısı
ejector half
i.
145
Teknik
iç gövde üst yarısı
upper inner casing
i.
146
Teknik
supap yuvası yarısı
valve housing half
i.
147
Teknik
türbin gövdesi alt yarısı
lower half turbine casing
i.
148
Teknik
türbin dış gövdesinin alt yarısı
turbine outer casing base
i.
149
Teknik
tam boyun yarısı
half-length
i.
150
Teknik
yarısı kireçli
semicalcareous
i.
151
Teknik
yarısı toz haline getirilen
semicalcined
i.
152
Teknik
yarısı yanmış
semicalcined
i.
153
Teknik
yarısı sönmüş
semicalcined
i.
154
Teknik
uzunluğun yarısı kadar ortada yiv açılmış
half-length centre grooved
s.
Architecture
155
Mimarlık
iki bölmeli kapının alt yarısı
hatch [obsolete]
i.
156
Mimarlık
çapraz sahının yarısı
semitransept
i.
157
Mimarlık
yarısı gömülü anlamına gelen ön ek
semi-
ök.
Woodworking
158
Ağaç İşleri
yarısı çürümüş
doted [obsolete] [us]
s.
159
Ağaç İşleri
yarısı kurumuş
doted [obsolete] [us]
s.
Automotive
160
Otomotiv
yatak yarısı
bearing half
i.
Marine
161
Denizcilik
çift pik yelkeninin üst yarısı
upper topsail
i.
162
Denizcilik
çift gabya yelkeninin üst yarısı
upper topsail
i.
163
Denizcilik
gemiyi yelkenlerinin yarısı geriye dönecek şekilde rüzgara yaklaştırmak
jam
f.
Medical
164
Medikal
beyin yarısı
hemisphere
i.
165
Medikal
hastaların yarısı
half of patients
i.
166
Medikal
ince bağırsağın alt yarısı
ileum
i.
167
Medikal
ince bağırsağın üst yarısı
jejunum
i.
168
Medikal
vücudun alt yarısı
lower half of the body
i.
169
Medikal
yarısı anneden yarısı babadan gelen o türe has kromozom hücresi
diploid
i.
170
Medikal
kalbin lateral yarısı
hemicardia
i.
171
Medikal
kalbin sağ veya sol yarısı
hemicardia
i.
Anatomy
172
Anatomi
beyin yarısı
cerebral hemispheres
i.
173
Anatomi
incebağırsağın alt yarısı
ileum
i.
174
Anatomi
beynin lateral yarısı
hemicerebrum
i.
175
Anatomi
göğüs kafesinin lateral yarısı
hemithorax
i.
176
Anatomi
toraksın lateral yarısı
hemithorax
i.
Optics
177
Optik
merceğin yarısı
semilens
i.
178
Optik
lensin yarısı
semilens
i.
Food Engineering
179
Gıda
meyvelerin kurutma işleminde düzleştirilip birbirine yapıştırılmış iki yarısı
slabs
i.
Gastronomy
180
Mutfak
yarısı cin veya votka diğer yarısı limon suyuyla hazırlanan bir kokteyl
gimblet
i.
181
Mutfak
kaymağının yarısı alınmış (süt)
semi-skimmed
s.
Math
182
Matematik
çemberin bir yarısı
hemicycle
i.
183
Matematik
dairenin bir yarısı
hemicycle
i.
184
Matematik
çember çevresinin yarısı
hemicycle
i.
185
Matematik
daire çevresinin yarısı
hemicycle
i.
186
Matematik
küremsi cismin yarısı
hemispheroid
i.
187
Matematik
ters sinüsün yarısı
hav (haversine)
kısalt.
Geometry
188
Geometri
kürenin yarısı
hemisphere
i.
Physics
189
Fizik
uzayda iki parçacık arasındaki çekim veya itme nedeniyle oluşan gerilimin yarısı ile aralarındaki mesafenin çarpımı
virial
i.
190
Fizik
ikiden fazla parçacık olması durumunda tüm sistem için bu ürünlerin toplamının yarısı
virial
i.
191
Fizik
kütlesi elektronunkinin yaklaşık yarısı kadar olan, müonla ilişkili bir nötrino
muon neutrino
i.
192
Fizik
kütlesi elektronunkinin yaklaşık yarısı kadar olan, müonla ilişkili bir nötrino
mu neutrino
i.
Chemistry
193
Kimya
melitik asidin yarısı kadar karboksil radikaline sahip (organik asit)
hemimellitic
s.
194
Kimya
yarısı asitlendirilmiş
semiacidified
s.
195
Kimya
birleşme oranına göre yarısı anlamı veren ön ek
hemi-
ök.
Biology
196
Biyoloji
lipid membranın bir yarısı
leaflet
i.
197
Biyoloji
yarısı anneden yarısı babadan gelen kromozom hücresi olan hücre veya organizma
amphidiploidy
i.
198
Biyoloji
yarısı anneden yarısı babadan gelen kromozom hücresi olan melez organizma
amphiploid
i.
199
Biyoloji
yarısı anneden yarısı babadan gelen kromozom hücresi olan hücre veya organizma
amphiploidy
i.
200
Biyoloji
diyatomların sert kabuğunun üst yarısı
epitheca
i.
201
Biyoloji
yarısı anneden yarısı babadan gelen kromozom hücresi olan
amphidiploid
s.
202
Biyoloji
yarısı eksik görünen
dimidiate
s.
203
Biyoloji
bir yarısı diğerinden küçük görünen
dimidiate
s.
Biochemistry
204
Biyokimya
diğer yarısı olan
sister
s.
Marine Biology
205
Deniz Biyolojisi
gece yarısı kuşağı
midnight zone
i.
Astronomy
206
Gökbilim
gök cisminin elips bölümündeki büyük eksenin yarısı
semimajor axis
i.
207
Gökbilim
gök cisminin elips bölümündeki küçük eksenin yarısı
semiminor axis
i.
Botanic
208
Botanik
turuncu-sarı doğurgan kısmı ve beyaz veya pembemsi sapları olup yarısı su içinde bulunan 3-8 cm yüksekliğinde bir mantar
mitrula elegans
i.
Literature
209
Edebiyat
dizenin yarısı
hemistich
i.
210
Edebiyat
mısranın yarısı
hemistich
i.
History
211
Tarih
nazi hükümetinin gece yarısı, 8 mayıs 1945'te teslim olması
zero hour
i.
Religious
212
Dini
gece yarısı veya şafak vakti başlayıp duaların ve ilahilerin okunduğu, kilise tarafından ayin için belirlenen yedi zamandan ilki ve en önemlisi
matin
i.
213
Dini
gece yarısı veya şafak vakti başlayıp duaların ve ilahilerin okunduğu, kilise tarafından ayin için belirlenen yedi zamandan ilki ve en önemlisi
mattins
i.
Geography
214
Coğrafya
dünya yüzeyinin ekvatorla ayrılan yarısı
hemisphere
i.
215
Coğrafya
dünyanın meridyenle ikiye bölünen batı veya doğu yarısı
hemisphere
i.
Military
216
Askeri
iki gece yarısı arasında 24 saat olarak ölçülen zaman dilimi
military time
i.
217
Askeri
üst yarısında bir hayvanın ön tarafı görünen alt yarısı ise boş (hanedan arması figürü)
naissant
s.
Sport
218
Spor
18 delikli golf sahasının ikinci yarısı
back nine
i.
219
Spor
kort oyunlarında bir takımın defans yapan yarısı
backcourt
i.
220
Spor
oyunun ikinci yarısı
last half
i.
221
Spor
ragbinin dokuz oyunculu takımlarla ve normal boyutunun yarısı kadar bir sahada oynanan versiyonu
minirugby
i.
Basketball
222
Basketbol
sahanın potayı içeren yarısı
forecourt
i.
Baseball
223
Beysbol
vuruşun ikinci veya son yarısı
bottom
i.
224
Beysbol
vuruşun ikinci yarısı
bottom of the inning
i.
Music
225
Müzik
birliğin yarısı
a half
i.
226
Müzik
tüm vokal veya enstrümantal ton aralığının alt yarısı
bass
i.
Printery
227
Matbaa
em ölçüsünün yarısı genişliğindeki boşluğa verilen ad
en
i.
Archaic
228
Eski Kullanım
gece yarısı
noon
i.
229
Eski Kullanım
gece yarısı
noon of night
i.
Entomology
230
Böcek Bilimi
kafasının yarısı toraks kalkanı ile örtülü olan (böcek)
semirecondite
s.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yarısı
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy