desteklemek

Sens de "desteklemek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 175 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	desteklemek	promote v.
Please promote world peace. Lütfen dünya barışını destekleyin. More Sentences
2	Common Usage	desteklemek	support v.
The data we collected supports our conclusion. Topladığımız veriler vardığımız sonucu destekliyor. More Sentences
General
3	General	desteklemek	side v.
The Union has to support those political leaders, especially in Africa, who are on the side of democracy. Birlik, özellikle Afrika'da demokrasiden yana olan siyasi liderleri desteklemelidir. More Sentences
4	General	desteklemek	root for v.
We were all rooting for them. Hepimiz onları destekliyorduk. More Sentences
5	General	desteklemek	favour v.
It is already becoming evident that a majority in the Convention favours this position. Konvansiyon'da çoğunluğun bu tutumu desteklediği şimdiden belli olmaya başladı. More Sentences
6	General	desteklemek	stand up for v.
Thanks for standing up for me at the meeting. Beni toplantıda desteklediğin için teşekkürler. More Sentences
7	General	desteklemek	favor v.
Are you in favor of their policy? Onların politikasını destekliyor musun? More Sentences
8	General	desteklemek	bolster v.
To bolster this, the call for the involvement for the European Parliament is also vital. Bunu desteklemek için Avrupa Parlamentosu'na yapılan katılım çağrısı da hayati önem taşımaktadır. More Sentences
9	General	desteklemek	stick up for v.
I will never forgive you because you did not stick up for me at the meeting. Toplantıda beni desteklememen nedeniyle seni asla affetmeyeceğim. More Sentences
10	General	desteklemek	back v.
We can do no other than back them up entirely and call on the Commission to make these noble objectives a reality. Onları tamamen desteklemekten ve Komisyon'u bu asil hedefleri gerçeğe dönüştürmeye çağırmaktan başka bir şey yapamayız. More Sentences
11	General	desteklemek	reinforce v.
Parliament proposes to reinforce these measures and the Commission can support that. Parlamento bu tedbirlerin güçlendirilmesini önermektedir ve Komisyon da bunu destekleyebilir. More Sentences
12	General	desteklemek	uphold v.
Mr van den Berg upholds the proposal of the Socialist Group. Sayın van den Berg Sosyalist Grubun önerisini destekliyor. More Sentences
13	General	desteklemek	underpin v.
It is very important that we do this to underpin civil dialogue. Sivil diyaloğu desteklemek için bunu yapmamız çok önemli. More Sentences
14	General	desteklemek	second v.
I second all those who expressed their solidarity with the storm victims. Fırtına mağdurlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade eden herkesi destekliyorum. More Sentences
15	General	desteklemek	go along with v.
He will go along with your plan. O, planınızı destekleyecek. More Sentences
16	General	desteklemek	endorse v.
He was the only one to endorse my idea. Fikrimi destekleyen tek kişi o olmuştu. More Sentences
17	General	desteklemek	encourage v.
That is why several amendments have also been tabled in plenary and I would encourage you to support them. Bu nedenle genel kurulda bazı değişiklik önergeleri de sunuldu ve sizleri bunları desteklemeye davet ediyorum. More Sentences
18	General	desteklemek	support v.
The foundation supports teenagers in completing their education. Vakıf, gençlerin eğitimlerini tamamlamalarını destekliyor. More Sentences
19	General	desteklemek	stand by v.
I stand by my previous statement. Daha önceki açıklamamı destekliyorum. More Sentences
20	General	desteklemek	back up v.
You can speak your mind, but you also have to back up your words by action. Aklınızdan geçenleri söyleyebilirsiniz, ancak sözlerinizi eylemle de desteklemeniz gerekir. More Sentences
21	General	desteklemek	corroborate v.
This is corroborated by an amendment relating to Article 3, item c. Bu durum, 3. Maddenin c bendine ilişkin bir değişiklikle de desteklenmektedir. More Sentences
22	General	desteklemek	go along v.
I'm definitely going along. Kesinlikle destekliyorum. More Sentences
23	General	desteklemek	rally to v.
Sami and his neighbors rallied to support Layla. Sami ve komşuları Layla'yı desteklemek için toplandılar. More Sentences
24	General	desteklemek	stand for v.
We all stand for an environmentally responsible market economy. Hepimiz çevreye duyarlı bir piyasa ekonomisini destekliyoruz. More Sentences
25	General	desteklemek	substantiate v.
We have a number of reasons to substantiate this view. Bu görüşümüzü destekleyecek bir dizi nedenimiz var. More Sentences
26	General	desteklemek	subsidise v.
The fact that the EU also subsidises tobacco cultivation is particularly anomalous. AB'nin tütün ekimini de desteklemesi özellikle anormal bir durumdur. More Sentences
27	General	desteklemek	second v.
I second that idea. O fikri destekliyorum. More Sentences
28	General	desteklemek	underpin v.
As you will have understood, however, I cannot support his backing for the liberalisation processes underway. Ancak sizin de anlayacağınız üzere, devam etmekte olan serbestleşme süreçlerine destek vermesini destekleyemem. More Sentences
29	General	desteklemek	hold v.
I hold the same opinion. Aynı fikri destekliyorum. More Sentences
30	General	desteklemek	supplement v.
They will also be supplemented by an oral amendment which I hope the House will support. Ayrıca Meclisin destekleyeceğini umduğum sözlü bir değişiklikle de desteklenecektir. More Sentences
Politics
31	Politics	desteklemek	stand by v.
She stood by her husband whenever he was in trouble. O, kocasının başı ne zaman derde girse onu destekledi. More Sentences
Technical
32	Technical	desteklemek	bolster v.
On a final note, I think we ought to bolster Eastern Europe. Son olarak Doğu Avrupa'yı desteklememiz gerektiğini düşünüyorum. More Sentences
33	Technical	desteklemek	back up v.
We will have to try to back up our intentions with facts, concrete directives and answers to questions raised. Niyetlerimizi gerçeklerle, somut yönergelerle ve sorulan sorulara vereceğimiz cevaplarla desteklemeye çalışmalıyız. More Sentences
34	Technical	desteklemek	support v.
Two poles were supporting the beam. Kirişi iki tane direk destekliyordu. More Sentences
Common Usage
35	Common Usage	desteklemek	prop v.
General
36	General	desteklemek	assist v.
37	General	desteklemek	give countenance to v.
38	General	desteklemek	indorse v.
39	General	desteklemek	advocate v.
40	General	desteklemek	patronize v.
41	General	desteklemek	lend countenance to v.
42	General	desteklemek	countenance v.
43	General	desteklemek	buttress v.
44	General	desteklemek	nourish v.
45	General	desteklemek	feed v.
46	General	desteklemek	plump for v.
47	General	desteklemek	subsidize v.
48	General	desteklemek	pull v.
49	General	desteklemek	sustain v.
50	General	desteklemek	hold up v.
51	General	desteklemek	bolster up v.
52	General	desteklemek	warrant v.
53	General	desteklemek	subordinate v.
54	General	desteklemek	fortify v.
55	General	desteklemek	strut v.
56	General	desteklemek	identify v.
57	General	desteklemek	underlay v.
58	General	desteklemek	give a leg up v.
59	General	desteklemek	sponsor v.
60	General	desteklemek	stay v.
61	General	desteklemek	champion v.
62	General	desteklemek	buoy v.
63	General	desteklemek	subvene v.
64	General	desteklemek	build v.
65	General	desteklemek	logroll v.
66	General	desteklemek	espouse v.
67	General	desteklemek	prop up v.
68	General	desteklemek	start v.
69	General	desteklemek	brace v.
70	General	desteklemek	stick by v.
71	General	desteklemek	help forward v.
72	General	desteklemek	stand v.
73	General	desteklemek	strengthen v.
74	General	desteklemek	spoonfeed v.
75	General	desteklemek	stanchion v.
76	General	desteklemek	shore v.
77	General	desteklemek	bear out v.
78	General	desteklemek	give support v.
79	General	desteklemek	undergird v.
80	General	desteklemek	stake v.
81	General	desteklemek	bear somebody out v.
82	General	desteklemek	keep somebody in countenance v.
83	General	desteklemek	patronise v.
84	General	desteklemek	confirm v.
85	General	desteklemek	boost v.
86	General	desteklemek	lend credence (to) v.
87	General	desteklemek	be a party to v.
88	General	desteklemek	build up v.
89	General	desteklemek	put support behind v.
90	General	desteklemek	premediate v.
91	General	desteklemek	upvote v.
92	General	desteklemek	promote (encourage) v.
93	General	desteklemek	adhere to v.
94	General	desteklemek	adminiculate v.
95	General	desteklemek	afforce [obsolete] v.
96	General	desteklemek	reenforce v.
97	General	desteklemek	backstop v.
98	General	desteklemek	re-enforce v.
99	General	desteklemek	nurse v.
100	General	desteklemek	nurse v.
101	General	desteklemek	aliment [obsolete] v.
102	General	desteklemek	underbear v.
103	General	desteklemek	underwrite v.
104	General	desteklemek	upgird v.
105	General	desteklemek	upprop v.
106	General	desteklemek	upstay v.
107	General	desteklemek	better v.
108	General	desteklemek	man v.
109	General	desteklemek	harden [dialect] [uk] v.
110	General	desteklemek	boom v.
111	General	desteklemek	hold with v.
112	General	desteklemek	hold up v.
113	General	desteklemek	hypo v.
114	General	desteklemek	bundle v.
115	General	desteklemek	pin [obsolete] v.
116	General	desteklemek	fend [dialect] [uk] v.
117	General	desteklemek	peg v.
118	General	desteklemek	focillate v.
119	General	desteklemek	scoat v.
120	General	desteklemek	crutch v.
121	General	desteklemek	fortress v.
122	General	desteklemek	spur [dialect] [uk] v.
123	General	desteklemek	spurne v.
124	General	desteklemek	stabilitate v.
125	General	desteklemek	subscribe v.
126	General	desteklemek	subsist v.
127	General	desteklemek	subventionize v.
128	General	desteklemek	contribute v.
Phrasals
129	Phrasals	desteklemek	clamor for n.
130	Phrasals	desteklemek	ramp up v.
131	Phrasals	desteklemek	bear up v.
132	Phrasals	desteklemek	set on [obsolete] v.
133	Phrasals	desteklemek	stick by v.
134	Phrasals	desteklemek	buttress up v.
135	Phrasals	desteklemek	buttress something up v.
136	Phrasals	desteklemek	clamor for (something) v.
137	Phrasals	desteklemek	see through v.
138	Phrasals	desteklemek	accommodate with v.
139	Phrasals	desteklemek	pull for v.
140	Phrasals	desteklemek	bear out v.
141	Phrasals	desteklemek	side with someone v.
142	Phrasals	desteklemek	stick up v.
143	Phrasals	desteklemek	go for v.
144	Phrasals	desteklemek	stand over v.
145	Phrasals	desteklemek	take up v.
146	Phrasals	desteklemek	approve of v.
147	Phrasals	desteklemek	bear someone up v.
148	Phrasals	desteklemek	buoy up v.
149	Phrasals	desteklemek	go in for v.
150	Phrasals	desteklemek	go to v.
Colloquial
151	Colloquial	desteklemek	be with v.
152	Colloquial	desteklemek	hipe v.
153	Colloquial	desteklemek	stick-up v.
Idioms
154	Idioms	desteklemek	down with v.
155	Idioms	desteklemek	hold by v.
156	Idioms	desteklemek	put teeth into something v.
157	Idioms	desteklemek	get behind v.
158	Idioms	desteklemek	give teeth to something v.
159	Idioms	desteklemek	get behind v.
160	Idioms	desteklemek	be gunning for v.
161	Idioms	desteklemek	beat the drum v.
162	Idioms	desteklemek	beat the drums v.
163	Idioms	desteklemek	fly the flag v.
164	Idioms	desteklemek	take up the cudgel v.
165	Idioms	desteklemek	take up the cudgels v.
Law
166	Law	desteklemek	brace for v.
Technical
167	Technical	desteklemek	corroborate v.
168	Technical	desteklemek	boost v.
169	Technical	desteklemek	shore up v.
Marine
170	Marine	desteklemek	brace v.
Military
171	Military	desteklemek	embattle v.
Sport
172	Sport	desteklemek	cheer on v.
Archaic
173	Archaic	desteklemek	own v.
Slang
174	Slang	desteklemek	put balls on v.
175	Slang	desteklemek	buy in v.

Sens de "desteklemek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 385 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	toplantı (birini/bir davayı desteklemek için yapılan)	rally n.
Do you really want to go to the pep rally? Gerçekten moral toplantısına gitmek istiyor musun? More Sentences
2	General	desteklemek (fiyatları)	shore up v.
There should be compliance, however, with the N+2 rule, as it will help shore up implementation of the Structural Funds. Bununla birlikte, Yapısal Fonların uygulanmasını desteklemeye yardımcı olacağı için N+2 kuralına uyulmalıdır. More Sentences
3	General	birbirini desteklemek	support each other v.
Therefore it is vitally important that they support each other. Bu nedenle birbirlerini desteklemeleri hayati önem taşımaktadır. More Sentences
4	General	desteklemek (kuruluş/hükümet)	prop up v.
He fetched a few cushions to prop up her head. Onun başını desteklemek için birkaç yastık getirdi. More Sentences
5	General	desteklemek (maddi olarak)	support financially v.
The taxpayer should not have to support financially the damage caused by others. Vergi mükellefi, başkalarının neden olduğu zararı mali olarak desteklemek zorunda kalmamalıdır. More Sentences
6	General	(sopayla, kazıkla) desteklemek	stake v.
He staked the bean vines with wooden sticks. Fasulye asmalarını tahta sopalarla desteklemişti. More Sentences
7	General	(maddi olarak) desteklemek	support v.
I support several animal shelters each month. Her ay birkaç hayvan barınağını destekliyorum. More Sentences
8	General	(program vb.) desteklemek	support v.
My phone doesn't support the latest update of the app. Telefonum uygulamanın son güncellemesini desteklemiyor. More Sentences
9	General	desteklemek için	in support of prep.
In support of this the EU stands ready to contribute, including through continued financial assistance. Bunu desteklemek için, AB, devamlı mali yardım dahil katkıda bulunmaya hazırdır. More Sentences
Phrasals
10	Phrasals	(bir şeyi) desteklemek	subscribe to (something) v.
That is why we ascribe and subscribe to the International Criminal Court. İşte bu nedenle Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni benimsiyor ve destekliyoruz. More Sentences
Politics
11	Politics	önergeyi desteklemek	back the motion v.
We in the Socialist Group back the motion. Biz Sosyalist Grup olarak önergeyi destekliyoruz. More Sentences
General
12	General	birini desteklemek için bir araya gelmek	rally round n.
13	General	karyolayı desteklemek için kullanılan sicim	bedcord n.
14	General	kütüğü keserken desteklemek için kullanılan bir çerçeve	block n.
15	General	irlanda dilini desteklemek için takılan halka şeklinde küçük metal bir rozet	fáinne [ireland] n.
16	General	araçların üstünü desteklemek için kullanılan ahşap veya metal yay parçası	bow n.
17	General	kavramayı desteklemek için ayakkabılara takılan sivri uçlu demir araç	crampoons n.
18	General	operasyonları desteklemek için daha fazla gerekli olmayan ve başka alanlara transfer edilmeye uygun vasıtaların sökülmesi	roll-up n.
19	General	bazı üst yapıları desteklemek için yere çakılan büyük kazık	spile n.
20	General	sütunlarla desteklemek	pillar v.
21	General	desteklemek (bir kuruluşu/düzeni/hükümeti)	prop up v.
22	General	çubuklarla desteklemek	rib v.
23	General	alttan desteklemek	undergird v.
24	General	desteklemek (bir düşünce vb'ni)	corroborate v.
25	General	desteklemek (kanıtla)	back up v.
26	General	örneklerle desteklemek	instantiate v.
27	General	sübvansiyonla desteklemek	subsidize v.
28	General	desteklemek (bir davayı)	rally v.
29	General	bir fikri desteklemek	espouse v.
30	General	desteklemek (her iki tarafı)	straddle v.
31	General	savunulan savı örnek vererek desteklemek	instantiate v.
32	General	sırıkla desteklemek	pole v.
33	General	bütünüyle desteklemek (birini)	stand behind v.
34	General	desteklemek (görüşü/fikri)	sympathize with v.
35	General	desteklemek (görüşü/fikri)	have sympathy for v.
36	General	birbirini desteklemek	be consistent v.
37	General	fikrini desteklemek	promote one's idea v.
38	General	yürekten desteklemek	support wholeheartedly v.
39	General	kanıtlarla desteklemek	corroborate v.
40	General	paraca desteklemek	finance v.
41	General	-i çok desteklemek	be strong for v.
42	General	-i candan desteklemek	be all for v.
43	General	düşmemesi için desteklemek	prop up v.
44	General	yandan desteklemek	flank v.
45	General	alttan desteklemek	underpin v.
46	General	sürekli desteklemek	carry along v.
47	General	maddi yönden desteklemek	patronize v.
48	General	sübvansiyonla desteklemek	subsidise v.
49	General	birisini desteklemek	build up someone v.
50	General	maddi yönden desteklemek	support financially v.
51	General	mali olarak desteklemek	give financial support v.
52	General	mali olarak desteklemek	subvent v.
53	General	(bir görüşü/argümanı vb.) desteklemek	bear something out v.
54	General	kalasla desteklemek	plank v.
55	General	kalasla desteklemek	planch v.
56	General	hipotez desteklemek	support a hypothesis v.
57	General	maddi olarak desteklemek	support financially v.
58	General	sanatı desteklemek	support the art v.
59	General	yeni çıkan grupları desteklemek	promote up-and-coming bands v.
60	General	her iki tarafı desteklemek/kucaklamak	straddle v.
61	General	birini desteklemek	support someone v.
62	General	bağırarak desteklemek	barrack v.
63	General	takozla desteklemek	chock v.
64	General	kanıtlarla desteklemek	circumstantiate v.
65	General	istikrarı desteklemek	promote stability v.
66	General	maddi yönden desteklemek	patronise v.
67	General	kanıtlarla desteklemek	adminiculate v.
68	General	desteklemek (bir düşünce vb'ni)	adminiculate v.
69	General	esnek odunsu malzeme ile desteklemek, tamir etmek	cane v.
70	General	yeniden desteklemek	rebrace v.
71	General	desteklemek (bir fikri)	underpin v.
72	General	ödül ile desteklemek	reinforce v.
73	General	daha önceden tavanı desteklemek bırakılmış mineral sütunlarını sökmek	work the goaf v.
74	General	takozla desteklemek	trig [dialect] v.
75	General	kretle desteklemek	undercrest v.
76	General	alttan desteklemek	underfoot v.
77	General	alttan desteklemek	underset v.
78	General	alttan telle desteklemek	underwire v.
79	General	şiddetle desteklemek	pull v.
80	General	asılı, ekli veya eğimli şeyleri desteklemek	hang v.
81	General	alttan desteklemek	upbear v.
82	General	sav veya kanıt ile desteklemek	vindicate v.
83	General	şilte ile desteklemek veya korumak	mattress v.
84	General	bağırarak desteklemek	whoop v.
85	General	blokla desteklemek	block v.
86	General	öneriyi, fikri desteklemek	fall in v.
87	General	kalçayı desteklemek	hip v.
88	General	bölme perdeleriyle desteklemek	bulkhead (off) v.
89	General	(bitki) çalılarla desteklemek	bush v.
90	General	örme halkalarla desteklemek	grommet v.
91	General	ateş ile desteklemek	overwatch v.
92	General	dirsek ile desteklemek	oxter [scotland] v.
93	General	kol ile desteklemek	oxter [scotland] v.
94	General	kolun bir bölümü desteklemek	oxter [scotland] v.
95	General	koç boynuzuyla desteklemek	cleat v.
96	General	zıt yönde desteklemek	counterbrace v.
97	General	karşı yöndeki baskılara dayanacak şekilde desteklemek	counterbrace v.
98	General	gelişimini desteklemek	fertilize v.
99	General	gelişimini desteklemek	fertilise v.
100	General	(argüman) temele dayandırarak desteklemek	scaffold v.
101	General	(ilerleyen birliklerin kanadını) yan kısma konumlandırılmış askerle desteklemek	flanker [obsolete] v.
102	General	davayı desteklemek	part [obsolete] v.
103	General	bir kişi veya davayı şiddetle desteklemek	plump v.
104	General	önceden desteklemek	prearm v.
105	General	daha önceki olaylar üzerinden desteklemek	precedent v.
106	General	önceden desteklemek	premunite [obsolete] v.
107	General	(birinin veya bir şeyin) başarısını desteklemek	root v.
108	General	kanıtlarla desteklemek	second [obsolete] v.
109	General	önyargıyı desteklemek için doğruyu çarpıtmak	slant v.
110	General	yuva ile desteklemek	socket v.
111	General	fiş ile desteklemek	socket v.
112	General	priz ile desteklemek	socket v.
113	General	yaşam desteklemek	support life v.
114	General	(bitkiyi, asmayı) çubuk ile desteklemek	stick v.
115	General	maaş ile desteklemek	stipendiate v.
116	General	burs ile desteklemek	stipendiate v.
117	General	para ile desteklemek	subvention v.
118	General	para ile desteklemek	subventionize v.
119	General	hanedan armasını desteklemek	support v.
120	General	desteklemek amacıyla	for supporting adv.
121	General	desteklemek için doğrulayan	in support of prep.
Phrasals
122	Phrasals	açıkça desteklemek	clamor for n.
123	Phrasals	alenen desteklemek	clamor for n.
124	Phrasals	söz ve eylemleriyle desteklemek	clamor for n.
125	Phrasals	finansal olarak desteklemek	buttress up v.
126	Phrasals	finansal olarak desteklemek	buttress something up v.
127	Phrasals	bir fikri/bir girişimi desteklemek/kabul etmek	buy in v.
128	Phrasals	açıkça desteklemek	clamor for (something) v.
129	Phrasals	alenen desteklemek	clamor for (something) v.
130	Phrasals	söz ve eylemleriyle desteklemek	clamor for (something) v.
131	Phrasals	birini ya da bir şeyi desteklemek üzere gösteri yapmak	clamor for someone or something v.
132	Phrasals	birini desteklemek	stand up with someone v.
133	Phrasals	sonuna kadar desteklemek	plump for v.
134	Phrasals	tezahürat yaparak desteklemek	pep up v.
135	Phrasals	tezahürat yaparak desteklemek	root on v.
136	Phrasals	tezahürat yaparak desteklemek	root for v.
137	Phrasals	(desteklemek amacıyla) birisinin arkasında olmak	stand behind someone v.
138	Phrasals	yüreklendirerek desteklemek	carry through v.
139	Phrasals	(desteklemek amacıyla) birisinin arkasında olmak	stand in back of someone v.
140	Phrasals	(desteklemek amacıyla) birisinin arkasında olmak	stand back of someone v.
141	Phrasals	canı gönülden desteklemek	crusade for (someone or something) v.
142	Phrasals	(bir şeyi ya da birini) desteklemek	crusade for (someone or something) v.
143	Phrasals	(bir şeyi/birini bir şeyle) desteklemek	fortify (someone or something) with (something) v.
144	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	gun for (someone or something) v.
145	Phrasals	aynı anda iki karşıt tarafı desteklemek	run with v.
146	Phrasals	iki karşıt görüşü aynı anda desteklemek	run with v.
147	Phrasals	(birini/bir şeyi) şiddetle desteklemek	campaign for (someone or something) v.
148	Phrasals	birinin seçilmesini desteklemek	campaign for someone v.
149	Phrasals	birinin adaylığını desteklemek	campaign for someone v.
150	Phrasals	birinin seçim kampanyasını desteklemek	campaign for someone v.
151	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) desteklemek	replenish (someone or something) with (something) v.
152	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	stick with (someone or something) v.
153	Phrasals	(birini bir şeyde) desteklemek	sustain (one) in (something) v.
154	Phrasals	(birini bir dönemde) ekonomik olarak desteklemek	sustain (one) in (something) v.
155	Phrasals	birini bir şeyde desteklemek	sustain someone in something v.
156	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	swing with (someone or something) v.
157	Phrasals	birini politik/siyasi anlamda desteklemek	announce for v.
158	Phrasals	(bir şeyi) desteklemek	adhere to (something) v.
159	Phrasals	-i desteklemek	align (oneself) with v.
160	Phrasals	-i desteklemek	align (oneself) with v.
161	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	back (someone or something) up v.
162	Phrasals	bir şeyi desteklemek	back something up v.
163	Phrasals	(birini bir şeyde) desteklemek	back (someone) for (something) v.
164	Phrasals	için desteklemek	back for v.
165	Phrasals	(bir şeyi) her pahasına desteklemek	bleed for (something) v.
166	Phrasals	(bir şeyi) ne pahasına olursa olsun desteklemek	bleed for (something) v.
167	Phrasals	(bir şeyi) acı çekmek pahasına desteklemek	bleed for (something) v.
168	Phrasals	birini desteklemek	bolster someone up v.
169	Phrasals	bir şeyi desteklemek	bolster something up v.
170	Phrasals	bir fikri/kavramı/sistemi desteklemek	buy into (something) v.
171	Phrasals	(birini/bir şeyi) sesli olarak desteklemek	cheer for (someone or something) v.
172	Phrasals	-i desteklemek	crusade for v.
173	Phrasals	'-i canı gönülden desteklemek	crusade for v.
174	Phrasals	(birini bir konunda/alanda) desteklemek	encourage (one) in (something) v.
175	Phrasals	(birini bir şey yapması) için desteklemek	encourage (one) to (do something) v.
176	Phrasals	-de desteklemek	encourage in v.
177	Phrasals	yapması için desteklemek	encourage to do v.
178	Phrasals	birini/bir şeyi desteklemek	get behind someone/something v.
179	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	get down with (someone or something) v.
180	Phrasals	(bir şeyi) desteklemek	go for (something) v.
181	Phrasals	(birini) desteklemek	go with (someone) v.
182	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	plump for (someone or something) v.
183	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	pull for (someone or something) v.
184	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) desteklemek	reinforce (something) with (something) v.
185	Phrasals	(bir düşünceyi/hissi) desteklemek/güçlendirmek	reinforce (something) with (something) v.
186	Phrasals	ile desteklemek	replenish with v.
187	Phrasals	-i yüksek sele/bağırarak desteklemek	roar on something v.
188	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	root for (someone or something) v.
189	Phrasals	(birini/bir şeyi) tezahürat yaparak desteklemek	root for (someone or something) v.
190	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	side with (someone or something) v.
191	Phrasals	-in tarafını desteklemek	slant toward v.
192	Phrasals	atelle desteklemek	splinter up [old-fashioned] v.
193	Phrasals	(bir şeyi) desteklemek	stand for (something) v.
194	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	stand up for (someone or something) v.
195	Phrasals	(birini/bir şeyi) desteklemek	stick by (someone or something) v.
196	Phrasals	-de desteklemek	sustain in v.
197	Phrasals	-de ekonomik olarak desteklemek/beslemek	sustain in v.
198	Phrasals	(birini/bir şeyi) savunmak/desteklemek	take up for (someone or something) v.
Phrases
199	Phrases	(birinin/bir şeyin) tarafını desteklemek	slant in favor of (someone or something) v.
200	Phrases	(birinin/bir şeyin) tarafını desteklemek	slant toward (someone or something) v.
201	Phrases	desteklemek amacıyla	in order to support expr.
Proverb
202	Proverb	bir seçimde karar verildikten sonra aday değiştirmek/başka bir adayı desteklemek tehlikelidir	you don't change horses in the middle of the race
203	Proverb	bir seçimde bir kişi belirlendikten sonra başka birini desteklemek tavsiye edilmez	you don't change horses in the middle of the race
Colloquial
204	Colloquial	bir şeyi desteklemek için kullanılabilecek bilgi	ammo n.
205	Colloquial	birini bir konuda desteklemek	be with (one) v.
206	Colloquial	birini bir konuda desteklemek	be with somebody v.
207	Colloquial	alkışlayarak desteklemek	cheer to the echo v.
208	Colloquial	(birini ya da bir şeyi) desteklemek	be (all) for (someone or something) v.
209	Colloquial	birini ya da bir şeyi desteklemek	be for someone or something v.
210	Colloquial	birini ya da bir şeyi desteklemek	be for doing something v.
211	Colloquial	birini/bir şeyi desteklemek	be for someone or something v.
212	Colloquial	birini/bir şeyi desteklemek	be for doing something v.
213	Colloquial	(birini/bir şeyi) desteklemek	be a fan of (someone or something) v.
214	Colloquial	(bir şeyi) desteklemek	be down with (something) v.
215	Colloquial	devam etmesi için desteklemek	will on v.
216	Colloquial	gözü kapalı desteklemek	fan club v.
Idioms
217	Idioms	yürekten desteklemek	(all) for someone or something v.
218	Idioms	candan desteklemek	(all) for someone or something v.
219	Idioms	(birini) desteklemek	applaud someone to the echo v.
220	Idioms	(birini) desteklemek	cheer someone to the echo v.
221	Idioms	(birini) desteklemek	be on (one's) side v.
222	Idioms	(birini) desteklemek	be on somebody’s ˈside v.
223	Idioms	her iki tarafı da desteklemek	work both sides of the street v.
224	Idioms	bir yarışma ya da müsabakada iki tarafı da desteklemek	bat for both sides v.
225	Idioms	her iki tarafı da desteklemek	work both sides of the street v.
226	Idioms	(birini) her zaman desteklemek	be there for (one) v.
227	Idioms	(birini) her zaman desteklemek	be there for someone v.
228	Idioms	(birini) her zaman desteklemek	be there for someone v.
229	Idioms	(birini) her zaman desteklemek	be there for somebody v.
230	Idioms	kaynak göstererek desteklemek	give chapter and verse v.
231	Idioms	kaynak göstererek desteklemek	cite chapter and verse v.
232	Idioms	koşulsuz desteklemek	carry someone's water v.
233	Idioms	koşulsuz desteklemek	carry water for someone v.
234	Idioms	birini desteklemek	be all about someone v.
235	Idioms	bir şeyi desteklemek	be all about something v.
236	Idioms	alkışlayarak desteklemek	cheer somebody to the echo v.
237	Idioms	birisini desteklemek	bang the drum v.
238	Idioms	bütün varlığıyla desteklemek	throw one's weight behind something v.
239	Idioms	birisini desteklemek	beat the drum for someone v.
240	Idioms	birini desteklemek	go to the mat for somebody v.
241	Idioms	birisini desteklemek	beat the drum v.
242	Idioms	bütün varlığıyla desteklemek	put one's weight behind something v.
243	Idioms	birisini desteklemek	root for someone v.
244	Idioms	birisini desteklemek	bang the drum for someone v.
245	Idioms	gönülden desteklemek	beat the big drum v.
246	Idioms	iki tarafı da desteklemek	straddle the fence v.
247	Idioms	lafta desteklemek	pay lip-service v.
248	Idioms	kaybeden tarafı desteklemek	back the wrong horse v.
249	Idioms	lafta desteklemek	give lip-service v.
250	Idioms	özde değil sözde desteklemek	give lip-service v.
251	Idioms	özde değil sözde desteklemek	pay lip-service v.
252	Idioms	(zarar vermek için) birinin peşine düşmek birini desteklemek	be gunning for somebody v.
253	Idioms	ülkesini desteklemek	fly the flag v.
254	Idioms	yanlış tarafı desteklemek	back the wrong horse v.
255	Idioms	ülkesini desteklemek	wave the flag v.
256	Idioms	(birisini bir başkasına karşı) desteklemek	go to bat against someone v.
257	Idioms	yanlış adamı desteklemek	back the wrong horse v.
258	Idioms	ülkesini desteklemek	show the flag v.
259	Idioms	(bir şeyi) desteklemek	lend support to (something) v.
260	Idioms	(birini) desteklemek	applaud (one) to the echo [uk] v.
261	Idioms	tezahüratla desteklemek	applaud (one) to the echo [uk] v.
262	Idioms	(birini) desteklemek	get (someone's) back v.
263	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	get behind (someone or something) v.
264	Idioms	iki karşıt görüşü aynı anda desteklemek	run with the hare, hunt with the hounds v.
265	Idioms	(bir şeyi) desteklemek	be in favor of (something) v.
266	Idioms	birini/bir şeyi politik/siyasi anlamda desteklemek	announce (one's support) for someone or something v.
267	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	beat the drum (for somebody/something) v.
268	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	bang the drum (for somebody/something) v.
269	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	bang the drum for (someone or something) v.
270	Idioms	bir şeyi/bir şeyi yapmayı desteklemek	be (all) in favour of something/of doing something v.
271	Idioms	bir şeyi/bir şeyi yapmayı desteklemek	be in favour of something/of doing something v.
272	Idioms	(bir şeyi) desteklemek	bear testimony to (something) v.
273	Idioms	(bir şeyi) desteklemek	bear witness to (something) v.
274	Idioms	(birini/bir şeyi) açıkça desteklemek	beat the drum (for someone or something) v.
275	Idioms	birini/bir şeyi açıkça desteklemek	beat the drum for someone or something v.
276	Idioms	birini/bir şeyi açıkça desteklemek	bang the drum for someone or something v.
277	Idioms	-i desteklemek	beat the drum for v.
278	Idioms	-i desteklemek	bang the drum for v.
279	Idioms	-i desteklemek	beat the drum of v.
280	Idioms	-i desteklemek	bang the drum of v.
281	Idioms	birini/bir şeyi açıkça desteklemek	beat the drum for someone/something v.
282	Idioms	koşulsuz desteklemek	carry water v.
283	Idioms	(birine/bir gruba) katılmak ve desteklemek	cast (one's) lot with (someone or something) v.
284	Idioms	-e katılmak ve desteklemek	cast (one's) lot with v.
285	Idioms	her koşulda desteklemek	cast one's lot with v.
286	Idioms	kaynak göstererek desteklemek	cite/give chapter and verse v.
287	Idioms	(birini) sesli olarak desteklemek	cheer (one) to the echo v.
288	Idioms	(ülkesini) desteklemek	fly the flag v.
289	Idioms	(ülkesini) desteklemek	show the flag v.
290	Idioms	(ülkesini) desteklemek	wave the flag v.
291	Idioms	(birini) alttan desteklemek	give (one) a leg up v.
292	Idioms	'-i desteklemek	give teeth to v.
293	Idioms	-e karşı desteklemek	go to bat against v.
294	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	go to the mat for (someone or something) v.
295	Idioms	(biriyle beraber birini/bir şeyi) desteklemek	go to the mat (with somebody) (for somebody/something) [us] v.
296	Idioms	bir şeyi lafta/sözde desteklemek	pay lip-service to something v.
297	Idioms	karşı tarafı desteklemek	play for the other team v.
298	Idioms	(birini/bir şeyi) bütün varlığıyla desteklemek	put (one's) weight behind (someone or something) v.
299	Idioms	bütün varlığıyla desteklemek	put/throw your weight behind something v.
300	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	take up the cudgels for (someone or something) v.
301	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	take up the cudgel for (someone or something) v.
302	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	take up the cudgels on behalf of (someone or something) v.
303	Idioms	(birini/bir şeyi) desteklemek	take up the cudgel on behalf of (someone or something) v.
304	Idioms	(birini/bir şeyi) bütün varlığıyla desteklemek	throw (one's) weight behind (someone or something) v.
305	Idioms	birini bütün varlığıyla desteklemek	throw your weight behind someone v.
306	Idioms	birtakım düşünceleri desteklemek	carry the banner for v.
Trade/Economic
307	Trade/Economic	1975'de arap olmayan afrika ülkelerine kredi ve teknik yardım sağlayarak onların kalkınmalarını desteklemek üzere arap ülkeleri tarafından kurulan kalkınma bankası	arab bank for economic development in africa n.
308	Trade/Economic	bir şirketin ana gelirini desteklemek için finans piyasalarına yaptığı yatırım	zaitech n.
309	Trade/Economic	bir projeyi bir başka sponsorlarla desteklemek	cosponsor v.
310	Trade/Economic	bir projeyi bir başka sponsorlarla desteklemek	co-sponsor v.
311	Trade/Economic	şirketler grubu içinde başarısız bir şirketi başka bir şirketin karlarıyla desteklemek	cross-subsidize v.
312	Trade/Economic	şirketler grubu içinde başarısız bir şirketi başka bir şirketin karlarıyla desteklemek	cross-subsidise v.
Law
313	Law	yargı kararını desteklemek	sist v.
314	Law	düplik layihasına verilen cevabı desteklemek için kanıt sunmak	surrebut v.
Politics
315	Politics	özel çıkarlarını desteklemek için meclis üyelerini etkileme	lobbyism n.
316	Politics	ingiliz hükümetinin bilimi desteklemek için kurduğu bir onursal ingiliz topluluğu	royal society of london for improving natural knowledge n.
317	Politics	gösterilerle desteklemek	demonstrate v.
Institutes
318	Institutes	1965 yılında siyasi işbirliği ve ekonomik ve sosyal kalkınmayı desteklemek amacıyla afrika'daki fransızca konuşan 14 devlet tarafından kurulmuş bir hükümetler arası kuruluş	ocam (organisation commune africaine et malgache) abrev.
Industry
319	Industry	yüksek maaşlı sendikalı işçileri desteklemek için sendikasız işçileri çalıştıra	double-breasting n.
Technical
320	Technical	bir makineyi desteklemek için kullanılan hava tabakası	cushion of air n.
321	Technical	motor takılırken ya da sökülürken desteklemek için kullanılan kaldırma bağlantısı	sling n.
322	Technical	kapalı vagonun üstünü desteklemek için kullanılan kemer	bail n.
323	Technical	alçıdan veya benzer bir malzeme ile kum, mürdesenk ve bezir yağı karışımından yapılan, bir şablonu desteklemek için oluşturulan şekil	match n.
324	Technical	(tavanda, duvarda) gaz borusu, elektrik kablosu gibi boruları desteklemek veya çevrelemek için kullanılan genellikle dekoratif bir aparat	rose n.
325	Technical	alttan desteklemek	bracket v.
326	Technical	deliği desteklemek	sput v.
327	Technical	fırdöndü ile desteklemek	swivel v.
328	Technical	kiriş kullanarak desteklemek	truss v.
329	Technical	kol ile desteklemek	truss v.
330	Technical	yardım etmek desteklemek	assist v.
331	Technical	kirişle desteklemek	beam v.
332	Technical	(şaft veya kuyunun yan kısımlarını) levhalarla desteklemek	slab v.
Computer
333	Computer	bilgi alışverişini desteklemek için sonlandırma, anahtarlama ve ağ geçidi erişim hizmetleri sağlayan iletişim ve bilgisayar sistemlerinin fiziksel ve işlevsel gruplaması	node/command, control, communications, and computers node n.
334	Computer	bir programı desteklemek	support v.
Informatics
335	Informatics	öncekini desteklemek	backwards compatibility v.
Textile
336	Textile	kalçaları desteklemek için giyilen bir iç çamaşırı	butt bra [us] [canada] n.
337	Textile	kumaşı dikilen yama etrafında desteklemek için kullanılan yumurta biçimli bir alet	darning egg n.
Architecture
338	Architecture	panjur sırtlarına çıtaları desteklemek için bağlanan bir dizi çapraz kayış	ladder n.
339	Architecture	yıkım sırasında yapıyı desteklemek için kullanılan geçici çerçeve	false works n.
Construction
340	Construction	yapıyı desteklemek amacıyla çapraz olarak yerleştirilmiş tuğla dizisi	raking course n.
341	Construction	dikey veya yatay yükleri desteklemek üzere tasarlanmış köprü veya su kemeri çapraz çerçevesi	bent n.
342	Construction	döşeme kirişini desteklemek için direklik kirişlere yatay olarak yerleştirilen çıta	ledger board n.
343	Construction	döşeme kirişini desteklemek için direklik kirişlere yatay olarak yerleştirilen çıta	ribbon strip n.
344	Construction	merdiven basamaklarını desteklemek için her iki yandan kesilen tahta	cut string n.
345	Construction	alttan desteklemek	underprop v.
Woodworking
346	Woodworking	kereste ile desteklemek	timber v.
Marine
347	Marine	güverteye açılan kapakları desteklemek için kullanılan kısa ahşap kirişler	carline n.
348	Marine	güverteye açılan kapakları desteklemek için kullanılan kısa ahşap kirişler	carling n.
349	Marine	gurcatayı desteklemek için gemi direğinin maunalarına sabitlenmiş ahşap yan parça	bibb n.
350	Marine	gurcatayı desteklemek için gemi direğinin bazı yerlerine sabitlenmiş ahşap parçalar	bibbs n.
351	Marine	ana destek bloklarını desteklemek veya yelkeni daha fazla açmak için kullanılan kısa bir bumba	boomkin n.
352	Marine	güverte kemeresini desteklemek için kaburgalara bağlanan yatay kemere	clamp n.
353	Marine	ahşap teknede yer alan ve güverte kemeresini desteklemek için kaburgalara sabitlenen yatay posta	clamp n.
354	Marine	(denize indirme öncesi gemiyi desteklemek için kullanılan) kereste parçaları	dogshores n.
355	Marine	üst direği desteklemek için kullanılan kare demir	fid n.
356	Marine	gemiyi ahşap kaplama veya astarla desteklemek	ceil v.
357	Marine	takozla desteklemek	chock v.
Mining
358	Mining	kömür madenlerinin çatı ve duvarlarını desteklemek için kullanılan ahşap panel	brettice n.
359	Mining	(maden tavanını) tavan saplaması ile desteklemek	sprag v.
360	Mining	(maden tavanını) maden direği ile desteklemek	sprag v.
Medical
361	Medical	sağlık kampını desteklemek için ek ücretle satılan posta pulu	health stamp [new zealand] n.
362	Medical	zayıf veya inefektif eklemleri veya kasları desteklemek için tasarlanmış	orthotic adj.
Botanic
363	Botanic	(bitkileri) destek çubuğu ile desteklemek	pole v.
364	Botanic	(bitkileri) sırık ile desteklemek	pole v.
History
365	History	abd'deki iç savaş sırasında birlik ordularının tıbbi kanadıyla işbirliği yapmak ve onu desteklemek üzere kuzeylilerin oluşturduğu bir örgüt	the united states sanitary commission n.
Religious
366	Religious	piskoposluk yönetimini desteklemek	prelatise v.
Military
367	Military	operasyon planı ve operasyon emri geliştirmeyi desteklemek için ulaşım planlamasının tüm yönlerinin derinlemesine incelenmesi	mobility analysis n.
368	Military	şiddeti durdurup sivil makamları desteklemek, görevlerine iade etmek veya sıfırdan kurmak için düzenlenen harekat	operations to restore order n.
369	Military	savaş alanındaki orduyu desteklemek için toplanan para ve asker	contribution n.
370	Military	takviye kuvvetlerle desteklemek	reenforce v.
371	Military	ek birimlerle desteklemek	reenforce v.
372	Military	takviye kuvvetlerle desteklemek	re-enforce v.
373	Military	ek birimlerle desteklemek	re-enforce v.
374	Military	propagandayı desteklemek	bolster a propaganda v.
375	Military	top atışı ile desteklemek için menzil ayarı yapmak	lift fire v.
Sport
376	Sport	(bisiklet yarışında) görevi takımın başarılı üyelerini desteklemek olan bisikletçi	domestique n.
377	Sport	(kanada'da) fiziksel sağlığı desteklemek için kurulmuş kar amacı gütmeyen dernek	participaction n.
Theatre
378	Theatre	farklı yüksekliklerdeki sahne ışıklarını desteklemek için kullanılan hareketli stant veya kol	boomerang n.
Bookbindery
379	Bookbindery	(kitap sırtını) şiraze ile desteklemek	super v.
Printery
380	Printery	kurutma kağıdını desteklemek için kullanılan sert malzemenin düz bölümü	pad n.
Archaic
381	Archaic	siperle desteklemek	embattail v.
382	Archaic	(bir şeyi) desteklemek	wed v.
383	Archaic	bağırarak desteklemek	hoop v.
384	Archaic	iskele ile desteklemek	stage v.
Engineering
385	Engineering	ayaklık ile desteklemek	trestle v.